Danıştay Kararı 11. Daire 2009/2407 E. 2009/11048 K. 25.12.2009 T.

11. Daire         2009/2407 E.  ,  2009/11048 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No: 2009/2407
Karar No: 2009/11048

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Vekili : …
Karşı Taraf (Davalı) : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı
Vekili : …
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın; davacı tarafından, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmuştur.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : 5434 sayılı Kanunun geçici 170. maddesi uyarınca davacının … sınıf okulunda geçen ve kazai rüşt kararı ile reşit kılındığı döneme ait sürelerin fiili hizmet süresinden sayılması gerekeceğinden, mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Dava, TSK’da kıdemli başçavuş rütbesi ile görev yapmakta iken isteği üzerine istifa etmek suretiyle görevinden ayrılan davacının, … sınıf okulunda geçen ve kazai rüşt kararı ile reşit kılındığı döneme ait sürelerin borçlandırılması yolundaki başvurusunun reddine dair işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
5434 sayılı T.C Emekli Sandığı Kanununun Ek 21.maddesinde, bir meslek veya sanat okulunu bitirenlerden,Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kazai rüşt kararı almak suretiyle Sandığa tabi ve öğrenimleriyle ilgili göreve atananlar hakkında,anılan Kanunun 12. maddesinde öngörülen 18 yaşın bitirilmiş olması şartının aranmayacağı hükme bağlanmıştır.
Buna göre, davacı 16.04.1987 tarihinde kazai rüşt kararı aldığı ve 5434 sayılı Yasanın Ek 21.maddesi kapsamında olduğundan, kazai rüşt kararından sonraki hizmetlerinin borçlandırılması gerekirken, aksi yönde tesis edilen işlemin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında yasal isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenle, temyiz isteminin kabulüyle belirtilen hususla sınırlı olmak kaydıyla İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince dosyanın tekemmül ettiği görülmekle yürütmenin durdurulması istemi hakkında karar verilmeyerek işin gereği görüşüldü::
Dava, Kara Kuvvetleri Komutanlığında kıdemli başçavuş rütbesi ile görev yapmakta iken isteği üzerine istifa etmek suretiyle görevinden ayrılan davacının, … sınıf okulunda geçen ve kazai rüşt kararı ile reşit kılındığı döneme ait sürelerin fiili hizmet süresinden sayılması yolundaki başvurusunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, davacının 18 yaşını doldurduğu tarihte …lığa nasbedilerek öğrenimi ile ilgili bir göreve başladığı, kazai rüşt kararının alındığı tarih itibari ile henüz mesleği ile ilgili bir göreve başlamaması nedeniyle, kazai rüşt kararı uyarınca 18 yaşın altında geçen hizmet süresinin, 5434 sayılı Kanunun 12. maddesi uyarınca fiili hizmet süresine dahil edilmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun 12. maddesinde bu Kanunla tanınan haklardan faydalanabilmek için Türk uyruğunda olmak ve 18 yaşını bitirmiş bulunmak gerektiği; 12/II-j, 15 ve 31. maddelerinde, … sınıf okulu öğrencilerinin iştirakçi olarak ilgilendirilecekleri ve bu okulları bitirerek … nasbedilenlerin sınıf okulunda geçen sürelerin fiili hizmetlerine ekleneği; ek 21. maddesinde, bir meslek veya sanat okulunu bitirenlerden, Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kazai rüşt kararı almak suretiyle Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığına tabi ve öğrenimleri ile ilgili görevlere atananlar hakkında, 5434 sayılı Kanunun 12. maddesinde yazılı 18 yaşın bitirilmiş olması şartının aranmayacağı hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun geçici 170. maddesinin 2. fıkrasında; bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce ortaokul ve dengi okul, … hazırlama okulu, lise ve dengi okul mezunu olup da, sınıf okullarını başarı ile bitirerek … nasbedilenlerin … sınıf okullarında geçen başarılı eğitim ve öğretim sürelerinin fiili hizmet müddetinden sayılacağı, bundan doğacak borçlanmanın iştirakçiler tarafından … nasbedildikleri tarihteki … çavuş aylığı üzerinden Emekli Sandığına bir yıl içinde ödeneceği, emekli durumunda bulunan …ların sınıf okullarında geçen başarılı eğitim ve öğretim sürelerinin fiili hizmet sürelerine eklenerek kurumca gerekli işlemlerin yapılacağı, Emekli Sandığınca bu hizmet müddetleri için çıkarılacak borç miktarlarının, iştirakçiler tarafından bir yıl içinde eşit taksitlerle Emekli Sandığına ödeneceği hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, 6.9.1986 tarihinde … sınıf okuluna başlayan davacının, 30.8.1987 tarihinde …lığa nasbedildiği, 18 yaşını doldurmaması nedeniyle okulda iken 16.4.1987 tarihinde kazai rüşt kararı aldırılmak suretiyle reşit kılındığı, … kadrosunda görev yapmakta iken isteği üzerine istifa ederek görevinden ayrıldığı, 18 yaşından önce kazai rüşt kararı aldığı … sınıf okulunda geçen döneme ait sürelerin fiili hizmet süresinden sayılması yolundaki başvurusunun reddi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Yukarıda aktarılan Yasa hükümlerinde, … sınıf okulu öğrencilerinin iştirakçi olarak 5434 sayılı Kanunla ilgilendirileceği, … sınıf okulunu başarı ile bitirerek …lığa nasbedilenlerin … sınıf okulunda geçen başarılı eğitim ve öğretim sürelerinin fiili hizmet süresinden sayılacağı belirtilmiş olup, bu sürelerin fiili hizmet süresinden sayılması konusunda 18 yaşından sonraki sürelerin dikkate alınacağına ilişkin bir hükme de yer verilmemiştir.
Buna göre, … sınıf okulu öğrencileri adına emekli keseneği yatırılmasını zorunlu kılan Yasa hükmü de değerlendirildiğinde, … sınıf okulunu bitirerek doğrudan …lığa nasbedilenlerin, bu okulda geçen sürelerinin fiili hizmet süresinden sayılması için 18 yaşını bitirmiş olmaları şartının aranmaması gerekmektedir.
Dolayısıyla, … sınıf okulunu bitirdikten sonra, …lığa nasbedilen ve okulda iken kazai rüşt kararı ile reşit kılınan davacının, 18 yaşından önce … sınıf okulunda geçen sürelerinin fiili hizmet süresinden sayılması gerekirken, aksi yönde tesis edilen işlemde ve davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, davacı temyiz isteminin kabulü ile …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmediğinden, … TL harcın istemi halinde davacıya iadesine, 25.12.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi.