Danıştay Kararı 12. Daire 1995/6199 E. 1998/2509 K. 22.10.1998 T.

12. Daire         1995/6199 E.  ,  1998/2509 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 1995/6199
Karar No: 1998/2509

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): …
Vekili: …
Karşı Taraf: …
Vekili: …

İsteğin Özeti: Dava, TEK … Barajında sözleşmeli mühendis olarak görev yapan davacının, askerlik görevini yapmak için verdiği izin dilekçesinin istifa olarak kabul edilerek görevden çekilmiş sayılması işlemi ve buna dayanılarak açıktan atama yapılması ve skalaya göre ücret belirlenmesi işlemlerinin iptali ile Ocak 1993’ten itibaren aylık … liranın ait olduğu aylardan itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; 399 sayılı KHK.nin 24.maddesinde, “Muvazzaf askerlik görevini ifa için görevinden ayrılan sözleşmeli personel askerlik hizmetinin bitimini müteakip 1 ay içinde başvurduğu takdirde teşebbüs ve bağlı ortaklıklarca işe başlatılır.” kuralına yer verildiği, dava dosyasının incelenmesinden davalı kurumda sözleşmeli mühendis olarak görev yapan davacının askerlik görevini yerine getirmek amacıyla 26.10.1992-15.12.1992 tarihleri arasında ücretsiz izinli sayılması istemiyle başvuruda bulunduğu, bu istemi kurumdan istifa kabul edilerek 11.11.1992 gün 1550 sayılı olur ile sözleşmesinin feshedildiği, bilahare askerlik görevini tamamlayarak yeniden görev talep etmesi üzerine 8.12.1992 gün ve 3956 sayılı olurla 31.12.1992 tarihine kadar açıktan atanmak suretiyle … lira brüt ücretle sözleşme düzenlenmesinin uygun görüldüğünün anlaşıldığı, ancak davacının askerlik dönüşü nedeniyle yeniden düzenlenen sözleşmede sözleşme ücretinin aynı kurumda görev yapan emsallerine göre düşük belirlendiği, bunun ise askerlik görevi nedeniyle izin talebinde bulunması sonucunda bu talebinin istifa niteliğinde görülerek müstafi sayılmasından kaynaklandığını öne sürdüğü, 399 sayılı KHK.’nin 24.maddesi uyarınca, askerlik görevinin tamamlanmasından sonra ilgililerin bir ay içinde göreve başlatılmaları için kurumlarına başvurmaları halinde işe başlatılacaklarının hükme bağlanması karşısında, zorunlu bir kamu görevi olan askerlik görevinin ifası için yapılan izin başvurusunun istifa olarak kabulünün mümkün olmadığı, askerlik görevinin bitimini takip eden bir ay içinde yeniden göreve başlatılmaları isteminin açıktan atama olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı, bu itibarla, askerlik görevini yapmak üzere kurumdan ayrılan davacının yeniden göreve başlatılarak sözleşme düzenlenmesi sırasında yeniden göreve başlatılmasının açıktan atama kurallarına göre değerlendirilmesi sonucu sözleşme ücretinin geçmiş hizmetleri ve önceki sözleşmeleri dikkate alınmaksızın emsallerine göre daha düşük belirlenmesinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline, davacının askerlik görevi bitiminde kurumda göreve başlatıldığı tarihten itibaren almakta olduğu, sözleşme ücretinin geçmiş hizmetleri ve önceki sözleşme hükümleri de dikkate alınarak emsallerine göre düşük olan tutarlarının hesaplanarak ilgili oldukları aylar itibariyle uygulanacak yasal faizleri ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Davalı idare, 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede sözleşmeli personelin askerlik süresi içinde ücretsiz izinli sayılacağına dair bir hüküm bulunmadığından davacının aynı Kararnamenin 13 ve TEK Personel Sözleşmesinin 15.maddesi uyarınca sözleşmesinin fesh edildiğini, davacının askerlik dönüşü açıktan atandığını ve Yönetim Kurulunun 12.5.1992 tarih ve 18-289 sayılı kararı uyarınca davacıya skalaya göre ücret ödendiğini ileri sürmekte ve mahkeme kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde belirtilen nedenlerden birinin bulunması halinde mümkündür. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep de bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına, 22.10.1998 tarihinde oybirliği ile karar verildi.