Danıştay Kararı 11. Daire 1996/580 E. 1996/3374 K. 07.10.1996 T.

11. Daire         1996/580 E.  ,  1996/3374 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No : 1996/580
Karar No : 1996/3374

Temyiz İsteminde Bulunan : … Çiçekçilik Tekstil ve Dış Tic. Ltd.Şti.
Karşı Taraf : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
İstemin Özeti : Satın alınan ödeme kaydedici cihazın süresi içinde kaydının yaptırılmadığı ileri sürülerek yükümlü şirket adına usulsüzlük cezası kesilmiştir. …. Vergi Mahkemesi … gün ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 27 seri Nolu Genel Tebliğde, ödeme kaydedici cihazları satın alan mükelleflerin, satın aldıkları cihaza ait faturanın düzenlendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde vergi dairesine müracaatla kaydettirecekleri hükmünün yer aldığı, olayda her ne kadar yükümlü şirket tarafından cihazı satan kişice durumun vergi dairesine bildirilmesi nedeniyle usulsüzlük cezası kesilemeyeceği ileri sürülmüş ise de, 3100 sayılı Kanun ve bu Kanunun verdiği yetkiye istinaden çıkarılan tebliğde alıcılara bildirim mecburiyeti yüklenildiğinden bu iddiaya itibar edilemeyeceği, bu durumda yükümlü şirketçe 31.12.1993 tarihli fatura ile satın alınan ödeme kaydedici cihazın 7.2.1994 tarihli dilekçeyle vergi dairesine bildirilmiş olması karşısında usulsüzlük fiili işlendiği anlaşıldığından kesilen cezada isabetsizlik görülmediği gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Yükümlü şirketçe, yazar kasanın sıfırlama zaptı olmadan şirket tarafından kullanılamayacağı, satıcı tarafından 6.1.1994 ve 25.1.1994 tarihli dilekçelerle durum vergi dairesine bildirildiği halde 25.1.1994 tarihinde iş yerine gelinerek sıfırlama zaptının tutulduğu, bu husus nazara alındığında 7.2.1994 tarihli başvurunun süresinde olduğu ileri sürülerek mahkeme kararının bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği yolundadır.
Danıştay Savcısı …’nun Düşüncesi : Yükümlü şirket tarafından 3l.l2.l993 tarihinde satın alınan yazar kasanın l5 günlük yasal süre içinde vergi dairesine başvurarak kullanılmak üzere gerekli işlemlerinin yaptırılmaması üzerine kesilen 5 kat usulsüzlük cezasının onanmasına ilişkin Vergi Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
Vergi Mahkemesince, herne kadar davacı cihazı satan kimsenin satışını vergi dairesine bildirmesi sebebiyle bu cezanın kesilemeyeceğini iddia etmekte ise de, kanun ve kanundan alınan yetkinin kullanımı niteliğinde olan tebliğ usulleri bu mecburiyeti alıcılara yüklediği, alıcı kurum satın aldığı cihaza ait belgeyi, vergi dairesine 7.2.l994 tarihli dilekçe ekinde vererek usulsüzlük fiilini işlemiş olduğu gerekçesiyle kesilen cezada yasalara aykırılık bulunmadığına karar vermişse de;
Dosyanın incelenmesinden 3l.l2.l993 günü satın alınan yazar kasanın yoklamaya alınması, sıfırlama zaptının tutulması için vergi dairesine müracaat edildiği, vergi dairesinin bu dilekçe üzerine hiçbir işlem yapmaması üzerine 25.l.l994 günlü ikinci bir dilekçe ile vergi dairesine başvuruda bulunulması üzerine yoklama zaptı tutulduğu, sıfırlama işlemi yapıldığı ve 7.2.l994 tarihinde yani l5 günlük yasal süre içinde gerekli bildirinin vergi dairesine yapıldığı anlaşılmaktadır. Vergi dairesince yerine getirilmesi gereken işlemlerin geciktirilmesinden dolayı yükümlüyü sorumlu tutmak mümkün olmayacağından davacı adına kesilen cezada ve bu cezanın Vergi Mahkemesince onanmasında isabet görülmemiştir.
Bu nedenle temyiz isteminin kabulü ile Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerekeceği düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’nin Düşüncesi : Eldeğiştirme suretiyle satın alınan yazar kasanın sıfırlama işlemi 25.1.1994 tarihinde yapıldığına göre, ödeme kaydedici cihazın adına kaydedilmesi için yükümlü şirket tarafından vergi dairesine yapılan 7.2.1994 tarihli başvurunun, 27 seri Nolu Genel Tebliğde öngörülen onbeş günlük süreyi aştığından söz edilemez.
Bu durumda, fatura tarihi itibarıyla başvuru süresinin aşıldığı sonucuna varılarak kesilen usulsüzlük cezasında ve cezanın onanması yolunda verilen kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüyle vergi mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, eldeğiştirme suretiyle 31.12.1993 tarihli fatura ile satın alınan ödeme kaydedici cihazın onbeş gün içinde kaydının yapılmaması nedeniyle yükümlü şirket adına kesilen usulsüzlük cezasından doğmuştur.
3100 sayılı Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında Kanunun 10. maddesinin verdiği yetkiye istinaden çıkarılan ve 11.3.1987 tarih ve 19397 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 9 seri Nolu Genel Tebliğin, “Ödeme Kaydedici Cihazların Eldeğiştirmesi” başlıklı 2. bölümünde, ödeme kaydedici cihazlarla kayıt altına alınan mali bilgilerin, silinmez ve değiştirilemez özellikte olması sebebiyle bir süre kullanıldıktan sonra eldeğiştiren, diğer bir ifade ile mali hafızalarında hasılat kayıtlı iken satışı yapılan cihazlarda yer alan bilgilerin, cihazı satan mükellefin ödeyeceği vergilerin takibi, satın alanın da kendine ait olmayan hasılattan sorumlu duruma düşmemesi bakımından satış ve işlemlerinin tekemmülünden önce ilgili vergi dairesince durumun mutlaka tespit edilmesi gerektiği, bu hususlarla ilgili olarak; ödeme kaydedici cihazı satan mükellef ve satış işlemini gerçekleştiren kurum tarafından devir ve teslimden önce ilgili vergi dairesine müracaat edilerek cihazda kayıtlı mali bilgilerin tespitinin talep edileceği, başvuruyu alan vergi dairesinin, cihazı satan mükellefin satış tarihine kadar cihaz kullanmak suretiyle elde ettiği hasılatı, tahsil olunan katma değer vergisini, son sıfırlama sayısını, en son verilen müteselsil fiş numarası ve tarihini, cihaza yapılan teknik müdahaleleri ve mali bakımdan gerekli olabilecek diğer tüm bilgileri, mali hafızadan ve gerektiğinde işletmede kalan kayıt rulolarından yararlanmak suretiyle görevlendireceği bir elemanı marifetiyle tespit ettireceği, yapılan tespitler sonucunda satışla ilgili faturada yer alan bilgilerin de dahil edileceği üç örnek tutanağın düzenleneceği, düzenleyen görevli memur, satıcı ve alıcı mükellefler tarafından imzalanan tutanağın bir örneğinin satıcının vergi dairesindeki dosyasına konulacağı, diğer ikisinden birinin satıcıda kalacağı, diğerinin ise cihazın ruhsatnamesine ekleneceği, cihazı satın alan mükellefin fatura, ruhsatname, kullanma kılavuzu, tutanak örneği ile birlikte cihazı teslim alacağı ve bağlı bulunduğu vergi dairesine müracaat ederek cihazın adına kaydının yapılmasını ve ödeme kaydedici cihazlara ait levhanın verilmesini talep edeceği belirtilmiş olup, 25.11.1990 tarih ve 20736 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 27 seri Nolu Genel Tebliğin, “Ödeme Kaydedici Cihazlara İlişkin Kayıt ve Tasdik İşlemleri” başlıklı 1. bölümünün 2. paragrafında ise, bu Tebliğin yayımından itibaren gerek mecburiyetlerinin başlaması sebebiyle, gerekse mecburiyetleri başlamadan kendi istekleri ile kullanmak üzere ödeme kaydedici cihaz alanların, alış faturasının düzenlendiği tarihten (fatura tarihi dahil) itibaren onbeş gün içerisinde bağlı bulundukları vergi dairesine bir dilekçeyle (alış faturası örneği, cihaz sicil numarası, cihazdan alınan bir fiş örneği de dahil olmak üzere gerekli belgeleri eklemek suretiyle) bildirerek kayıt ettirecekleri, ayrıca mükelleflerin kayıt işlemi ile birlikte kullanmak üzere aldıkları herbir cihaz için ayrı ayrı olmak üzere “ödeme kaydedici cihazlara ait levha”yı söz konusu süre içerisinde vergi dairesinden alarak iş yerlerinde devamlı surette görülebilecek bir yere asacakları belirtilmiş bulunmaktadır.
Yukarıda yer alan ve ödeme kaydedici cihazlarla ilgili uygulamayı düzenleyen tebliğ hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, eldeğiştirme suretiyle ödeme kaydedici cihaz satışlarında, satıcının başvurusu üzerine tebliğde öngörülen işlemlerin vergi idaresince yapılarak üç örnek tutanak düzenleneceği, tutanak örneklerinden birinin ruhsatnameye ekleneceği, alıcının da bu işlemleri müteakip fatura, ruhsatname, kullanma kılavuzu, tutanak örneği ile birlikte cihazı teslim alacağı ve bağlı bulunduğu vergi dairesine cihazın adına kaydedilmesi ve ödeme kaydedici cihazlara ait levhanın verilmesi için onbeş gün içinde başvuruda bulunması gerektiği sonucuna ulaşılmaktadır.
Olayda ise, 31.12.1993 tarihli faturayla …’e ait ödeme kaydedici cihazın yükümlü şirkete satıldığı, adı geçen kişi tarafından gerekli işlemlerin yapılması için 6.1.1994 ve 25.1.1994 tarihli dilekçelerle başvuruda bulunulduğu halde yoklama memurlarınca ancak 25.1.1994 tarihinde tebliğde öngörülen işlemlerin yapılması nedeniyle, yükümlü şirketin de 7.2.1994 tarihli dilekçeyle ödeme kaydedici cihaz kullanmak için vergi dairesine başvurduğu ve 8.2.1994 tarihinden itibaren de ödeme kaydedici cihazı kullanmaya başladığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, yükümlü şirket tarafından ödeme kaydedici cihazın eldeğiştirmesi nedeniyle 9 seri Nolu Genel Tebliğde belirtilen işlemlerin tamamlanmasını (25.1.1994) müteakip, cihazın kayıt işleminin yapılması için 7.2.1994 tarihinde vergi dairesine başvurulmuş olması karşısında, 27 seri Nolu Genel Tebliğde öngörülen onbeş günlük başvuru süresinin aşıldığından söz edilemeyeceğinden, fatura tarihi itibarıyla başvuru süresinin aşıldığı sonucuna varılarak kesilen usulsüzlük cezasında ve bu cezanın onanması yolunda vergi mahkemesince verilen kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüyle, … Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına 7.10.1996 gününde oybirliği ile karar verildi.