Danıştay Kararı 12. Daire 1995/1548 E. 1996/121 K. 24.01.1996 T.

12. Daire         1995/1548 E.  ,  1996/121 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 1995/1548
Karar No: 1996/121

Davacı: …
Davalı: …

Davanın Özeti: Davacı, Orman Bakanlığı Sicil Amirleri Yönetmeliğinin 2.maddesinde işaret edilen Ek-1 sayılı cetvelde yeralan Orman Bakanlığı Taşra Teşkilatı Sicil Amirleri Bölümünün anılan bölümde Kaymakamlara sicil amirleri olarak yer verilmediğinden bahisle iptalini istemektedir.

… Savunmasının Özeti: 3800 sayılı Orman Bakanlığı Teşkilat Kanunu uyarınca, Bakanlık Taşra Teşkilatının Bölge Müdürlükleri esas alınarak teşkilatlanmış bulunduğu, Bölge Müdürlükleri birden fazla ili kapsadığından anılan müdürlüğün 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu kapsamında bulunmadığının açık olduğu, bu itibarla, taşra teşkilatında yer alan bazı personelin 1.ve 2.sicil amirleri arasında Bölge Müdür Yardımcılarına ve Bölge Müdürlerine yer verilmesinde yukarıda sözü edilen düzenlemelere aykırılık bulunmadığı bu nedenle davanın reddi gerektiği yolundadır.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: Davanın, … Kaymakamı olan davacının, Orman Bakanlığı Sicil Amirleri Yönetmeliğinin Ek- 1 sayılı cetvelinde Taşra Teşkilatı Sicil Amirleri bölümünde kaymakamlara yer verilmemesi nedeniyle anılan bölümün iptali istemiyle açıldığı anlaşılmıştır.
5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 27.maddesinde Kaymakamların, ilçenin genel idaresinin başı ve mercii olduğuna ve ilçede hükümetin temsilcisi olduğuna işaret edilmiş, 34.maddesinde de kaymakamların, ilçe idare şube başkanlarının genel, özel ve kolluk amirlerinin birinci derecede, diğer memurların ise ikinci derecede sicil amirleri oldukları hükme bağlanmıştır.
Belirtilen hukuki duruma göre, kaymakamların ilçede görev yapan personelin sicil amiri olduğunda, sicil amirleri ile ilgili düzenlemelerde sicil amiri olarak Kaymakamlara yer verilmesi gerektiğinde kuşkuya yer yoktur.
Her ne kadar Orman Bakanlığı Taşra Teşkilatı 3046 sayılı Yasanın ve 3800 sayılı Yasanın verdiği yetkiye dayanılmak suretiyle Bölge Müdürlüğü düzeyinde teşkilatlanmış bulunmakta ise de, anılan Yasa uyarınca verilen bu yetki Taşra teşkilatının Bölge Müdürlüğü düzeyinde teşkilatlanmasına yönelik olup, söz konusu yetki ile Sicil Amirlerinin belirlenmesinde 5442 sayılı Yasanın özel hükümlerinin yok farzedilmesine olanak tanımamış bulunulmaktadır.
Elbette, söz konusu düzenlemede mühendis,başmühendis, müdür, bölge müdür yardımcısı ve bölge müdürüne sicil amirleri arasında yer verilmesinde mevzuata aykırılık bulunmamakta ise de, bu husus ilçede bazı personelin birinci sicil amiri, diğer bir kısım personelin de 2.sicil amiri olan kaymakamlara sicil amirleri arasında yer verilmesine engel teşkil etmez.
