Danıştay Kararı 12. Daire 1995/10429 E. 1997/2301 K. 21.10.1997 T.

12. Daire         1995/10429 E.  ,  1997/2301 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No: 1995/10429
Karar No: 1997/2301

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): …
Karşı Taraf: …

İsteğin Özeti: … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının dilekçede yazılı nedenlerle temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.

Danıştay Tetkik Hakimi: …
Düşüncesi: İdare Mahkemesince verilen karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir neden de bulunmadığından anılan kararın onanması gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı: …
Düşüncesi: Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp idare mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddiyle idare mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onikinci Dairesince işin gereği düşünüldü:
… Makina Sanayi ve Ticaret A.Ş.Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulu Üyesi olan davacının bu görevden alınmasına ilişkin işlemin iptali ile yoksun kaldığı özlük ve parasal haklarının tazmini istemiyle dava açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkındaki K.H.K.’nin 8.maddesinde; “Yönetim Kurulu Üyelerinin görev süresi üç yıldır. Görev süresi sona erenler tekrar atanabilirler. Atandıkları usule göre görevlerinden alınabilirler.” hükmünün yer aldığı, Makina Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin Anasözleşmesinin 13. maddesinde ise, görev süresi sona eren yönetim kurulu üyelerinin atama ve seçilmedeki usul ve esaslar dahilinde yeniden atanabileceği, seçilebileceği veya görevlerinden alınabileceğinin belirtildiği, anılan yasal düzenleme karşısında yönetim kurulu üyelerinin üç yıllık görev süresi dolmadan atama veya seçilmedeki esas ve usullere uyulmak suretiyle görevlerinden alınabilmelerinin mümkün olduğu, İdarelerin bu konudaki takdir yetkilerinin kamu yararı ve hizmet gereği ilkeleri ile sınırlı bulunduğu, yönetim kurulu üyeliğinin sona erdirilmesi yolundaki işlemlerin hukuken kabul edilebilir ciddi nedenlere dayandırılmasının gerektiği, olayda, 1.1.1993 tarihinde … Yönetim Kurulu Üyesi olarak atanan davacının üç yıllık süresi henüz dolmadan 14.10.1994 günlü işlemle görevinden alındığının anlaşıldığı, davalı idarece davacının yönetim kurulu üyeliği yapamadığı, ya da şartları kaybettiği yolunda herhangi bir iddia ileri sürülmediği ve gerekçe belirtilmediği gibi, hukuken kabul edilebilecek başka bir neden de dava dosyasına sunulamadığından bu konuda idareye tanınan takdir yetkisinin objektif ölçülere dayanılarak kullanılmadığı ve işlemin bu haliyle hukuka aykırı olduğu sonucuna varıldığı gerekçesi ile dava konusu işlemin iptaline, davacının bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı özlük hakları ve maaşlarının yasal faiziyle tarafına ödenmesine karar verilmiştir.
Davalı idare, davacının yönetim kurulu üyeliğinden 233 sayılı K.H.K. ve Şirket Ana Sözleşmesinin tanıdığı yetki çerçevesinde kamu yararı gözetilerek bu konudaki takdir yetkisine istinaden alındığını öne sürmekte ve anılan mahkeme kararının temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
İdare ve Vergi Mahkemeleri tarafından verilen kararların temyiz yolu ile incelenerek bozulabilmeleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinde sayılan nedenlerden birinin bulunması halinde mümkün olup, davalı idarece ileri sürülen hususlar kararın dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Kararın maddi kayıpların ve özlük haklarının tazminine ilişkin kısmına gelince;
Yönetim kurulu üyeliğindeki görev süresini mahkemece verilmiş iptal kararı uyarınca tamamlayıp alması gereken maddi ve özlük haklarına görevinde çalışarak kavuşacak olan davacının, bu evrede herhangi bir kaybından sözedilemeyeceğinden mahkeme kararının maddi ve özlük hakların tazminine hükmedilmesine ilişkin kısmında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın iptale ilişkin kısmının davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile onanmasına, kararın maddi ve özlük haklarının tazminine ilişkin kısmının ise 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622 sayılı Kanun iledeğişik 3. fıkrası gereğince yukarıda belirtilen hususlar gözetilerek bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adıgeçen Mahkemeye gönderilmesine 21.10.1997 tarihinde oybirliği ile karar verildi.