Danıştay Kararı 10. Daire 2023/367 E. 2023/849 K. 28.02.2023 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2023/367 E.  ,  2023/849 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2023/367
Karar No : 2023/849

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- … Valiliği
2- … Kaymakamlığı
VEKİLLERİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Fiziksel tıp ve rehabilitasyon uzmanı olan davacı tarafından, İstanbul ili, Kadıköy ilçesi, … Mahallesi, … Caddesi, … Apartmanı, No:…, K:…, D:…, Oda:… adresinde faaliyet göstermek üzere adına düzenlenen … tarih ve … sayılı muayenehane uygunluk belgesinin arka yüzünde bulunan “…Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı yazısı çerçevesinde müessese kapsamına giren faaliyetlerde bulunmamak ve yalnızca hekimlik mesleğini icra etmek koşulu ile uygunluk belgesi düzenlendiğine ilişkin açıklamadır.” şeklindeki şerhin kaldırılması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin İstanbul Valiliği İl Sağlık Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının muayenehane uygunluk belgesine düşülen şerhin hangi Kanun, Yönetmelik ve mevzuat hükümlerince tesis edildiğinin belli olmadığı, Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı yazısında da, Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin Ek-13 sayılı Muayenehanelerde Yapılabilecek Tıbbi İşlemler Listesinin iptali istemiyle açılan davada, Danıştay (Kapatılan) Onbeşinci Dairesinin 29/03/2018 tarih ve E:2017/3660, K:2018/3239 sayılı kararıyla listenin iptaline karar verilmiş olmasının muayenehanelerde her işlemin yapılabileceği anlamına gelmeyeceği, söz konusu şerhin genel bir uygulama olmadığı, sorumluluğun İstanbul Valiliğine ait olduğunun belirtildiği, bu durumda, davacının muayenehane uygunluk belgesine düşülen şerhin herhangi bir hukuki gerekçesinin olmadığı, davacı tarafından uygunluk belgesinin aksine işlemler tesis edildiğine ilişkin bir tespitin bulunması halinde her zaman yasal müeyyidelerin uygulanabileceği hususları birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; davacının muayenehane uygunluk belgesine düşülen şerhin verilen muayenehane uygunluk belgesinin açıklaması kapsamında olduğu, verilen muayenehane uygunluk belgesinin kapsamını ve içeriğini daraltmadığı, davacının menfaatini olumsuz yönde etkilediğine ilişkin bir hususun da davacı tarafından ortaya konulamadığı anlaşıldığından, davacıya verilen muayenehane uygunluk belgesinin arkasına düşülen şerhte ve bu şerhin kaldırılması için yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalı idarelerin istinaf başvurularının kabulüne, … İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davacı tarafından, muayenehane uygunluk belgesinin arka yüzüne düşülen şerhin kanuni dayanağının olmadığı, şerh konulmasının genel bir uygulama olmadığı, 3153 sayılı Kanun’da hangi cihazların ve işlemlerin müessese kapsamına girdiğinin düzenlenmediği, muayenehanede yapılabilecek işlemlere yönelik kanuni bir kısıtlama bulunmadığı, anılan Kanun’da hekimlerin kendi hastalarının teşhis ve tedavileri için faradizasyon, galvanizasyon, diyatermi ve sair cihazları kullanabileceklerinin açıkça düzenlendiği, tesis edilen işlemin, hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkelerine aykırı olduğu, yetki sınırlarının aşıldığı, takdir yetkisinin keyfi kullanıldığı belirtilerek temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idareler tarafından, fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanlarının 3153 sayılı Kanun gereği müessese kapsamına giren faaliyetlerde bulunmamak ve yalnızca hekimlik mesleğini icra etmek kaydıyla muayenehane açabilecekleri, muayenehanede tanı dışında seans olarak hastalara tedavi uygulanabilmesi için 3153 sayılı Kanun kapsamında müessese açılış izni alınmasının gerektiği belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin, duruşma istemi de yerinde görülmeyerek gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Dosyada mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesinden; fiziksel tıp ve rehabilitasyon uzmanı olan davacının, İstanbul ili, Kadıköy ilçesi, … Mahallesi, … Caddesi, … Apartmanı, No:…, K:…, D:…, Oda:… adresindeki muayenehanede faaliyet göstermekte olduğu, anılan muayenehaneye ait … tarih ve … sayılı muayenehane uygunluk belgesinin arka yüzünde “Açıklama: İlimiz Kadıköy İlçesi, … Mah. … Cad. … Apt. No:… K:… D:… Oda No:… adresinde muayenehane açma talebinde bulunan Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. … adına Bakanlığımız Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı yazısı çerçevesinde müessese kapsamına giren faaliyetlerde bulunmamak ve yalnızca hekimlik mesleğini icra etmek koşulu ile Uygunluk Belgesi düzenlendiğine ilişkin açıklamadır.” ibarelerinin yazılı olduğu görülmektedir.
Davacı tarafından, söz konusu muayenehane uygunluk belgesinin arka yüzünde bulunan “Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı yazısı çerçevesinde müessese kapsamına giren faaliyetlerde bulunmamak ve yalnızca hekimlik mesleğini icra etmek koşulu ile uygunluk belgesi düzenlendiğine ilişkin açıklamadır.” şeklindeki şerhin kaldırılması istemiyle 23/02/2021 tarihinde Kadıköy Kaymakamlığı İlçe Sağlık Müdürlüğüne başvuruda bulunulduğu, başvuru dilekçesinin Kadıköy Kaymakamlığı İlçe Sağlık Müdürlüğünce İstanbul Valiliği İl Sağlık Müdürüğüne iletildiği, İstanbul Valiliği İl Sağlık Müdürlüğünce de Sağlık Bakanlığının konu hakkındaki görüşünün sorulduğu, Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünce İstanbul Valiliği İl Sağlık Müdürlüğüne gönderilen … tarih ve … sayılı işlemde, söz konusu açıklamanın genel bir uygulama olmadığı, İl Sağlık Müdürlüğünün tasarrufu olduğu, şerhin kaldırılıp kaldırılmayacağının Müdürlüklerince değerlendirileceği hususlarına yer verildiği, akabinde İstanbul Valiliği İl Sağlık Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile “talebin Müdürlüklerince uygun görülmediği” belirtilerek davacının başvurusunun reddedildiği, bunun üzerine de anılan işlemlerin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:
15/02/2008 tarih ve 26788 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin “Poliklinik ve muayenehane” başlıklı 7. maddesinin 2. fıkrasında, muayenehanenin, bir tabip tarafından mesleğini serbest olarak icra etmek üzere müstakilen açılan, bu Yönetmelik ile belirlenen asgari şartları taşıyan ve bu Yönetmelikte tanımlanan tıbbi işlemlerin yapılabildiği sağlık kuruluşu olduğu belirtilmiş; “Muayenehane standardı ve açılması” başlıklı 12/D maddesinin 1. fıkrasında, muayenehanelerin, hastaların, yaşlıların ve engelli bireylerin sağlık hizmeti taleplerinin ve beklentilerinin, ulaşılabilir ve durumlarına uygun ortamlarda, hızlı, verimli ve mağdur edilmeden karşılanması amacıyla taşıyacakları şartlar belirtilmiş, muayene odası, hasta bekleme salonu, pansuman odası, bebek emzirme ve bakım odası, arşiv birimi, asansör, tuvalet alanları ile aydınlatma ve ısıtma, personel, hasta ve çalışan güvenliği ile acil setine yönelik düzenlemelere yer verilmiş; aynı maddenin 2. fıkrasında, “Muayenehane açacak uzman/tabipler EK-1/d’deki belgelerle birlikte müdürlüğe başvurur. Müdürlük, birinci fıkrada belirtilen şartları haiz olup olmadığını yerinde inceler, eksikliği bulunmayan başvuru dosyası Bakanlığa gönderilir. Bakanlık başvuru dosyasını inceler. Uygun görülen başvuru dosyası ilgili müdürlüğe gönderilir. Bu Yönetmelik şartlarını taşıyan muayenehane için uzman/tabip adına müdürlükçe örneği EK-14’te yer alan uygunluk belgesi düzenlenir.” kuralı; 4. fıkrasında, “Her hekim için birinci fıkranın (a) bendinde belirtilen şartlarda ayrı muayene odası bulunması ve uzmanlık dalının gerektirdiği şartların sağlanması kaydıyla, aynı dairede birden fazla hekim muayenehane faaliyeti gösterebilir. Bu durumda her bir hekim için ayrı uygunluk belgesi düzenlenir.” kuralı yer almış; “Muhtelif hükümler” başlıklı 38. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde, muayenehanede yapılabilecek tıbbi işlemler listesinin EK-13’te düzenlendiği belirtilmiş; Yönetmeliğin ekinde yer alan “Muayenehane Açma Başvurusunda İstenecek Belgeler” başlıklı Ek-1/d’de muayenehanenin açılacağı adresi, çalışma saatlerini ve Ek-13’te yer alan işlemlerden hangilerinin yapılacağını belirten uygunluk belgesi düzenlenmesini içeren dilekçe de başvuru belgeleri arasında sayılmıştır.
Ayrıca, Ek-13 sayılı Muayenehanede Yapılabilecek Tıbbi İşlemler Listesi ile birlikte bazı düzenlemelerin de iptali istemiyle açılan davada, Danıştay Onuncu Dairesinin 02/10/2012 tarih ve E:2010/15005, K:2012/4557 sayılı kararıyla dava konusu düzenlemelerin iptaline karar verilmiş; anılan kararın temyiz edilmesi sonrasında Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 18/12/2014 tarih ve E:2013/832, K:2014/5077 sayılı kararı ile bozulması üzerine, bu karara uyarak değerlendirme yapan Danıştay (Kapatılan) Onbeşinci Dairesince verilen 29/03/2018 tarih ve E:2017/3660, K:2018/3239 sayılı kararla, dava konusu düzenlemeler farklı bir gerekçeyle hukuka aykırı bulunarak iptal edilmiş; bu karara yönelik temyiz istemi Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 30/10/2019 tarih ve E:2018/2154, K:2019/4805 sayılı kararı ile reddedilmiş, Daire kararının Ek-13 sayılı Listenin iptaline ilişkin kısmı gerekçeli olarak, diğer kısımları ise aynen onanmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen düzenlemeler incelendiğinde, bir tabip tarafından mesleğini serbest olarak icra etmek üzere müstakilen açılan muayenehanelerin, taşıması gereken asgari şartlara Yönetmelikte yer verildiği, muayenehanelerde yapılabilecek tıbbi işlemlerin de Yönetmeliğin ekinde liste halinde sayıldığı görülmektedir.
Her ne kadar, Ek-13 sayılı Muayenehanede Yapılabilecek Tıbbi İşlemler Listesi ve bu Listeye atıfta bulunulan düzenlemeler yargı yerince iptal edilmiş ise de; anılan Yönetmelik hükümlerinin iptal edilmiş olmasının tüm işlemlerin muayenehanelerde yapılabileceği anlamını taşımadığı, sağlık hizmet sunumu, insan sağlığı ve hasta güvenliği dikkate alındığında her işlemin muayenehane şartlarında yapılamayacağı, bu bağlamda, fizikî şartları, personel mevcudu, acil müdahale imkânları kısıtlı olan muayenehane şartlarında cerrahi işlemler gibi riskli işlemler ile ekip çalışmasını gerektiren işlemlerin muayenehanelerde yapılmasının kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı olacağı açıktır.
Bununla birlikte, bakılan davada, davacı tarafından asgari şartların sağlanmasının akabinde davacı adına muayenehane uygunluk belgesi düzenlendiği, bu muayenehane uygunluk belgesi kapsamında yapılabilecek tıbbi işlemlerin neler olduğu hususunda herhangi bir ihtilaf olmadığı, yürürlükteki mevzuatta muayenehane uygunluk belgelerine açıklama/çekince eklenmesine, şartlı olarak bu belgenin verilmesine yönelik herhangi bir düzenleme bulunmadığı, ayrıca Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğünce İstanbul Valiliği İl Sağlık Müdürlüğüne gönderilen … tarih ve … sayılı işlemde belirtildiği üzere, muayenehane uygunluk belgelerine açıklama ekleme yönünde genel bir uygulamanın da bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacı adına düzenlenen muayenehane uygunluk belgesinin arkasında yer alan açıklamanın ve dolayısıyla bu açıklamanın kaldırılması istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin dava konusu işlemlerin hukuki dayanağının bulunmadığı sonucuna varıldığından, dava konusu işlemlerin iptali yolundaki İdare Mahkemesi kararına karşı davalı idareler tarafından yapılan istinaf başvurularının kabulü ile, İdare Mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddi yönünde verilen temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
Öte yandan, söz konusu açıklamada, “müessese kapsamına giren faaliyetlerde bulunmamak ve yalnızca hekimlik mesleğini icra etmek koşulu ile” uygunluk belgesi düzenlendiğinin belirtildiği, davacıya ait muayenehanede, uygunluk belgesi kapsamında olmayan uygulamaların yapıldığının, bir başka ifadeyle 3153 sayılı Kanun kapsamında bir müessese gibi hizmet verildiğinin tespiti halinde, ilgili mevzuatı çerçevesinde her zaman işlem tesis edilebileceği de açıktır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin KABULÜNE,
2. Dava konusu işlemin iptaline ilişkin … İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak davalı idareler tarafından yapılan istinaf başvurularının kabulü, İdare Mahkeme kararının kaldırılması, davanın reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan … TL yürütmenin durdurulması harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 28/02/2023 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.