Danıştay Kararı 11. Daire 2008/16060 E. 2009/8328 K. 13.10.2009 T.

11. Daire         2008/16060 E.  ,  2009/8328 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No: 2007/3332
Karar No: 2009/8938

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Vekili : …
Karşı Taraf (Davalı) : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı
Vekili : …
İsteğin Özeti : … İdare Mahkemesince verilen … gün ve E:…, K:… sayılı kararın; davacı vekili tarafından, hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin kısmen reddi ve kısmen kabulü ile Mahkeme kararının 30.04.1999-30.04.2004 tarihleri arasındaki döneme ilişkin borç çıkarma işleminin iptali isteminin reddine yönelik kısmının onanması, 01.01.1997-29.04.1999 tarihleri arasındaki döneme ilişkin borç çıkarma işleminin iptali isteminin reddine yönelik kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, muhtaçlığının kalkması sebebiyle yetim aylığı kesilen davacı tarafından, 01.01.1997-30.04.2004 tarihleri arasında yersiz ödenen aylık tutarının adına borç çıkarılmasına ilişkin işlemin iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince, davacının gelir getirici tarım arazileri, ev ve büyükbaş hayvan sayısı dikkate alınarak İl İdare Kurulunca muhtaç olmadığına dair verilen karara karşı açılan davanın reddedilmesi ve sözkonusu gelirlerin muhtaçlık maaşının bağlandığı 01.01.1997 tarihinden öncede mevcut olduğunun … Kaymakamlığı yazısı ile sabit olması karşısında, davacının muhtaç olmadığından bahisle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun 74. maddesinde; “Ölüm tarihinde iyileştirilmesi olanaksız hastalıklarının veya sakatlıklarının çalışmalarına engel olduğu sağlık kurulunca onaylanacak raporla tesbit edilenlere muhtaç olmaları şartıyla, ölüm tarihindeki yaşları ne olursa olsun ölüm tarihini izleyen aybaşından, sonradan bu şekilde malul ve muhtaç duruma düştükleri anlaşılanlara kendileri veya veli veyahut vasileri tarafından Sandığa müracaat tarihlerini takip eden aybaşından itibaren aylık bağlanır.”; işlem tarihi itibariyle yürürlükte olan 108. maddesinde ,” Kendisini ve Türk Medeni Kanunun hükümlerine göre bakmağa mecbur olduğu ailesi fertlerini geçindirmeğe yetecek geliri, malı (Para veya o mahiyetteki kıymetler dahil) veya kazancı bulunmayanlara, bu kanun hükümlerinin uygulanmasında (Muhtaç) denir. Muhtaçlık, dul ve yetimler tarafından tanzim ve imzaları ihtiyar heyetlerince tasdik edilecek beyan kağıtları üzerine daimi olarak oturdukları yerlerin bağlı bulundukları il veya ilçe idare heyetleri tarafından muhtaçlık sebepleri açıkça gösterilmek suretiyle verilecek mazbatalarla belirtilir.”; 121. maddesinde de, ” Herhangi bir nedenle Sandık tarafından ilgililere istihkaklarından fazla veya yersiz olarak yapılan ödemelerin, bu hatalı işlemlerin düzeltildiği tarihten geriye doğru hesap edilecek beş yıllık tutarları tahsil edilir.” kurallarına yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, davacının babasından dolayı aylık bağlanması talebi üzerine … İlçe İdare Kurulu tarafından muhtaç olduğuna dair karar verildiği ve 01.01.1997 tarihinden itibaren yetim aylığı bağlandığı, Sandık kayıtlarına intikal eden ihbar dilekçesi üzerine yapılan araştırma neticesinde, davacının kendisini geçindirmeye yetecek kadar geliri ve malı olduğu saptandığından muhtaç olmadığına karar verildiği, yetim aylığının kesilerek 01.01.1997-30.04.2004 tarihleri arasında yersiz ödenen aylık tutarının adına borç çıkarılması üzerine bu işlemin iptali istemiyle açılan davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Buna göre, muhtaç durumda olmadığı anlaşılan davacının yetim aylığının kesilmesinde ve yersiz ödenen tutarın davacı adına borç çıkarılmasında 5434 sayılı Kanun hükümlerine aykırılık bulunmamaktadır. Ancak, 5434 sayılı Kanunun 121. maddesinde hatalı işlemlerin düzeltildiği tarihten geriye doğru hesap edilecek beş yıllık tutarın tahsil edileceği belirtildiğinden borç çıkarma işlem tarihinden geriye doğru beş yılı aşan kısım için davacı adına borç çıkartılmasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davacı temyiz isteminin kısmen reddi ve kısmen kabulü ile … İdare Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının 30.04.1999-30.04.2004 tarihleri arasındaki döneme ilişkin borç çıkarma işleminin iptali isteminin reddine yönelik kısmının onanmasına, 01.01.1997-29.04.1999 tarihleri arasındaki döneme ilişkin borç çıkarma işleminin iptali isteminin reddine yönelik kısmının bozulmasına, bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 28.10.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi.