Danıştay Kararı 11. Daire 2006/7564 E. 2009/5346 K. – T.

11. Daire         2006/7564 E.  ,  2009/5346 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No: 2006/7564
Karar No: 2009/5346

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı
Vekili : …
Karşı Taraf (Davacı) : …
Vekili : …
İsteğin Özeti : … Büyükşehir Belediyesinde 17 yıl Sandığa tabi iştirakçi olarak görev yaptıktan sonra istifaen görevinden ayrılan ve daha sonra isteğe bağlı olarak Sandıkla ilgilendirilen davacının Sandıkla ilgisinin kesilmesine ilişkin işlemin iptali ile işlem nedeniyle ödenmeyen emekli ikramiyesinin yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda, … İdare Mahkemesince, 5434 sayılı Kanunun geçici 218. maddesinde, T.C. Emekli Sandığı iştirakçisi iken Sandıkla ilişkisi kesilmiş olanlardan, 12. madde uyarınca isteğe bağlı iştirakçi olmak isteyenlerin, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde yazılı olarak Sandığa başvurmaları gerektiğinin hükme bağlandığı, davacının Emekli Sandığına tabi 17 yıl görev yaptıktan sonra 3.11.1992 tarihinde istifaen görevinden ayrılarak SSK’ya tabi olarak çalışmaya başladığı, daha sonra Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından 1.6.2003 tarihinde yaşlılık aylığı bağlandığı, 22.9.2004 tarihinde yeniden sigortaya tabi çalışmaya başlaması nedeniyle ödenen aylığın kesildiği, 30.10.2004 tarihinde sigortalı işinden ayrılan ve Sandıkla ilgilendirilmesi istemiyle 11.11.2004 tarihli dilekçe yapılan başvuru üzerine 5434 sayılı Yasanın geçici 218. maddesi uyarınca isteğe bağlı iştirakçi olarak ilgilendirilen davacının, emeklilik talebi üzerine yeniden yapılan değerlendirmede, Sosyal Sigortalar Kurumundan yaşlılık aylığı bağlanması nedeniyle daha önce kurulan Sandıkla ilgisinin iptal edildiği, 5434 sayılı Kanunun 12. maddesinde yer alan “diğer sosyal güvenlik kurumlarından veya sandıktan kendi çalışmasından dolayı aylık bağlanmış olanların isteğe bağlı iştirakçi olamayacakları şeklindeki hükmün, isteğe bağlı iştirakçi olmak için yapılan başvuru esnasında herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almıyor olmak şeklinde yorumlanması gerektiğinden, sigortalı olarak çalışmakta iken bu görevinden ayrılarak Emekli Sandığı ile isteğe bağlı iştirakçi olarak ilgilendirilme istemiyle yapılan başvurunun kabulü gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen … gün ve E:…, K:… sayılı kararın, davalı idare vekili tarafından hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz edilen mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun 12. maddesine 5234 sayılı Kanunun 3. maddesi ile eklenen ve işlem tarihinde yürürlükte bulunan fıkrada, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tâbi olarak en az on yıl çalıştıktan sonra, memurluktan çıkarılmış olanlar ile aynı Kanunun 96. maddesi kapsamına girenler ve anılan Kanunun 48. maddesinin (A) bendinin (5) numaralı alt bendinde aranan nitelikleri kaybedenler hariç olmak üzere herhangi bir nedenle memurluktan ayrılmış olanların memurluktan ayrıldıkları tarihten itibaren altı ay içinde yazılı olarak Sandığa başvurmaları ve emeklilik keseneği ve kurum karşılıklarını ait olduğu ay içinde Sandık hesabına yatırmaları şartıyla başvuru tarihini takip eden aybaşından itibaren Sandıkla ilgilendirilebilecekleri, Sandığın diğer iştirakçilerinin de 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tâbi olanlar ile aynı esaslar çerçevesinde bu uygulamadan yararlanabilecekleri, bu şekilde Sandıkla ilgilendirilenlerin bu Kanunun uygulanmasında isteğe bağlı iştirakçi olarak kabul edileceği, bunlardan toplu ya da fasılalı olarak toplam altı aydan daha fazla süreye ilişkin emekli kesenekleri ile kurum karşılıklarını süresinde ödemeyenlerin isteğe bağlı iştirakçiliklerinin sona ereceği, Sandıkla ilişkilendirilme isteğinden vazgeçtiğini yazılı olarak Sandığa bildirenlerin de isteğe bağlı iştirakçiliklerine başvuru tarihini takip eden ay başından itibaren son verileceği, diğer sosyal güvenlik kurumları ile zorunlu olarak ilgilendirilmelerini gerektirir görevlerde çalışmakta olan ya da çalışmaya başlayanlar ile diğer sosyal güvenlik kurumlarından veya Sandıktan kendi çalışmasından dolayı aylık bağlanmış olanların isteğe bağlı iştirakçi olamayacakları, bunlardan diğer sosyal güvenlik kurumlarına tâbi olarak çalışmaya başlayıp bu görevleri sona erenlerin de altı ay içinde yazılı olarak isteğe bağlı iştirakçi olmak üzere başvuruda bulunabilecekleri kurala bağlanmış, aynı Kanunun geçici 218. maddesinde ise, T.C. Emekli Sandığı iştirakçisi iken Sandıkla ilişkisi kesilmiş olanlardan, 12. madde uyarınca isteğe bağlı iştirakçi olabileceklerin, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde yazılı olarak Sandığa başvurmaları halinde aynı esaslar dahilinde isteğe bağlı iştirakçi olabilecekleri belirtilmiştir.
Aktarılan Kanun hükümlerinin değerlendirilmesinden, en az 10 yıl 657 sayılı Yasaya tabi memur olarak görev yapmış olanlardan, herhangi bir nedenle memurluktan ayrılmış olanların, memurluktan ayrıldıkları tarihten itibaren, diğer sosyal güvenlik kurumları ile zorunlu olarak ilgilendirilmelerini gerektirir görevlerde çalışmakta olan ya da çalışmaya başlayanlardan bu görevleri sona erenlerin de görevin sona ermesinden itibaren, altı ay içinde yazılı olarak Sandığa başvurmaları ve emeklilik keseneği ve kurum karşılıklarını ait olduğu ay içinde Sandık hesabına yatırmaları şartıyla isteğe bağlı iştirakçi olabilecekleri, diğer sosyal güvenlik kurumlarından veya Sandıktan kendi çalışmasından dolayı aylık bağlanmış olanların ise, isteğe bağlı iştirakçilik hakkından yararlanamayacakları sonucuna ulaşılmaktadır.
Dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan mülga 506 sayılı Kanunun “Yaşlılık Aylığı Alanların Yeniden Çalışmaları” başlıklı 63. maddesinde, a)bu Kanuna göre yaşlılık aylığı almakta iken, sigortalı olarak çalışmaya başlayanların yaşlılık aylıklarının çalışmaya başladıkları tarihte kesileceği, yaşlılık aylıkları kesilenlerden yeniden çalıştıkları süre zarfında 78. maddeye göre prime esas kazançları üzerinden 73. madde gereğince prim alınacağı, yaşlılık aylıkları kesilenlerden işten ayrılarak yaşlılık aylığı verilmesi için yazılı talepte bulunan sigortalıya yaşlılık aylığının, yeniden hesaplanarak talep tarihini takip eden aybaşından başlanarak ödeneceği, b) bu Kanuna göre yaşlılık aylığı almakta iken sigortalı olarak bir işte çalışmaya başlayanların yazılı talepte bulunmaları halinde yaşlılık aylıklarının ödenmesine devam olunacağı, yaşlılık aylığı almakta iken sigortalı bir işte çalışanların geçindirmekle yükümlü oldukları eş ve çocuklarına, ana ve babalarına tanınan sosyal sigorta haklarından aynen yararlanacakları kurala bağlanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, davacının, … Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığında Emekli Sandığına tabi şef unvanı ile 17 yıl çalıştıktan sonra istifaen görevinden ayrılarak Sosyal Sigortalar Kurumuna tabi olarak çalışmaya başladığı, 2829 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca hizmetleri birleştirilen davacıya 01.06.2003 tarihinde SSK’dan yaşlılık aylığı bağlandığı, 22.09.2004 tarihinde sigortalı olarak yeniden çalışmaya başlaması üzerine aylığı kesilen davacının talebi üzerine, 5434 sayılı Yasanın geçici 218. maddesi uyarınca, Sandıkla isteğe bağlı iştirakçi olarak ilgilendirildiği, 07.12.2004 tarihinde emeklilik talebinde bulunan davacının durumu ile ilgili olarak Maliye Bakanlığından görüş istenildiği, cevaben gelen yazıda, “herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan kendi çalışmalarından dolayı aylık almakta olanların yanı sıra, herhangi bir nedenle bağlanmış olan aylığı kesilenlerin de Sandıkla iştirakçi olarak ilgilendirilmelerinin mümkün olmadığının bildirilmesi üzerine, davalı idarece, davacının Sandıkla isteğe bağlı iştirakçi olarak kurulan ilgisinin iptal edildiği ve yersiz yatırılmış olan emeklilik keseneği ve kurum karşılık tutarının talebi halinde iade edileceğinin bildirilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Buna göre, herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan kendi çalışmasından dolayı aylık bağlanmamış olan kişiler istisna tutulmak suretiyle, 5434 sayılı Kanunun 5234 sayılı Yasa ile değişik 12. ve geçici 218. maddesinde yer verilen şartları taşıyan ilgililere, sosyal güvenlik yönünden Emekli Sandığı ile isteğe bağlı iştirakçi olarak ilgilendirilme hakkı verildiği, Sandığa tabi olarak görev yaptıktan sonra Sosyal Sigortalar Kurumuna tabi olarak çalışan ve bu çalışmalarından dolayı 2829 sayılı Yasanın 8. maddesi uyarınca hizmetleri birleştirilmek suretiyle Sosyal Sigortalar Kurumundan 01.06.2003 tarihinde yaşlılık aylığı bağlanan ve daha sonra yeniden sigortalı işe başlaması nedeniyle aylığı kesilen davacının, mülga 506 sayılı Kanunun yukarıda yer verilen 63. madde hükmünden de açıkça anlaşılacağı üzere, yaşlılık aylığı almakta iken yeniden sigortalı olarak işe başlayıp da aylığı kesilenlerin, “Sosyal Sigortalar Kurumundan yaşlılık aylığı bağlanmış” biri konumundan çıkmış olarak değerlendirilemeyeceği açıktır.
Bu durumda, hizmetleri birleştirilmek suretiyle Sosyal Sigortalar Kurumundan yaşlılık aylığı bağlanan ve daha sonra yeniden sigortalı olarak çalışmaya başladıktan sonra aylıkları kesilen davacı, Sosyal Sigortalar Kurumundan aylık bağlanmış kişi durumunda bulunduğundan, 5434 sayılı Yasanın 12. maddesinde yer alan “diğer sosyal güvenlik kurumlarından veya Sandıktan kendi çalışmasından dolayı aylık bağlanmış olanlar isteğe bağlı iştirakçi olamazlar” şeklindeki amir hüküm gereğince isteğe bağlı Sandık iştirakçisi olması mümkün olmayan davacının Sandıkla kurulan ilgisinin açık hataya dayalı idari işlemlerin her zaman geri alınabileceğine ilişkin Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu’nun 22.12.1973 günlü, E:1968/8, K:1973/14 sayılı kararı uyarınca iptal edilmesine ilişkin davalı idare işleminde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle; temyiz isteminin kabulü ile … İdare Mahkemesinin … tarihli ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen Mahkemeye gönderilmesine, 01.06.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi.