Danıştay 11. Daire Başkanlığı 2016/223 E. , 2016/583 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No: 2016/223
Karar No: 2016/583
Temyiz İsteminde Bulunan (Taraflar) :
1- Davacı :
Vekili :
2- Davalı : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı
Vekili :
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin …. tarihli ve E:…; K:… sayılı kararının; taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Taraflarca, savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hâkimi : ….
Düşüncesi : Temyiz dilekçelerinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz istemlerinin reddi ile kararın, 30 fiili hizmet yılından fazla süreler için ödenecek emekli ikramiyesinin, emekli aylığının bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan aylık bağlamaya esas tutar üzerinden hesaplanarak ödenmesine ilişkin kısmın aynen, iptal ve kabule ilişkin kısmının ise sonucu itibarıyla onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu kapsamında emekli aylığı bağlanarak 30 fiili hizmet yılı üzerinden emekli ikramiyesi ödenen davacının, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı üzerine, 30 fiili hizmet yılından fazla geçen süreleri için emekli ikramiyesi ödenmesi isteğiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali, yoksun kaldığı ikramiye tutarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince; davacının var olan ve önceki mevzuat ile elinden alınan hakka Anayasa Mahkemesinin kararı ile yeniden kavuştuğu, geçmişte elde edemediği bir hakkı talep edebileceği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline; 30 fiili hizmet yılından fazla hizmet süreleri için emekli aylığının bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan değerler dikkate alınarak hesaplanacak emekli ikramiyesi tutarının başvuru tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmiştir.
Davalı idare tarafından, İdare Mahkemesi kararının, dava konusu işlemin iptali ile mahrum kalınan emekli ikramiyesi tutarının başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine ilişkin hüküm fıkrasının bozulması; davacı tarafından ise, 30 fiili hizmet yılından fazla süreler için ödenecek emekli ikramiyesinin, ödemenin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan aylık bağlamaya esas tutar (güncel değer) yerine emekli aylığının bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan aylık bağlamaya esas tutar üzerinden hesaplanarak ödenmesi yolundaki gerekçesinin düzeltilerek onanması istenilmektedir.
Davacı temyiz istemi yönünden;
5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu’nun 6270 sayılı Kanun ile değişik 89. maddesinin 1. fıkrasında, hizmet sürelerinin tamamı bu Kanun ve/veya 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 4. maddesi kapsamında geçenlerden emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan asker ve sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarın bir aylığının emekli ikramiyesi olarak verileceği kuralı öngörülmüştür.
30 yılın üzerindeki hizmet süresine karşılık gelen emekli ikramiyesinin hesabında da mevcut yasal düzenlemenin dikkate alınması gerektiğinden, davacının temyiz isteminde hukuki isabet görülmemiştir.
Davalı İdarenin temyiz istemine gelince:
Anayasa Mahkemesinin 25.12.2014 tarih ve E:2013/111, K:2014/195 sayılı kararı ile 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 6270 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 1. maddesiyle değiştirilen 89. maddesinin 4. fıkrasında yer alan; ” …verilecek emeklilik ikramiyesinin hesabında 30 fiili hizmet yılından fazla süreler” ve bu ibarenin devamındaki “ile” ibaresinin iptaline karar verilmiş, bu karar 7.1.2015 tarihli ve 29229 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, Yasama Organına yeni bir düzenleme için Anayasa Mahkemesi tarafından herhangi bir süre verilmediğinden, aynı tarihte yürürlüğe girmiş ve 30 yılın üzerinde bulunan hizmet süresi için emekli ikramiyesi ödenmemesine ilişkin işlemin yasal dayanağını ortadan kaldırmıştır.
Uyuşmazlıkta; emekliye ayrılırken 30 fiili hizmet yılı için emekli ikramiyesi ödenmiş olan davacının, 30 hizmet yılından fazla geçen süreleri için emekli ikramiyesi ödenmesi isteğiyle yaptığı başvuru; Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararlarının geriye yürümeyeceği kuralı uyarınca idarece reddedilmiştir.
Anayasa’nın 153. maddesinde yer alan, Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararlarının geriye yürümeyeceği kuralı, iptal edilen hükümlere göre kazanılmış olan, doğumu anında hukuka uygun olarak tamamlanmış ve böylece kişiye özgü, lehe sonuçlar doğurmuş, daha sonra mevzuat değişikliği veya işlemin geri alınması gibi nedenlere rağmen, hukuk düzenince korunması gereken haklara yönelik olup, Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş bir düzenlemeyle ilgili uyuşmazlıkların, Anayasaya aykırılığı saptanmış hükümler dikkate alınarak çözümlenmeleri Anayasa’nın üstünlüğü ve hukuk devleti ilkesine aykırılık teşkil edecektir.
Bu bağlamda; 30 fiili hizmet yılından fazla süreler için emekli ikramiyesi ödenmesine engel olan yasal düzenlemenin, Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi nedeniyle oluşan yeni hukuki duruma göre, davacıya 30 yılın üzerinde bulunan hizmet süresi için emekli ikramiyesi ödenmesi gerektiği açıktır.
Bu durumda, dava konusu işlemin iptali ile 30 fiili hizmet yılından fazla süreler için emekli aylığının bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan aylık bağlamaya esas tutar dikkate alınarak hesaplanacak emekli ikramiyesi tutarının başvuru tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte ödenmesi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, taraflar temyiz istemlerinin reddi ile İdare Mahkemesi kararının, dava konusu işlemin iptali ile mahrum kalınan emekli ikramiyesinin başvuru tarihinden işletilecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine ilişkin hüküm fıkrasının yukarıda belirtilen gerekçe ile sonucu itibarıyla; emekli ikramiyesinin hesabında emekli aylığının bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan aylık bağlamaya esas tutarın esas alınmasına ilişkin kısmının ise yukarıda yer verilen açıklama ile ONANMASINA; kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.2.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.