Açıklanan nedenlerle 5442 sayılı İl İdaresi Kanununa aykırı olarak düzenlenmiş bulunan Orman Bakanlığı Sicil Amirleri Yönetmeliğinin Ek 1 sayılı cetvelin Taşra Teşkilat Sicil Amirleri bölümünün iptali gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: … kaymakamı olarak görev yapan davacı, Orman Bakanlığı Sicil Amirleri Yönetmeliğinin Ek 1 sayılı cetvelinde yer alan “taşra teşkilatı sicil amirleri” bölümünde kaymakamlara sicil düzenleme yetkisi verilmediğini, bu durumun Anayasaya ve İl İdaresi Kanununa aykırı olduğunu öne sürerek Yönetmeliğin ilgili bölümünün iptalini istemektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 2.maddesinde; 4001 sayılı Yasa ile değişiklik yapılmış, iptal davalarının, idari işlemlerin hukuka aykırı olmalarından dolayı “kişisel hakları” ihlal edilenler tarafından açılabileceği belirtilmiştir.
Böylece daha önce “menfaat ihlali” iptal davası açılması için yeterli iken, “kişisel hakların” ihlali dava şartı olarak getirilmiştir. Bu kuralın istisnaları ise, çevre ve kültür değerlerinin korunması gibi olaylar için yasada ayrıca belirtilmiştir.
4001 sayılı Yasa ile getirilen geçici 2.maddede bu kuralın daha önce açılmış olup devam eden davalarda da uygulanacağı hükme bağlanmıştır. İptali istenilen yönetmelik hükmü ile, Orman Bakanlığı taşra örgütü mensupları için kaymakamlara sicil düzenleme yetkisi verilmemesi, davacının “kişisel hakkının” zedelenmesi olarak düşünülemez.
Sonuç olarak davanın açılmasından sonra gerçekleşen yasa değişikliği ile davacı ehliyetsiz duruma gelmiştir.
Açıklanan nedenlerle davanın ehliyet yönünden incelenmeksizin reddi gerektiği düşünülmüştür.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
Davacı, Orman Bakanlığı Sicil Amirleri Yönetmeliğinin 2.maddesinde işaret edilen Ek-1 sayılı cetvelde yeralan Orman Bakanlığı Taşra Teşkilatı Sicil Amirleri Bölümünde Kaymakamlara sicil amirleri olarak yer verilmediğinden bahisle anılan bölümün iptali istemiyle dava açmıştır.
3046 sayılı Bakanlıkların Kuruluş ve Görev Esasları Hakkında 174 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 13.12.1983 gün ve 174 sayılı Bakanlıkların Kuruluş ve Görev Esasları Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Bazı Maddelerinin Kaldırılması ve Baz Maddelerinin Değiştirilmesi Hakkında, 202 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulü Hakkındaki Kanunun, Taşra Teşkilatına İlişkin Usul ve Esaslar başlıklı 17.maddesinin başlangıç kısmında; Bakanlık ve bağlı kuruluşların taşra teşkilatı, bu Kanunla birlikte teşkilat Kanunları, İl İdaresi Kanunu ile belirlenen esas ve usullere göre kurulur” hükmüne yer verilmiş, aynı maddenin a fıkrasında ise “Bölge, il ve ilçe kuruluşları, görev ve hizmet alanlarının sosyal, ekonomik özelliklerine, nüfus ve coğrafi durumuna görev ve hizmetlerin niteliklerine ve ihtiyaca göre farklı tip ve statüde kurulabilir ve bunlara farklı yetkiler verilebilir.” denilmiş, e fıkrasında da “ülke düzeyinde yerine getirilmesi gereken hizmetler için, taşra teşkilatının il ve ilçe kuruluşu şeklinde düzenlenmesi esastır. Ancak, bu hizmet alanlarında bölgedeki illerin tamamına destek sağlayacak nitelikte bölge kuruluşları kurulabileceği gibi, bölgenin bütün illerinde veya birkaç ilinde görev ve hizmet yapacak şekilde de bölge kuruluşları kurulabilir.” Hükmüne işaret edilmiş bulunulmaktadır.
Belirtilen hükümler ile, bakanlıkların taşra teşkilatının farklı yetkilerle donatılması yanında görev ve hizmet alanları gözönünde bulundurulmak suretiyle il ve ilçe düzeyinde teşkilatlanmasına olanak tanındığı gibi bölge müdürlükleri esas alınmak suretiyle teşkilatlanabileceği de kabul edilmiştir.
Öte yandan, 3800 sayılı Orman Bakanlığının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun (Orman Bakanlığının Kuruluş ve Görevleri Hakkında 7.8.1991 tarihli ve 442 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Değiştirilerek Kabulüne Dair Kanun) Taşra Teşkilatı başlıklı 25.maddesinde; “Bakanlık taşra teşkilatının; ana hizmet birimlerinin yürüteceği ormancılık hizmetlerinin özelliği ve tekniği gereği olarak bölge seviyesinde kurulacak bölge müdürlükleri ile bunlara bağlı müdürlükler, başmühendislikler, mühendislikler ve şefliklerden teşekkül edeceği” hükmüne yer verilerek, yukarıda anılan mevzuatla verilen yetki uyarınca, söz konusu düzenlemeye paralel olarak, taşka teşkilatının bölge müdürlükleri esas alınmak suretiyle teşkilatlanacağı benimsenmiş bulunmaktadır.
Olayda, yukarıda sözü edilen mevzuat gereğince teşkilatlanmış bulunan Orman Bakanlığınca, 27 Aralık 1993 günlü 21801 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe konulan Orman Bakanlığı Sicil Amirleri Yönetmeliğinin 1.maddesinde; Söz konusu Yönetmeliğin 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun değişik 112.maddesi ile 8.9.1986 gün ve 86/10985 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Devlet Memurları Sicil Yönetmeliğinin 11.maddesi uyarınca, Orman Bakanlığı merkez ve taşra teşkilatında çalışan memurların Sicil Amirlerini belirlemek amacıyla yürürlüğe konulduğu ifade edilerek, anılan Yönetmeliğin 2.maddesiyle de; Orman Bakanlığında görevli memurların birinci, ikinci ve üçüncü sicil amirleri bu yönetmeliğe ekli Ek-1 sayılı Cetvelde gösterildiği işaret edilerek, Ek-1 sayılı cetvelde, başmühendis, başmühendis emrinde çalışan personel, mühendis, mühendis emrinde, çalışan personel, Fidanlık Müdürü, Milli Park Müdürü, Fidanlık Müdür Yardımcısı, Milli Park Müdür Yardımcısı, Fidanlık ve Milli Park Müdürlüklerinde çalışan personel gibi bazı personelin 1.2.ve 3.sicil amirlerinin, mühendis, başmühendis, müdür, bölge müdür yardımcısı, Bölge Müdürü ve Vali olduğu hükme bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, … Kaymakamı olan davacı tarafından, 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 34.maddesinde Kaymakamların, ilçe idare şube başkanlarının genel, özel ve kolluk amirlerinin birinci derecede, diğer memurların ise, ikinci derecede sicil amirleri olduğu kabul edildiği halde Orman Bakanlığı Sicil Amirleri Yönetmeliğinde, Taşra Teşkilatına ilişkin kısmında 1.2.ve 3. sicil amirleri arasında kaymakamlara yer verilmemiş bulunduğu ileri sürülerek anılan Yönetmeliğin ek-1 sayılı cetvelin Taşra Teşkilatına dair kısmının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
3046 sayılı Bakanlıkların Kuruluş ve Görev Esasları Hakkındaki Kanunun 17.maddesi ile görev ve hizmet alanlarının sosyal, ekonomik özelliklerine, nüfus ve coğrafi durumuna, görev ve hizmetin niteliklerine ve ihtiyaca göre bölge müdürlükleri esas alınmak suretiyle de teşkilatlanabileceği kabul edilmiş olduğundan ve 3046 sayılı Yasanın verdiği yetkiye dayanılarak yürürlüğe konulan 3800 sayılı Yasanın 25.maddesinde de Bakanlık Taşra Teşkilatının, ana hizmet birimlerinin yürüteceği ormancılık hizmetlerinin özelliği ve tekniği gereği olarak bölge müdürlükleri düzeyinde de teşkilatlanabileceği yolundaki hükme yer verilmiş bulunulduğundan, yasaların verdiği yetkiye dayanılmak suretiyle taşra teşkilatını bölge müdürlüğü düzeyinde organize etmiş bulunan davalı idarenin, yine aynı birimlerde görev yapan personelinin, yıl içersindeki tutum ve davranışları ile mesleki bilgisinin göz önünde bulundurulmak suretiyle yıllık çalışmalarının değerlendirildiği sicil raporlarının, düzenlenmesinde, 1.2.ve 3.sicil amirleri arasında, ilgili memurun çalışmalarını bizzat denetleyen, yıl içerisinde gözlemleyen, mühendis, başmühendis, müdür, bölge müdür yardımcısı, Bölge müdürü gibi amirlere yer verilmesinde mevzuata aykırılık bulunmadığı gibi kamu hizmetinin, etkin ve verimli yürütülmesi açısından da kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı açıktır.
Belirtilen nedenlerle, haklı dayanaktan yoksun bulunan davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan, …-Lira harç pulu ile …-Liralık posta pulunun isteği halinde davacıya iadesine 24.1.1996 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.

-KARŞI OY-
Dosyanın incelenmesinden, davacı Kaymakamın, Orman Bakanlığı Sicil Amirleri Yönetmeliğinin Ek-1 sayılı cetvelde “Taşra Teşkilatı Sicil Amirleri” bölümünde kaymakamlara yer verilmediğini ileri sürerek iptali istemiyle dava açtığı anlaşılmıştır.
Bir kamu hizmetinin görülmesiyle ilgili idari düzenlemenin öngördüğü kurallarla bunları uygulamak durumunda olan kamu ajanları arasında idari dava açabilme yönünden 2577 sayılı yasanın 2.ve 14.maddeleri hükümlerine göre aranılması gereken dava ehliyeti koşulundan söz edilemiyeceği; konunun, idarenin bütünlüğü ve hiyerarşi kavramları içinde düşünülmesinin kaçınılmaz olduğu, bu nedenle davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmesi gerektiği görüşüyle çoğunluk kararının gerekçesine katılmıyorum.

-KARŞI OY-
Dosyanın incelenmesinden, davacının, Orman Bakanlığı Sicil Amirleri Yönetmeliğinin Ek-1 sayılı cetvelinde “Taşra Teşkilatı Sicil Amirleri” bölümünde kaymakamlara yer verilmediğini öne sürerek iptali istemiyle dava açtığı anlaşılmıştır.
5442 sayılı İl İdaresi Kanununun 34.maddesinde “Kaymakamların, ilçe idare şube başkanlarının genel, özel ve kolluk amirlerinin birinci derecede, diğer memurların ikinci derecede sicil amiri olduğu yolundaki hükme yer verilmiş, aynı Yasanın 27.maddesinde de ilçe genel idaresinin başının ve mercinin ve ilçede hükümet temsilcisinin Kaymakam olduğuna işaret edilmiş bulunulmaktadır.
Olayda, her ne kadar 3046 sayılı Yasanın ve 3800 sayılı Yasanın verdiği yetkiye dayanılarak Orman Bakanlığı Taşra Teşkilatı Bölge Müdürlüğü esas alınmak suretiyle teşkilatmış ve bu suretle iptali istenen Sicil Amirleri Yönetmeliğinde Bölge Müdür Yardımcıları ve Bölge Müdürlerine sicil amirleri olarak yer verilmiş ise de, anılan düzenlemenin, sözü edilen bölümünde Kaymakamlara yer verilmemesi nedeniyle yukarıda sözü geçen 5442 sayılı Yasanın 27.ve 34.maddelerine aykırı olduğunda kuşkuya yer bulunmamaktadır.
Bu itibarla, 5442 sayılı Yasa hükümlerine aykırı olarak düzenlenen yönetmeliğin Ek-1 sayılı Cetvelin taşra teşkilatında görev yapan personelin sicil amirlerini belirleyen kısmının iptali gerekirken, davanın reddi yolundaki çoğunluk kararına katılmıyorum.