Danıştay Kararı 10. Daire 2022/8893 E. 2023/339 K. 08.02.2023 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2022/8893 E.  ,  2023/339 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2022/8893
Karar No : 2023/339

DAVACILAR :1- …
2- …
VEKİLİ: Av. …

DAVALI: … Genel Müdürlüğü

DAVANIN_ÖZETİ: 18/06/2022 tarih ve 31870 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Cemaat Vakıfları Seçim Yönetmeliği’nin 5., 6., 7., 8., 10., 12., 13. ve 15. maddelerinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istenilmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: 2577 sayılı Kanunun 3. maddesine uygun bulunmayan dava dilekçesinin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 14. maddesi uyarınca hazırlanan Tetkik Hâkiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3. maddesinde, idari davaların, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılacağı, dilekçelerde, tarafların ve varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadları veya unvanları ve adreslerinin, davanın konusu ve sebepleri ile dayandığı delillerin, davaya konu olan idari işlemin yazılı bildirim tarihinin gösterileceği, ayrıca dava konusu kararın ve belgelerin asılları veya örneklerinin dava dilekçesine ekleneceği, dilekçeler ile bunlara ekli evrakın örneklerinin karşı taraf sayısından bir fazla olacağı; 5. maddesinde, her idari işlem aleyhine ayrı ayrı dava açılacağı; ancak aralarında maddi veya hukuki yönden bağlılık ya da sebep-sonuç ilişkisi bulunan birden fazla işleme karşı bir dilekçe ile de dava açılabileceği, 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde ise 3. ve 5. maddeye uygun olmayan dava dilekçesinin otuz gün içinde yeniden dava açılmak üzere reddedileceği hükmüne yer verilmiştir.
Yargılama hukukunun temel ilkelerinden biri taleple bağlılıktır. Bu ilke uyarınca mahkemelerce, iptali istenilen idari işlemle sınırlı olarak hukuka aykırılık incelemesi yapılması gerekmektedir. Dolayısıyla talebin incelemeye konu olabilecek nitelikte açık, her türlü tereddütten uzak, belirli ve somut olması gerektiği kuşkusuzdur.
İptal davalarında, iptali istenilen işlem ya da işlemlerin sayı, tarih, tebliğ tarihi belirtilmek ve menfaat bağı kurulmak suretiyle işlemin tamamının mı, yoksa belli kısımlarının mı iptalinin istenildiğinin hukuka aykırılık sebepleriyle birlikte açıkça gösterilmesi gerekmektedir.
Davacılar tarafından, Yönetmelik’in tamamının iptali istemiyle açılan dava sonucunda; Dairemizin 12/10/2022 tarih ve E:2022/5485, K:2022/4412 sayılı kararı ile Yönetmelik’in hangi kısımlarının iptalinin istenildiğinin açıkça belirtilmesi gerektiğinden dava dilekçesinin reddine karar verilmiş, yenilenen bu dava dilekçesi ile yukarıda anılan maddelerin iptali istenilmiştir.
Dava dilekçesi incelendiğinde, birçok fıkra ya da bentten oluşan maddelerin tamamının iptali isteminde bulunulduğu, açıklamalar kısmı incelendiğinde yalnızca maddenin belirli bir kısmına yönelik hukuka aykırılık iddialarına yer verildiği, ayrıca Yönetmelik’in 11. maddesine yönelik hukuka aykırılık iddialarının da açıklamalar kısmında yer aldığı; ancak dilekçenin “konu” ile “netice ve talep” kısımlarında anılan maddenin iptalinin istenilmediği dikkate alındığında; dava dilekçesinin tüm bölümlerinin birbirleriyle uyumlu olmadığı ve hukuka aykırılık iddiasıyla sınırlı olmak üzere iptal isteminde bulunulmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava konusu Yönetmelik’in hangi kısım veya kısımlarının iptalinin istenildiğinin açıkça ifade edilmesi, iptali istenilen hükümler yönünden tek tek hukuka aykırılık sebeplerinin belirtilmesi ve menfaatin ne şekilde etkilendiğinin açıklanması, istemlerin çelişkili olmaması, davanın belirtilen eksiklikler giderilmek suretiyle 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun olarak yenilenen, Danıştay Başkanlığına hitaben yazılmış açık ve anlaşılabilir bir dilekçeyle açılması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı Kanun’un 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca bu kararın tebliğ tarihinden itibaren 30 (otuz) gün içerisinde yukarıda belirtilen eksiklikler giderilmek suretiyle 3. maddeye uygun şekilde düzenlenecek dilekçe ile harç yatırılmaksızın Dairemiz nezdinde yeniden dava açmakta serbest olmak üzere DAVA DİLEKÇESİNİN REDDİNE, aynı Kanun’un 15. maddesinin 5. fıkrası hükmüne göre yeniden verilen dilekçede aynı yanlışlıklar yapıldığı takdirde davanın reddedileceğinin davacılara bildirilmesine, davanın yenilenmemesi durumunda yapılan yargılama giderlerinin davacıların üzerinde bırakılmasına ve kullanılmayan … TL yürütmeyi durdurma harcı ile posta gideri avansından artan miktarın istemi hâlinde davacılara iadesine, 08/02/2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.