Danıştay Kararı 11. Daire 2009/4876 E. 2010/8227 K. 20.10.2010 T.

11. Daire         2009/4876 E.  ,  2010/8227 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No: 2009/4876
Karar No: 2010/8227

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : … Kaymakamlığı
Karşı Taraf (Davacı) : …
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesince verilen … günlü ve E:…, K:… sayılı kararın; davalı idare tarafından, hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Sonucu itibariyle hukuka uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, davacının 8.5.2002 tarihinden itibaren muhtaçlığının kalktığına ve bu tarihten itibaren muhtaç olmadığına ilişkin … Kaymakamlığı İlçe İdare Kurulu kararının iptali istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesince; 5434 sayılı Yasanın 108. maddesi uyarınca İş Kanununa göre belirlenen brüt asgari ücretin altında geliri bulunanların muhtaç olduklarının kabulü gerektiği, buna göre de bir kişinin geçimini sağlayabilmesi için gerekli gelirin asgari sınırı olan ve ilgili mevzuat uyarınca saptanan asgari ücretin altında geliri bulunanların muhtaç olmadıklarının düşünülemeyeceği, davalı idarece, davacının 2001, 2002, 2003, 2004, 2005 ve 2006 yıllarına ait aylık gelirinin asgari ücret tutarının üzerinde olduğu tespit edilerek 8.5.2002 tarihinden itibaren muhtaç olmadığına karar verilmiş ise de, davacıya yapılan aylık ödemeleri gösteren işlem çıktıları ile uyuşmazlık dönemlerini kapsayan ve 1.1.2000 ila 31.12.2008 tarihleri arasında yürürlükte olan asgari ücret miktarlarının karşılaştırılması neticesinde, davacının 2002 yıllarındaki aylık gelirinin asgari ücretin üzerinde olduğu, dolayısıyla bu dönemde muhtaç olmadığı, ancak 2003, 2004, 2005 yılının tamamında, 2006 yılının ise 7. ayına kadarki dönemde aldığı aylık gelirin asgari ücretin altında kaldığı anlaşıldığından, davacının anılan dönemlerde muhtaç olduğunun kabulü gerektiği, bu duruma göre de, davacının 2002 yılının tamamında, 2006 yılının ise 7. ayından itibaren muhtaç olmadığı, diğer dönemlerin tamamında ise aylık geliri asgari ücretin altında olduğundan, muhtaç olduğu dikkate alınarak bir değerlendirme yapılmak suretiyle muhtaçlığın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, belirtilen durum gözetilmeksizin, 8.5.2002 tarihinden itibaren davacının muhtaç olduğu dönemleri de kapsar şekilde muhtaçlığın kalktığına ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir
Davalı idare, Mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu öne sürmekte ve temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu’nun 108. maddesinde; 4857 sayılı İş Kanunu’nun 39. maddesi uyarınca 16 yaşından büyük işçiler için tespit edilen asgari ücretin net tutarından daha az aylık geliri olup, kendisini ve Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre bakmaya mecbur olduğu ailesi fertlerini geçindirmeye yetecek kadar malı da olmayanların bu Kanunun uygulanmasından muhtaç sayılacakları kurala bağlanmıştır.
Aktarılan bu Yasa hükmüne göre, muhtaçlık kararı verilirken; 16 yaşından büyük işçiler için tespit edilen asgari ücretin net tutarının esas alınması gerekmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden; 24.10.2001 tarihinde davacı adına muhtaçlık belgesi düzenlendiği, davacının 2001 yılında, … milletvekili iken 6.3.1971 tarihinde vefat eden babasından dolayı aylık bağlanması istemiyle idareye başvurduğu, istemi değerlendirilerek muhtaç ve malül olduğunun tespit edildiğinden bahisle davacıya 1.11.2001 tarihinden itibaren aylık bağlandığı, … Hastanesinin 3.4.2002 tarihli Sağlık Kurulu Raporunda davacının çalışma gücünün %72’sini kaybettiğinin belirtildiği, daha sonra davacının, 1.1.1992 tarihinden itibaren Sosyal Sigortalar Kurumundan aylık almakta olduğunun tespit edilmesi üzerine … İlçe İdare Kurulu ile yapılan yazışma sonucu adı geçen Kurulun 14.3.2007 tarihli kararıyla, 1.3.1992 tarihinden itibaren Sosyal Sigortalar Kurumundan aylık alan davacının aylığının asgari ücret miktarının yıllar itibarı ile mukayese edilerek 8.5.2002 tarihinden itibaren muhtaç olmadığına karar verildiği, bu işlemin iptali istemiyle de bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, 1.1.2000 ila 31.12.2008 tarihleri arasında yürürlükte olan asgari ücretin net tutarlarının davacının Sosyal Sigortalar Kurumundan aldığı aylık tutarlarıyla karşılaştırılması yapılarak karar verilmiş ise de, dava konusu işlemin 14.3.2007 tarihinde tesis edildiği dikkate alındığında, 2007 yılı esas alınmak suretiyle bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekmektedir. Başka bir anlatımla, 2007 yılı öncesindeki döneme ilişkin asgari ücretin net tutarları göz önünde bulundurularak muhtaçlığın kaldırılamayacağı, 14.3.2007 tarihinde alınan bu kararın, 2007 yılı verileri değerlendirilerek alınabileceği tabiidir. Bu itibarla, muhtaçlık kararının geçmişe yürütülerek 8.5.2002 tarihinden itibaren kaldırılması mümkün bulunmadığından, İdare Kurulunca verilen kararın muhtaçlığın kalktığına ilişkin karar tarihi olan 14.3.2007 tarihinden itibaren geçerli olacağı açıktır.
Öte yandan, Mahkemece, asgari brüt ücretin tutarı dikkate alınarak uyuşmazlık çözümlenmiş olup, 5434 sayılı Yasanın 108. maddesi uyarınca asgari ücretin net tutarı ile karşılaştırma yapılmak suretiyle uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerektiğinden, Mahkeme kararında bu yönüyle hukuka uyarlık bulunmamakta ise de, bu husus kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin reddi ile, Mahkeme kararının belirtilen gerekçe ile onanmasına, temyiz aşamasında yapılan yargılama giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına, 20.10.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.