Danıştay Kararı 11. Daire 1996/4435 E. 1997/2800 K. 16.09.1997 T.

11. Daire         1996/4435 E.  ,  1997/2800 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONBİRİNCİ DAİRE
Esas No : 1996/4435
Karar No : 1997/2800

Temyiz İsteminde Bulunan Taraflar :
1- … Vergi Dairesi Müdürlüğü
2- … ve Ortakları
Vekili :Av. …
İstemin Özeti : 3065 sayılı Yasanın geçici 8. maddesine göre katma değer vergisinden istisna olan işlemler nedeniyle yüklenilen katma değer vergisininin indirim konusu yapılamayacağı ileri sürülerek yükümlü adi ortaklık adına 1991/Eylül dönemi için kaçakçılık cezalı katma değer vergisi tarhedilmiştir. …. Vergi Mahkemesi … gün ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 3065 sayılı Yasanın 30/a maddesinde, vergiden istisna edilen veya vergiye tabi olmayan malların teslimi ve hizmet ifası ile ilgili alış vesikalarında gösterilen veya bu hizmetlerin maliyetleri içinde yer alan katma değer vergisinin mükelleflerin vergiye tabi işlemleri üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden indirilemeyeceği, aynı Yasanın geçici 8. maddesinde ise konut yapı kooperatiflerine yapılan inşaat taahhüt işlerinin 31.12.1995 tarihine kadar katma değer vergisinden istisna olduğu hükmünün yer aldığı, olayda yapı kooperatifine inşaat taahhüt işi nedeniyle yüklenilen katma değer vergisinin indirim konusu yapılmasının yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle tarhedilen katma değer vergisini onamış, kesilen kaçakçılık cezasını ise matrah farkının yükümlünün defter kayıtlarından saptandığı, vergi kaçırma kastıyla hareket edilmediğinden bahisle kusur cezasına çevirmiştir. Vergi dairesi müdürlüğü inceleme raporuna istinaden yapılan kaçakçılık cezalı tarhiyatın aynen onanması gerektiğini, yükümlü vekili ise düzenlenen sözleşme gereği 20.8.1991 tarihinden – 28.8.1992 tarihine kadar yapı kooperatifinden katma değer vergisi tahsil edildiği için, indirim hakkının doğduğunu, olayda yanılma halinin olması nedeniyle ceza kesilemeyeceğini tarhiyatın yasaya aykırı olduğu ileri sürerek, mahkeme kararının bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Taraflar, karşı taraf iddialarının reddi gerektiğini savunmaktadır.
Danıştay Savcısı …’un Düşüncesi : Temyiz dilekçelerinde öne sürülen hususlar, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 49. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen nedenlerden hiçbirisine uymayıp vergi mahkemesince verilen kararın dayandığı hukuki ve yasal nedenler karşısında, anılan kararın bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemektedir.
Açıklanan nedenle taraflar temyiz istemlerinin reddi ile vergi mahkemesi kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
Tetkik Hakimi …’nin Düşüncesi : Temyiz dilekçelerinde ileri sürülen iddialar, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerine uymadığından, taraflar temyiz isteminin reddi ile kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Onbirinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Temyiz dilekçelerinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir.
Bu nedenle taraflar temyiz istemlerinin reddine, …. Vergi Mahkemesinin … gün ve E:…, K:… sayılı kararının onanmasına, … lira karar harcının temyiz isteminde bulunan yükümlüden alınmasına 16.9.1997 gününde oybirliği ile karar verildi.