Danıştay Kararı 11. Daire 2007/7451 E. 2009/4213 K. – T.

11. Daire         2007/7451 E.  ,  2009/4213 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No: 2007/7451
Karar No: 2009/4213

Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Vekli : …
Karşı Taraf (Davalı) : …
Vekili : …
İsteğin Özeti : … İl Müdürlüğü’nde kapsamdışı personel statüsünde görev yapmakta iken kurumun özelleştirilmesi sonucu … Bayındırlık İl Müdürlüğü’ne naklen atanan davacı tarafından, kapsam dışı personel olarak görev yaptığı dönem için hak ettiği ileri sürülen kıdem tazminatının ödenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali ile kıdem tazminatının en yüksek mevduat faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda, … İdare Mahkemesi … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; … A.Ş.’nin tamamı Hazineye ait bulunan hisselerin % 55’nin blok halinde satışının Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca 14.11.2005 tarihli hisse satış sözleşmesiyle gerçekleştiğinden anılan tarihten itibaren … kamu payının % 50’nin altına düşmesi nedeniyle kamu kuruluşu niteliğinin kalmadığı, özel hukuk hükümlerine tabi bir şirket olan … A.Ş.’nin anılan tarihten sonra tesis ettiği işlemlerin idari işlem olarak görülmesinin mümkün olmadığı, dolayısıyla dava konusu işlem tarihinde kamu kuruluşu niteliği bulunmayan kuruluşça tesis olunan işlemin iptali istemiyle açılan davanın görüm ve çözümünün adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine hükmedilmiştir. Davacı vekili tarafından davanın görüm ve çözümünde idari yargının görevli olduğu ileri sürülerek temyizen incelenerek bozulması istenilmiştir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Yasanın 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz isteminin reddi ile kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : … A.Ş.’nin %55 oranındaki hissesinin blok olarak satışı suretiyle özelleştirilmesi … gün ve … sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile kararlaştırılmış olup, bu Karar 2.8.2005 tarih ve 25894 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiş ve fiili devir 14.11.2005 tarihinde gerçekleştirilmiş ise de, 406 sayılı Yasa’nın Ek 29. maddesinin 3.7.2005 tarih ve 5398 sayılı Kanunla değişik birinci fıkrasında yer alan “… hisselerinin devri sonucu kamu payının yüzde ellinin altına düşmesi durumunda; …da Ek 22 nci maddenin (a) bendinin bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümleri uyarınca belirlenen asli ve sürekli görevlerde çalışmakta olanlar ile 22.1.1990 tarihli ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye tabi olarak kadrolu veya sözleşmeli personel statüsünde çalışanlar ve kapsam dışı personelin, kamu görevlerinden yüzseksen gün aylıksız izinli sayılacağı, bu personelin belirtilen süre içinde …’da çalışmaya devam edeceği ve hisse devir tarihinden, nakli için Devlet Personel Başkanlığına bildirildikleri tarihe kadarki aylık ücret, harcırah, sağlık giderleri, cenaze giderleri ve ölüm yardımı ile diğer mali ve özlük haklarının … tarafından karşılanacağı kurala bağlanmıştır.
14.11.2005 tarihinden sonra … A.Ş.’nin kamu kurumu niteliğini sürdürmediği açık olmakla birlikte; uyuşmazlık, sosyal güvenlik hukuku yönünden Emekli Sandığına tabi olan davacının, yüzseksen gün aylıksız izinli sayılacağı dönem içinde, davalı idarenin tek yanlı irade beyanı ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu hükümleri uyarınca tesis edilen ve parasal haklarına ilişkin bir idari işlemden doğduğundan, kamu hukuku kural ve mevzuatı çerçevesinde bu davanın çözümünün, dava konusu işlemin niteliği itibarıyla idari yargının görevinde olduğu sonucuna ulaşıldığından, adli yargının görevli olduğu gerekçesiyle davayı görev yönünden reddeden idare mahkemesi kararında usul hükümlerine uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin kabulüyle mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun, “Kararlar Arasındaki Çelişkinin Giderilmesi” başlıklı 30. maddesinin son fıkrasında, “Görev Konusundaki İlke Kararları Uyuşmazlık Mahkemesini ve bütün yargı mercilerini…. bağlar” hükmü yer almıştır.
Uyuşmazlık Mahkemesinin 1.3.1996 tarih ve 22567 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 22.1.1996 tarih ve E:1995/1, K:1996/1 sayılı kararıyla, özelleştirilen veya özelleştirme kapsamında bulunmayan Kamu İktisadi Teşebbüslerinde sözleşmeli veya kapsam dışı personel statüsünde çalışanların kurumlarıyla olan ilişkileri nedeniyle meydana gelen uyuşmazlıkların idari yargı yerinde çözümleneceği öngörülmüş olup, verilen bu ilke kararının anılan yasa hükmü uyarınca bütün yargı mercilerini bağlayacağı açıktır.
Dosyanın incelenmesinden, … … İl Müdürlüğü’nde kapsamdışı personel statüsünde görev yapmakta iken kurumun özelleştirilmesi sonucu davacının … Bayındırlık İl Müdürlüğü’ne naklen atandığı, …daki hizmet sözleşmesinin sona ermesi nedeniyle kapsam dışı personel olarak görev yaptığı dönem için hak ettiği kıdem tazminatının ödenmesi istemiyle yaptığı başvurunun cevap verilmeyerek reddi üzerine görülmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Her ne kadar … A.Ş. ‘nin %55 oranındaki hissesinin blok olarak satışı suretiyle özelleştirilmesine 25.7.2005 tarih ve … sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile karar verilmiş ve fiili devir de 14.11.2005 tarihinde gerçekleşmiş ve bu tarih itibariyle de artık … A.Ş. kamu kurumu niteliğini kaybetmiş ise de, davacının ödenmesini istediği parasal hakların dönemi itibariyle, çoğunluk hisselerinin kamuya ait bulunması ve kuruluş amacına uygun olarak yürüteceği faaliyetlerin kamu hizmeti niteliğini taşıması karşısında, … A.Ş.’nin, kamu tüzel kişisi niteliğini taşıyan bir kuruluş olduğu tartışmasızdır.
Davacı tarafından ödenmesine karar verilmesi istenilen kıdem tazminatının, özelleştirilmeden önce bir kamu iktisadi kuruluşu olan …da geçen çalışma dönemine ait olduğu açıktır.
Bu durumda, yukarıda aktarılan Uyuşmazlık Mahkemesi ilke kararı uyarınca, özelleştirilmeden önceki dönemde bir kamu iktisadi kuruluşu olan … A.Ş.’de kapsam dışı personel statüsünde geçen çalışmaları karşılığı olarak, hak edildiği ileri sürülen kıdem tazminatının ödemesi istemiyle açılan davanın görüm ve çözümünde idari yargı mercileri görevli olduğundan, davanın adli yargıda görülmesi gerektiği gerekçesiyle görev yönünden reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararında usul hükümlerine uyarlık görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 22.4.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi.