Danıştay Kararı 11. Daire 2002/1132 E. 2005/1079 K. 08.03.2005 T.

11. Daire         2002/1132 E.  ,  2005/1079 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No : 2002/1132
Karar No : 2005/1079

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalılar) : …
Karşı Taraf (Davacı) : …
Vekili :…
İsteğin Özeti : Dava, … ilçe milli eğitim şube müdürlüğünü tedviren yürütmek üzere görevlendirilen davacıya özel hizmet tazminatı ödenmemesine ilşkin işlemin iptali ve parasal haklarının yasal faiziyle birlikte tazmini istemiyle açılmıştır. … İdare Mahkemesi … gün ve E: … , K: … sayılı kararı ile; 657 sayılı Kanunun 86. maddesinde tedviren görevlendirmeye ilişkin bir düzenleme bulunmamakla birlikte, 99 seri Nolu Genel Tebliğ uyarınca tedviren görevlendirilen davacının, Anayasanın “angarya” yasağı yolundaki 18. maddesi hükmü gereğince fiilen yürüttüğü görev karşılığı bir tazminata hak kazanacağının anlaşıldığı, bu durumda, boşalan ilçe milli eğitim müdürlüğüne vekalet eden davacıya yukarıda belirtilen mevzuat dahilinde vekalet aylığı tutarında meblağın tazminat olarak ödenmesinin hukuka uygun olacağı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, yoksun kalınan parasal hakların dava tarihinden geriye doğru 120 günü geçmemek üzere ilk uygulama tarihi olan 15.5.2001 tarihinden itibaren tazminine fazlaya ilişkin kısmın süreden reddine karar vermiştir. Davalı idare tarafından, mahkeme kararının; mevzuata aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 86. maddesinin birinci fıkrasında, memurların kanuni izin, geçici görev, disiplin cezası uygulaması veya görevden uzaklaştırma nedenleriyle işlerinden geçici olarak ayrılmaları halinde, yerlerine kurum içinden veya diğer kurumlardan veya açıktan vekil atanabileceği, dördüncü fıkrada aynı kurumdan birinci fıkrada sayılan ayrılmalar dolayısıyla atanan vekil memurlara, vekalet görevinin 3 aydan fazla devam eden süresi için vekalet aylığı ödeneceği, altıncı fıkrasında ise boş kadroya vekalet durumu düzenlenmiş ve boş kadrolara ait görevlerin lüzum görüldüğü takdirde memurlara ücretsiz olarak vekaleten gördürülebileceği hükmü yer almıştır.
Anılan yasanın mülga 213. maddesinden sonra gelen ek maddesi, 631 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 152. madde olarak “zam ve tazminatlar” başlığıyla kanunda yer almış olup anılan kanun maddesine istinaden hazırlanan ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve aynı Kanunun Ek Geçici 9. maddesi kapsamına giren kurumlardan aylık alanlara ne miktarda zam ve tazminat verileceğine ilişkin 19.1.1998 tarihli ve 98/10548 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının,karara ekli I, II ve III sayılı cetvellerdeki ortak hükümleri düzenleyen 6. maddesinin (H/b) bendinde, kurumlarınca bir göreve kurum içinden veya diğer kurumlardan vekalet ettirilenlere, bu kararnamede asli kadroları için öngörülen zam ve tazminatlarının toplamı ile vekalet ettikleri kadro için öngörülen zam ve tazminatların toplamının net tutarları mukayese edilerek fazla olanı; 657 sayılı Kanunun 175. maddesindeki oranlar dikkate alınmaksızın, vekalet görevine başlanıldığı tarihten itibaren ve bu görevin fiilen yapıldığı sürece ödeneceği, ancak bu ödemenin yapılabilmesi için vekalet eden personelin 99 Seri No’lu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliğinde açıklandığı üzere asilde aranan şartlara haiz olması gerektiği belirtilmiştir
657 sayılı yasaya göre devlet ve diğer kamu tüzel kişilerince genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sürekli görevlerin kanunda öngörülen nitelikleri taşıyanlar arasından atanacak memurlar eliyle yürütülmesi esas olmakla beraber bu görevlerin koşulları kanunda gösterilmiş olan “vekalet,ikinci görev ve geçici süreli görevlendirme” şeklinde de yürütülmesi mümkün olup, bu görevlendirmelerin dışında kanunda ayrıca “tedviren” görevlendirme şekli bulunmamaktadır.
Olayda davacının 6.3.1998 tarihli bakanlık oluru ile ilçe milli eğitim şube müdürlüğü görevini yürütmekle görevlendirildiği, davacının 1. derecenin 4. kademesinde bulunduğu, yüksek okul mezunu olan davacının asilde aranan koşulları taşıdığı ancak görevlendirme şeklinin söz konusu olur yazısında belirtilmediği anlaşılmaktadır.
Bu durumda; mahkemece davacının görevlendirme şekli davalı idareden sorularak, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 86.maddesinin altıncı fıkrası uyarınca boş kadroya vekalet ettiğinin saptanması halinde davacının talep ettiği özel hizmet tazminatına ( 98/10548 sayılı B.K.K nda öngörülen) başvuru tarihinden itibaren hükmedilmesi gerekirken, bu araştırma yapılmadan davacının istemini vekalet aylığı şeklinde değerlendirip olayda maddi değerlendirme hatası yapmak suretiyle işlemin iptali ve tazminat isteminin kısmen kabulü yolunda verilen eksik incelemeye dayalı mahkeme kararında hukuka uyarlık görülmemiştir
Açıklanan nedenle mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 86. maddesinin birinci fıkrasında, memurların kanuni izin, geçici görev, disiplin cezası uygulaması veya görevden uzaklaştırma nedenleriyle işlerinden geçici olarak ayrılmaları halinde, yerlerine kurum içinden veya diğer kurumlardan veya açıktan vekil atanabileceği, dördüncü fıkrasında ise, aynı kurumdan birinci fıkrada sayılan ayrılmalar dolayısıyla atanan vekil memurlara, vekalet görevinin 3 aydan fazla devam eden süresi için vekalet aylığı ödeneceği, altıncı fıkrasında da boş kadroya vekalet durumu düzenlenmiş ve boş kadrolara ait görevlerin lüzum görüldüğü takdirde memurlara ücretsiz olarak vekaleten gördürülebileceği belirtildikten sonra anılan Yasanın 174. maddesinde, vekalet aylıklarının ödenebilmesi için görevin fiilen yapılmasının zorunlu olduğu hükmü yer almış, aynı Kanunun 175. maddesine 631 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile eklenen ikinci fıkrada, vekalet aylığı ödenebilmesi için vekilin asilde aranan şartları taşımasının zorunlu olduğu hükme bağlanmış bulunmaktadır.
Anılan Kanunun, mülga 213. maddesinden sonra gelen ek maddesi, 631 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 152. madde olarak “zam ve tazminatlar” başlığıyla kanunda yer almış olup anılan kanun maddesine istinaden hazırlanan ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve aynı Kanunun Ek Geçici 9. maddesi kapsamına giren kurumlardan aylık alanlara ne miktarda zam ve tazminat verileceğine ilişkin 19.1.1998 tarihli ve 98/10548 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının, karara ekli (I), (II) ve (III) sayılı cetvellerdeki ortak hükümleri düzenleyen 6. maddesinin (H/b) bendinde, kurumlarınca bir göreve kurum içinden veya diğer kurumlardan vekalet ettirilenlere, bu kararnamede asli kadroları için öngörülen zam ve tazminatlarının toplamı ile vekalet ettikleri kadro için öngörülen zam ve tazminatların toplamının net tutarları mukayese edilerek fazla olanı; 657 sayılı Kanunun 175. maddesindeki oranlar dikkate alınmaksızın, vekalet görevine başlanıldığı tarihten itibaren ve bu görevin fiilen yapıldığı sürece ödeneceği, ancak bu ödemenin yapılabilmesi için vekalet eden personelin 99 seri No’lu Devlet Memurları Kanunu Genel Tebliğinde açıklandığı üzere asilde aranan şartlara haiz olması gerektiği belirtilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, … Şehit Cemil ilköğretim Okulu öğretmeni olan davacının 6.3.1998 tarihli Bakanlık oluru ile “tedviren” ilçe milli eğitim müdürlüğü görevini yürütmekle görevlendirildiği, 13.3.1998 tarihinde ilçe milli eğitim müdürlüğü görevine başlayan davacının 19.1.1998 tarihli ve 98/10548 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına göre vekaleten yürüttüğü görev için özel hizmet tazminatı ödenmesi yolundaki başvurusunun, tedviren görevlendirmelerde herhangi bir ödeme yapılamayacağı gerekçesiyle reddedildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda; 657 sayılı yasanın 86. maddesi uyarınca ancak, vekaleten görevlendirilenlere asilde aranan koşulları taşıması halinde, yukarda anılan Bakanlar Kurulu Kararında öngörülen özel hizmet tazminatı ödenmesi mümkün olup, ilçe milli eğitim müdürlüğünü yürütmek üzere görevlendirilen davacının, “tedviren” görevlendirme şekline karşı dava açmadığı dikkate alındığında, bu görevlendirme nedeniyle özel hizmet tazminatı ödenmesine hukuken olanak bulunmadığından, olayda maddi değerlendirme hatası yapmak suretiyle dava konusu işlemi iptal eden ve davacıya vekalet aylığı tutarında kısmen tazminata hükmeden mahkeme kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenle temyiz isteminin kabulü ile … İdare Mahkemesinin … gün ve E:… , K:… sayılı kararının bozulmasına yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine 8.3.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi.