Danıştay Kararı 11. Daire 2011/3019 E. 2012/597 K. 08.02.2012 T.

11. Daire         2011/3019 E.  ,  2012/597 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No: 2011/3019
Karar No: 2012/597

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Karşı Taraf (Davalı) : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı
Vekili : …
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesince verilen … tarihli ve E:…, K:… sayılı kararın; davacı tarafından, hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Tebligat Kanunu’na uygun olarak yapılmayan ilk tebligat gözönünde bulundurularak İdare Mahkemesince davanın açılmamış sayılması yolunda verilen kararda usul hükümlerine uygunluk bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenle, davacı temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : 5293 sayılı Kanun’un 49. maddesi uyarınca sandıkla ilgilendirilmesi talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali talebiyle açılan davada, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 26. maddesinin 3. fıkrası hükmü uyarınca davanın açılmamış sayılması yolundaki mahkeme kararı davacı tarafından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının … Caddesi No:… …-… olarak belirttiği adresine Mahkemece harç ve posta tamamlama yazısı tebligatı belirtilen adreste … ‘ın muhatabın tanınmadığını beyan etmesi, ve de, muhtarlık kayıtlarında da kaydına rastlanmaması, burada … Petrol’ün bulunduğu ifade olunması nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de; söz konusu kararın davacının dava dilekçesinde belirttiği adrese yapılabildiği anlaşıldığından, Tebligat Kanununa uygun olarak yapılmayan ilk tebligat nazara alınarak davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararda hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenle davacının temyiz isteminin kabulü ile davanın açılmamış sayılması yolundaki Mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
Dava; … İli, … Belediyesi’nde Belediye Başkan Yardımcısı olarak görev yapan davacı tarafından, 5393 sayılı Kanun’un 49. maddesi uyarınca Sandıkla ilgilendirilmesi talebiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nunun 26. maddesinin 3. fıkrası uyarınca davacının gösterdiği adreste tebligat yapılamaması nedeniyle Mahkemelerinin 17.12.2009 tarihli kararı ile dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacı tarafından bir yıl içinde yeni adres bildirilerek dosyanın yeniden işleme konulmasının istenilmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Davacı tarafından, Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmekte ve temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 26. maddesinin 3. fıkrasında; davacının gösterdiği adreste tebligat yapılamaması halinde, yeni adresin bildirilmesine kadar dava dosyasının işlemden kaldırılacağı ve varsa yürütmenin durdurulması kararının kendiliğinden hükümsüz kalacağı, dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir yıl içinde yeni adres bildirilmek suretiyle yeniden işleme konulması istenmediği takdirde, davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği kurala bağlanmıştır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 60. maddesinde, Danıştay ile bölge idare, idare ve vergi mahkemelerine ait her türlü tebliğ işlerinin, Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılacağı, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21. maddesinde, kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memurunun tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim edeceği ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirileceği, ihbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarihin, tebliğ tarihi sayılacağı, muhtar, ihtiyar heyeti azaları, zabıta amir ve memurlarının yukarıdaki fıkra uyarınca kendilerine teslim edilen evrakı kabule mecbur olduğu kuralına yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davacının dava dilekçesinde belirttiği adresin “… Belediye Başkanlığı … Cad. No:… …-…/…” olduğu, posta ve harç tamamlama yazısının anılan adrese tebligata çıkarıldığı, tebligat alındısında “… muhatabı tanımadığını beyan etti. Muhtarlık kayıtlarında kaydına rastlanmamıştır. … Petrol .”kaydının yer aldığı, İdare Mahkemesince 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 26. maddesinin 3. fıkrası uyarınca davacının gösterdiği adreste tebligat yapılamaması nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiğinin ve davacı tarafından bir yıl içinde yeni adres bildirilerek dosyanın yeniden işleme konulmasının istenilmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, temyiz aşamasında yürütmenin durdurulması isteminin savunmadan sonra incelenmesi yolunda verilen Danıştay Onbirinci Dairesinin 6.5.2011 tarihli ve E: 2011/3019 sayılı kararının davacıya dava dilekçesinde belirtilen adreste tebliğ edildiği, dolayısıyla davacının adresini değiştirmediği ve davacıya yapılan ilk tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmıştır.
Bu durumda, Tebligat Kanunu’na uygun olarak yapılmayan ilk tebligat gözönünde bulundurularak İdare Mahkemesince davanın açılmamış sayılması yolunda verilen kararda usul hükümlerine uygunluk bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacı temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulmasına, yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmediğinden …-TL tutarındaki harcın istemi halinde davacıya iadesine, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere Mahkemeye gönderilmesine, 8.2.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.