Danıştay Kararı 11. Daire 2007/15633 E. 2009/9279 K. 04.11.2009 T.

11. Daire         2007/15633 E.  ,  2009/9279 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No: 2007/15633
Karar No: 2009/9279
Temyiz İsteminde Bulunan (Davacı) : …
Vekili : …
Karşı Taraf (Davalı) : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı
Vekili : …
İsteğin Özeti : … İdare Mahkemesinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının; davacı tarafından, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz isteminin reddi ile kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : … İli … İlçesi … Belediye Başkanlığında geçen hizmetlerinden dolayı T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilmesi istemiyle yapılan başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararını davacı temyiz etmektedir.
5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu’nun 12. maddesinin II/e bendinde,emeklilik hakkı tanınan bir görevde bulunmuş olmaları şartıyla seçilmiş veya tayin edilmiş belediye başkanlarının bu Kanunla tanınan haklardan yararlanacakları öngörülmüş; 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına tabi olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun’un 4505 sayılı Kanun ile değişik 8. maddesinin 2. fıkrasında,süresi kanunla belirlenen vazifelere atanma veya seçilme ve bağlı oldukları kurumun kanunla değiştirilmesi hallerinde ilgililere hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca, kendi mevzuatına göre aylık bağlanacağı hükmü getirilmiş; aynı Kanunun geçici 5. maddesinde de, bu Kanunun yürürlük tarihinden önce kendilerine bu Kanunun 8. maddesinin birinci fıkrası hükmü uygulanmak suretiyle herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşunca aylık bağlananların veya bunlardan ölenlerin dul ve yetimlerinin istekleri halinde müracaat tarihini takip eden aybaşından itibaren aynı maddenin ikinci fıkrası hükmü uygulanmak suretiyle son defa tabi olduğu kurumca ve bu kurum mavzuatına göre aylık bağlanacağı ve ödeneceği, diğer sosyal güvenlik kuruluşlarınca bağlanmış aylıklarının aynı tarihten itibaren kesileceği kuralı yer almıştır.
Davacının … Genel Müdürlüğünden emekli aylığı almakta iken belediye başkanı seçilmesi üzerine 2829 sayılı Kanunun 8/2 maddesi hükmü uyarınca bağlı olduğu sosyal güvenlik kurumunun değiştiği, bunun üzerine davacının Emekli Sandığı ile ilgilendirilmesi istemiyle davalı idareye başvurduğu anlaşılmakta olup, 5434 Sayılı Kanunun 12. maddesi kapsamında bulunan ve 4505 sayılı Kanunla değişik 2829 sayılı Kanunun geçici 5. maddesi ile getirilen seçimlik hakkını Emekli Sandığı ile ilgilendirilme yönünde kullanan davacının isteminin kabul edilerek Emekli Sandığı ile ilgilendirilmesi gerekmektedir.
Davacının idareye başvuru tarihi itibarıyla 65 yaşını doldurmuş olmasının, daha önceden emeklilik hakkını elde etmesi ve mevcut düzenlemelerin Emekli Sandığı ile ilgilendirilmesine imkan tanıması karşısında önemi bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle İdare Mahkemesi kararının bozulmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, zorunlu Bağ-Kur sigortalısı iken 25.3.1984 tarihinde belediye başkanı seçilmekle birlikte görevi süresince T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilme talebinde bulunmayıp Bağ-Kur sigortalılığını sürdüren ve başvurusu üzerine tarafına 9.12.1987 tarihinde Bağ-Kur tarafından emekli aylığı bağlanan davacının, 1984-1989, 1994-1999 ve 18.4.1999-17.4.2003 tarihleri arasında geçen belediye başkanlığı hizmetleri nedeniyle T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilmesi istemiyle yaptığı 26.12.2005 tarihli başvurunun zımnen reddine dair işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince; 2829 sayılı Kanunun 8. maddesinde 4505 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önce herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emekli aylığı bağlanması durumunda ilgilinin sosyal güvenlik kurumunun değiştirileceğine ilişkin hüküm bulunmazken, 2829 sayılı Kanununun 8. maddesinin ikinci fıkrasındaki değişiklikle “süresi kanunla belirlenen vazifelere atanma veya seçilme ve bağlı oldukları kurumun kanunla değiştirilmesi” halinin ayrıca düzenlendiği ve geçici 5. maddesi ile de başka bir sosyal güvenlik kurumunca emekli aylığı bağlanmış olması halinde ilgililere seçimlik bir hak tanınarak 8. maddenin ikinci fıkrası hükmü uygulanmak suretiyle son defa tabi olduğu kurumca emekli aylığı bağlanacağı kuralına yer verildiği, bu durumda Bağ-Kur Genel Müdürlüğünden emekli aylığı almakla birlikte 2829 sayılı Kanunun 8/2. fıkrası hükmü uyarınca “seçilme” nedeniyle bağlı olduğu sosyal güvenlik kurumu değişen ve bu değişiklik üzerine anılan Kanun’un geçici 5. maddesinde tanınan seçimlik hakkını kullanarak T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilmesi istemiyle davalı idareye başvuran davacının, T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilmesi gerekmekte ise de 5434 sayılı Kanunun 40. maddesinde iştirakçilerin görevleri ile ilişiklerinin kesilmesini gerektiren yaş haddinin 65 yaşını doldurdukları tarih olduğu belirtildiğinden ve davacı 5.6.1997 tarihinde 65 yaşını doldurduğundan, anılan Kanun maddesi uyarınca Sandıkla ilgilendirilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafından, 5434 sayılı Kanunun 40. maddesinin devlet memuru olan yada devlet memurluğuna atanacak kişiler için öngörülmüş bir düzenleme olduğu, belediye başkanlarını kapsamadığı, kaldı ki 65 yaşından öncesine isabet eden 8 yıllık hizmetinin bulunduğu ileri sürülerek Mahkeme kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
5434 sayılı Kanunun 40. maddesinde iştirakçilerin görevleri ile ilişiklerinin kesilmesini gerektiren yaş haddinin 65 yaşını doldurdukları tarih olduğu belirtilmişse de, aynı sayılı Kanunun 43. maddesinde belediye başkanlarının emekliye ayrılma hakkını kazandıklarında veya 61 yaşını doldurduklarında emekliye ayrılma istekleri yerine getirilmekle beraber vazifelerinde bırakılacakları düzenlendiğinden ve 5434 sayılı Kanunun 12/II-n bendinde, Sandıktan veya diğer sosyal güvenlik kuruluşlarından emekli, yaşlılık veya malullük aylığı almakta iken belediye başkanlığına seçilen veya atananların istekleri üzerine Sandıkla ilgilendirilecekleri hüküm altına alındığından, 65 yaşını dolduran belediye başkanlarının istemeleri halinde T.C. Emekli Sandığı ile olan ilgilerinin devam ettirileceği, 65 yaşını doldurduktan sonra belediye başkanlığı görevine seçilenlerin de başvuruları halinde Sandıkla ilgilendirilmeleri gerektiği sonucuna varılmış olup aksi yöndeki Mahkeme kararı gerekçesinde yasal isabet görülmemiştir.
2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun’un, 12.2.2000 tarihinde yürürlüğe giren 4505 sayılı Yasa ile değişik 8. maddesinin birinci fıkrasında, birleştirilmiş hizmet süreleri toplamı üzerinden, ilgililere son yedi yıllık fiili hizmet süresi içinde fiili hizmet süresi fazla olan kurumca, hizmet sürelerinin eşit olması halinde ise eşit hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca kendi mevzuatına göre aylık bağlanacağı ve ödeneceği, ikinci fıkrasında ise malüllük, ölüm, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu’na göre yaş haddinden re’sen emekli olma, süresi kanunla belirlenen vazifelere atanma veya seçilme ve bağlı oldukları kurumun kanunla değiştirilmesi hallerinde ilgililere hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu kurumca, kendi mevzuatına göre aylık bağlanacağı, geçici 5. maddesinde ise bu Kanunun yürürlük tarihinden önce kendilerine bu Kanun’un 8. maddesinin birinci fıkrası hükmü uygulanmak suretiyle herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşunca aylık bağlananların veya bunlardan ölenlerin dul ve yetimlerinin istekleri halinde, müracaat tarihini takip eden aybaşından itibaren aynı maddenin ikinci fıkrası hükmü uygulanmak suretiyle son defa tabi olduğu kurumca ve bu kurum mevzuatına göre aylık bağlanacağı ve ödeneceği, diğer sosyal güvenlik kuruluşlarınca bağlanmış aylıklarının aynı tarihten itibaren kesileceği kurala bağlanmıştır.
Davacı 1984 yılında belediye başkanı seçildiğinde 5434 sayılı Kanunun 12. maddesinin (e) ve (n) bentlerinin o tarihte yürürlükte bulunan hükümleri çerçevesinde T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilmek için başvurmayıp Bağ-Kur Genel Müdürlüğüne prim ödemeye devam ettiğinden ve 1987 yılında birleştirilmiş hizmet süreleri toplamı üzerinden ve 2829 sayılı Kanunun 8. maddesinin birinci fıkrası hükümleri uygulanmak suretiyle emekli olmadığından, 2829 sayılı Kanunun 8. maddesinin ikinci fıkrası ile geçici 5. maddesi hükümlerinden faydalanması mümkün değildir.
Öte yandan, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun, 24.12.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5272 sayılı Kanunun 85. maddesi ve bu Kanunun Anayasa Mahkesince iptali üzerine 13.7.2005 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5393 sayılı Kanunun 85. maddesi ile değişik 12. maddesinin (n) bendinde, sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi görevlerde bulunmadan veya bu kuruluşlara tabi olarak çalışmakta iken illerin daimi komisyon üyeliğine veya belediye başkanlığına seçilen ve atananlar ile Sandıktan veya diğer sosyal güvenlik kuruluşlarından emekli, yaşlılık veya malullük aylığı almakta iken belediye başkanlığına seçilen ve atananların, istekleri üzerine istek dilekçelerinin Sandık kayıtlarına geçtiği tarihi takip eden ay başından itibaren emekli kesenekleri kendilerince, karşılıkları kurumlarca ödenmek ve emekli aylıkları Sandıkla ilgilendirildikleri tarihten itibaren kesilmek suretiyle T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilecekleri kurala bağlanmıştır.
Davacı, herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan emekli ya da yaşlılık aylığı almakta iken belediye başkanı seçilenlerin de Sandıkla ilgilendirilmelerine imkan tanıyan 5272 ve 5393 sayılı Kanunların yürürlük tarihinden önce belediye başkanlığı yapmış olup, anılan Kanun hükümlerinde bu Kanunların yürürlük tarihinden önce belediye başkanlığı yapmış olanların geçmişe dönük olarak Sandıkla ilgilendirilmelerine imkan tanıyan bir düzenleme bulunmadığından, davacının anılan Kanun hükümleri uyarınca Sandıkla ilgilendirilmesi de mümkün bulunmamaktadır.
Bu durumda davacının gerek 5272 ve 5393 sayılı Kanun hükümleri ile değişik 5434 sayılı Kanunun 12. maddesinin (n) bendi, gerekse 4505 sayılı Kanun ile değişik 2829 sayılı Kanunun 8. maddesinin ikinci fıkrası ve geçici 5. maddesi hükümleri uyarınca Sandıkla ilgilendirilmesi mümkün olmadığından, 5.6.1997 tarihinde 65 yaşını dolduran davacının 5434 sayılı Kanunun 40. maddesi uyarınca Sandıkla ilgilendirilemeyeceğinden bahisle davanın reddine karar veren idare mahkemesi kararının gerekçesinde hukuki isabet bulunmamıştır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin reddi ile sonucu itibarıyla yerinde bulunan … İdare Mahkemesinin … günlü ve E:…, K:… sayılı kararının yukarıda açıklanan gerekçe ile onanmasına, temyiz giderlerinin istemde bulunan davacı üzerinde bırakılmasına, 4.11.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi.