Danıştay Kararı 11. Daire 2001/4673 E. 2004/4434 K. 08.11.2004 T.

11. Daire         2001/4673 E.  ,  2004/4434 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No : 2001/4673
Karar No : 2004/4434

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı):T.C. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü-ANKARA
Vekili : …
Karşı Taraf (Davacı) : …
Vekili : …
İsteğin Özeti : Dava, davacı tarafından 1.7.1995 tarihinden itibaren bağlanan yetim aylıklarından dolayı faiz ödenmesi yolunda yapılan başvurunun reddine dair işlemin iptali ve süresinde ödenmeyen aylıklarına faiz uygulanmasına karar verilmesi istemiyle açılmıştır. … İdare Mahkemesi … gün ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dosyanın incelenmesinden, davalı idarece, 3.7.2000 günlü işlemle davacıya 1.7.1995 tarihinden itibaren yetim aylığı bağlandığı ve işlem tarihine kadar birikmiş olan yetim aylıklarının ödendiği, davacının 8.8.2000 tarihli dilekçe ile davalı idareye başvurarak kendisine ödeme tarihinden geriye doğru beş yıl için faiz ödenmesini istediği, yaptığı başvurunun dava konusu işlemle reddedilmesi üzerine bakılan davanın açıldığının anlaşıldığı, davalı idarece, 5434 sayılı Kanunda ilgililere alacaklarından dolayı yasal faiz ödeneceğine dair bir hükmün yer almadığı ileri sürülmüş ise de, geriye dönük bir hakkın telafisi sırasında usulüne uygun olarak talepte bulunulduğu takdirde faiz ödenmesi gerektiği, bu durumda da, davalı idarece, davacıya geç ödenen yetim aylıkları nedeniyle uğramış olduğu zarara karşılık 1.7.1995 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi gerektiğinden dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemi iptal edip, 1.7.1995 tarihinden itibaren yetim aylıklarının ödeme tarihlerine göre hesaplanacak yasal faizin davacıya ödenmesine hükmetmiştir. Davalı idare tarafından, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmiştir.
Savunmanın Özeti : Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, temyiz isteminin reddi ile kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı : …
Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
5434 sayılı Emekli Sandığı Kanununun “Dul ve Yetim Aylığı Bağlanacak Haller” başlıklı 66. maddesinin (b) fıkrasında, iştirakçilerden fiili hizmet müddetleri 10 yıl ve daha fazla olanlardan ölenlerin, ölüm tarihinde bu kanuna göre aylığa müstehak dul ve yetimlerine dul ve yetim aylıklarının bağlanacağı belirtilmiştir.
Bu hükme göre, 10 yıllık hizmeti olupta vefat eden Sandık iştirakçilerinin yetimlerine yetim aylığı bağlanabileceği, anılan süreden az hizmeti bulunanların geride kalanlarına yetim aylığı bağlanamayacağı açıktır.
Dosyanın incelenmesinden, davacının eşinden boşanması üzerine babasından dolayı yetim aylığı bağlanması istemiyle 29.5.1991 tarihinde başvuruda bulunduğu, 10 yıldan az hizmet süresinin bulunduğundan bahisle yetim aylığının bağlanmadığı, babasının 36 gün SSK’lı hizmet süresi ile askerlikte geçen (6) aylık sürenin borçlanılmak suretiyle birleştirilmesi üzerine 3.7.2000 tarih ve 209681 sayılı işlem ile davacıya 1.7.1995 tarihinden itibaren yetim aylıklarının bağlandığı, birikmiş yetim aylıkları nedeniyle 5 yıl geriye doğru yapılan toptan ödemeye faiz uygulanması yolundaki başvurunun reddi üzerine bakılan davanın açıldığı, idare mahkemesince; geriye dönük olarak yapılan toptan ödeme sırasında usulüne uygun olarak talepte bulunulduğu takdirde işbu toptan ödemeye faiz ödenmesi gerektiğinden davacıya geç ödenen yetim aylıkları nedeniyle uğramış olduğu zarara karşılık 1.7.1995 tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizin ödenmesi icap ettiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, 1.7.1995 tarihinden itibaren yetim aylıklarının ödeme tarihlerine göre hesaplanacak yasal faizin ödenmesine hükmedildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, yetim aylığı bağlanabilmesi için gereken ve 5434 sayılı Kanunun 66. maddesinin (b) fıkrasında öngörülen 10 yıllık fiili hizmet süresinin ancak; hizmet birleştirmesi ve askerlik borçlanması suretiyle tamamlanması üzerine davacıya yetim aylığı bağlandığı, dolayısıyla davalı idareye yetim aylığının geç bağlanması noktasında kusur izafe edilemeyeceği hususu gözetilmeden, dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararda hukuki isabet görülmemiştir.
Ayrıca, yukarıda özetlenen gelişme sonucu geçmiş 5 yıla yönelik olarak davalı idarece kendiliğinden birikmiş yetim aylıklarının ödenmiş olmasının, faiz tahakkuk ettirilmesini gerektirmeyeceği de açıktır.
Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüyle … İdare Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan mahkemeye gönderilmesine, 8.11.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi.