Danıştay Kararı 11. Daire 2006/1985 E. 2007/5198 K. 15.05.2007 T.

11. Daire         2006/1985 E.  ,  2007/5198 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No : 2006/1985
Karar No: 2007/5198

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : …
Karşı Taraf (Davacı) : …
Vekili : …
İsteğin Özeti : Dava, 1.5.2003 tarihinde … İli ve çevresinde meydana gelen depremde konutu ağır hasarlı olarak tespit edilen davacı tarafından, konutunun 7269 sayılı Yasanın 13. ve 14. maddeleri uyarınca yıktırılması yolundaki … Valiliği Bayındırlık İl Müdürlüğü işleminin; daha önce yapılan bildirim sonucunda hasarlı konutunu yeniden inşa ederek tehlikeyi giderdiği ve oturmaya elverişli hale getirdiği ileri sürülerek iptali istemiyle açılmıştır. … Mahkemesi … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; 7269 sayılı Yasanın 13. maddesinde, afete uğrayan bölgede gördüğü hasar bakımından yıktırılması gereken binalar hakkında, hasar tespit raporlarının dışında, hasarlı binanın yıktırılması gerektiğine dair o il ve ilçenin en büyük mülki amirine ayrı bir rapor verileceği ve bu makamlarca böyle binaların derhal boşaltılacağı hükmünün yer aldığı, dava konusu işlem ile davacı üzerinde kesin ve yürütülebilir bir etki doğuracak nitelikte yıkım işlemlerine başlandığına ilişkin bir bildiri yapılmasına rağmen 7269 sayılı Yasanın 13. maddesinde belirtilen usule uygun olarak yıkıma ilişkin düzenlenen ve en büyük mülkiye amirine sunulan ayrı bir rapor ile mahallin en büyük mülkiye amirinin emri bulunmadığı gerekçesiyle hukuka ve mevzuata aykırı dava konusu işlemin iptaline karar vermiştir. Davalı idare tarafından, mahkeme kararının usul ve yasa hükümlerine aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : Davacıya ait yapının yıktırılması için yıkıma uygun hale getirilmesi gerektiği yolunda tesis edilen işlemi iptal eden İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısiyle Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair 7269 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin (a) bendinin birinci paragrafında, yapılacak işlemlere esas olmak üzere İmar ve İskan Bakanlığınca kurulacak fen kurulları tarafından, afetin meydana geldiği arazinin durumu ile bütün yapılar ve kamu tesislerinin incelenerek hasar tesbit raporu düzenleneceği, aynı maddenin 574 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile değişik üçüncü paragrafında, arazinin tehlikeli durumu ve binaların gördüğü hasar bakımından yıktırılması ve boşaltılması gerekenler hakkında o il ve ilçenin en büyük mülkiye amirine ayrı bir rapor verileceği, bu makamlarca böyle binaların derhal boşalttırılacağı, yıkılması gerekenler için en çok 3 gün süre verilerek tehlikenin giderilmesinin sahiplerine bildirileceği, … mal sahibi veya vekilinin bu bildiriye karşı 3 gün içinde yetkili idare kurullarına itiraz edebileceği,idare kurullarınca bu itirazın en geç 3 gün içinde incelenip karara bağlanacağı,süresinde itiraz olunmayan,yahut itiraz olunup da idare kurullarınca yıkılması onaylanan binaların mal sahibince yıkılmadığı takdirde.mahallin en büyük mülkiye amirinin emri ile yıktırılacağı yolunda hüküm öngörülmüştür.
Olayda, … İli ve civarında 1.5.2005 tarihinde meydana gelen deprem sonucu davacıya ait yapının idarece ağır hasarlı olarak tesbit edildiği ve bu tesbit üzerine yapılan başvuru nedeniyle hak sahibi kabul edildiği,ancak hasar durumu ağır hasarlı olarak kesinleşen yapının sahibince yıkılmamış olması nedeniyle yıkımının gerçekleştirilmesi için yıkıma uygun hale getirilmesi yolunda dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşıldığından,dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Öte yandan,depremde ağır hasar gören ve bu işleme karşı itiraz edilmeyerek kesinleşen yapının yıktırılması zorunlu olup,ortada işlemin iptalini gerektirir nitelikte bir sebebin varlığından sözetme olanağı da bulunmamaktadır.
Belirtilen nedenlerden dolayı temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, ağır hasarlı konutların 7269 sayılı Kanun hükümleri uyarınca yıktırılması yolundaki … Valiliği Bayındırlık ve İskan İl Müdürlüğü işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanunun 13. maddesinin (a) fıkrasında, Yapılacak işlemlere esas olmak üzere İmar ve İskan Bakanlığınca kurulacak fen kurulları tarafından, afetin meydana geldiği arazinin durumu ile bütün yapılar ve kamu tesisleri incelenerek, hasar tespit raporu düzenleneceği, arazinin tehlikeli durumu ve binaların gördüğü hasar bakımından yıktırılması ve boşaltılması gerekenler hakkında, o il ve ilçenin en büyük mülkiye amirine ayrı bir rapor verileceği, bu makamlarca böyle binaların derhal boşaltılacağı, yıkılması gerekenler için en çok 3 gün süre verilerek tehlikenin giderilmesinin sahiplerine bildirileceği, mahallinde sahibi bulunmadığı takdirde durumun mahalli vasıtalarla ilan edilmek suretiyle, bildirinin yapılmış sayılacağı, mal sahibi veya vekilinin, bu bildiriye karşı 3 gün içinde yetkili idare kurullarına itiraz edebileceği, İdare kurullarının bu itirazı en geç 3 gün içinde inceleyip karara bağlayarak süresinde itiraz olunmayan yahut itiraz olunup da idare kurullarınca yıkılması onaylanan binaları mal sahibi yıkmadığı taktirde bu binalara el konularak yıkma parası yıkıntıdan elde edilecek malzeme bedelinden ödenmek üzere, mahallin en büyük mülki amirinin emri ile yıktırılacağı hükmüne yer verilmiştir.
Anılan düzenleme ile ağır hasarlı yapılar bakımından, kişilerin can ve mal güvenliğinin sağlanması amaçlanmış ve hasar tespit raporları sonrasında hak sahipliği işlemleri yapılmadan önce bu durumda olan binaların derhal boşalttırılması ve yıkım içinde 3 gün süre verilmek suretiyle çevre için tehlike oluşturan yapılardan kişilerin zarar görmesi önlemek istenmiştir. Yıkım ve boşaltma işlemleri için ayrı bir rapor verilmesi işin aciliyetinden kaynaklanmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, 1.5.2003 tarihinde … İli ve çevresinde meydana gelen deprem nedeniyle davacının sahip olduğu konutta ağır hasar oluştuğunun tespit edildiği, davacının hasar tespitine karşı bir itirazının olmadığı, aksine bu hasar tespitine bağlı olarak hak sahibi kabul edilmek için talep ve taahhütname verdiği, mahalli hak sahipliği inceleme komisyonu kararı ile hak sahibi kabul edildiği ve kalıcı konutunu teslim aldığı, deprem tarihinden kısa bir süre sonra mahalline gönderilen yazı ile ağır hasarlı konutların yıkımı için bildiri yapıldığı, daha sonra 2005 yılında yıkım firmasına teslim edilen ağır hasarlı konutların boşaltılarak yıkımlarının yapılması için gerekli güvenlik önlemlerinin alınması amacıyla tesis edilen işlemin davacıya tebliği üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Görüleceği üzere, binaların gördüğü ağır hasarlar nedeniyle deprem tarihinden sonra ağır hasarlı olarak tespit edilen konutların yıkımı için mahalline bildirilen işlemin devamı niteliğinde olan dava konusu işlemde, kesinleşen ağır hasar tespitlerine bağlı ve bu tespitlerin doğal bir sonucu olarak ağır hasarlı binaların yıktırılmasının gerekliliği karşısında, hukuka ve mevzuata aykırı bir yön bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, davacı tarafından daha önce yapılan bildirim sonucunda hasarlı konutunu yeniden inşa ederek tehlikeyi giderdiği ve oturmaya elverişli hale getirdiği iddia edilmekte ise de; Bingöl İli ve çevresinin 1. derece deprem kuşağında bulunması ayrıca heyelana maruz bölge olması ve konut yapılan yerin Bayındırlık ve İskan Bakanlığının 30.11.1982 gün ve … sayılı olur ile iskana yasak bölge ilan edilmesi nedeniyle bu iddiaya itibar edilmesi mümkün değildir.
Bu durumda, kesinleşen ağır hasar tespitine bağlı olarak tesis olunan yıkım işleminde mevzuata aykırılık bulunmadığından, anılan işlemin iptali yolundaki temziye konu mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile … Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine 15.5.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.