Danıştay Kararı 10. Daire 2022/8785 E. 2023/99 K. 16.01.2023 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2022/8785 E.  ,  2023/99 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2022/8785
Karar No : 2023/99

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- … Kaymakamlığı
2- … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : Davacı tarafından, tarımsal desteklemelerden beş yıl süreyle men edilmesine ilişkin 08/12/2006 tarihli Korgan İlçe Tarım Müdürlüğü Tahkim Komisyonu Kararının kaldırılması istemiyle Korgan Kaymakamlığına yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin dayanağı … tarih ve … sayılı İl Tarım Müdürlüğü işleminin iptali ile yoksun kaldığı ödemelerin yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılan dava sonucunda, … İdare Mahkemesince, Danıştay Onuncu Dairesinin 10/02/2022 tarih ve E:2017/1535, K:2022/593 sayılı kararına uyularak, davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ile karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 5.500,00 TL vekalet ücretinin davalı idarelerce davacıya ödenmesi yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, eksik inceleme yapılarak hüküm kurulduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY:
Dava, davacı tarafından, tarımsal desteklemelerden beş yıl süreyle men edilmesine ilişkin 08/12/2006 tarihli Korgan İlçe Tarım Müdürlüğü Tahkim Komisyonu Kararının kaldırılması istemiyle Korgan Kaymakamlığına yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin dayanağı … tarih ve … sayılı İl Tarım Müdürlüğü işleminin iptali ile yoksun kaldığı ödemelerin yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
… İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı ile dava konusu işlemin iptaline; davacının bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal kayıplarının (zararlarının) giderimine karar verilmesi yolundaki isteminin ise reddine, dava dosyasına vekâletname sunumu dışında hukuki yardımı bulunmayan davacı vekili lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, 659 sayılı KHK’nın 14. maddesinin 1. fıkrası ile atıfta bulunulan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3. maddesinin 2. fıkrası ve 5. maddesinin 1. fıkrası uyarınca takdir olunan 900,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere 1/2 oranında verilmesine karar verilmiş, tarafların karşılıklı temyizi üzerine, Danıştay Onuncu Dairesinin 10/02/2022 tarih ve E:2017/1535, K:2022/593 sayılı kararı ile, tarafların davanın esasına yönelik temyiz istemlerinin reddi ile anılan Mahkeme kararının davanın esasına yönelik kısmının gerekçeli onanmasına, davacının, lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine yönelik temyiz isteminin kabulü ile vekalet ücreti yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
Bozulan kısma yönelik yeniden yapılan yargılama sonrasında … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararı ile davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 5.500,00 TL vekalet ücretinin davalı idarelerce davacıya ödenmesine karar verilmiş, işbu kararın davalı idarelerce temyiz incelemesi neticesinde bozulması istenilmiştir.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinin yargılama giderleri konusunda yollama yaptığı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 323. maddesinde, avukatlık ücretinin yargılama giderlerine dahil olduğu; 326. maddesinde ise, yargılama giderlerinin aleyhinde hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği, davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkemece, yargılama giderlerinin tarafların haklılık oranına göre paylaştırılacağı hüküm altına alınmıştır.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesi uyarınca avukatlık ücreti, avukatın hukukî yardımının karşılığı olan meblâğı veya değeri ifade etmektedir.
21/12/2015 tarih ve 29569 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan ve İdare Mahkemesince uyuşmazlığın esası hakkında karar verildiği 21/12/2016 tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 5. maddesinin 1. fıkrasında, hangi aşamada olursa olsun, dava ve icra takibini kabul eden avukatın Tarife hükümleri ile belirlenen ücretin tamamına hak kazanacağı düzenlenmiş, “Uygulanacak tarife” başlıklı 21. maddesinde Avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan Tarifenin esas alınacağı belirtilmiştir.
Öte yandan anılan Tarife’nin ikinci kısmının ikinci bölümünün 16. satırında, İdare ve Vergi Mahkemelerinde takip edilen davalar için ödenecek ücret duruşmasız ise (a) bendine göre 1.000,00 TL olarak belirlenmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıdaki açıklamalar uyarınca, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan Tarifenin esas alınması gerektiği açıktır. Uyuşmazlıkta olduğu gibi ilk derece mahkemesince esas hakkında lehe karar verilmesine rağmen vekalet ücretine hükmedilmemesi sonrası temyizen yapılan incelemede karar esas yönünden onanıp kesinleşmiş; ancak vekalet ücreti yönünden bozulmuş ise, bozma sonrası verilecek karar yalnızca vekalet ücretine ilişkin olacağından bir başka deyişle esas hakkında yeniden bir karar verilmeyeceğinden bozma sonrası kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Tarifede belirlenen vekalet ücreti tutarları değil, esas hakkındaki ilk kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan Tarifede belirlenen vekalet ücreti tutarları gözetilmelidir.
Uyuşmazlıkta, karar tarihinden önce usulüne uygun olarak vekaletnamesini ibraz eden ve vekalet harcını da yatırmış olan davacı vekilinin hukuki yardımda bulunduğu gözetilerek vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmakla beraber, İdare Mahkemesince esas hakkındaki hükmün 21/12/2016 tarihinde verildiği, Danıştay Onuncu Dairesinin 10/02/2022 tarihli kısmen bozma kararı ile de 21/12/2016 tarihinde yürürlükte bulunan Tarife kastedilerek vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin belirtildiği, bu nedenle bozma sonrası karar verilirken esas hakkında kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan 2016 yılı için geçerli olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davacı lehine 1.000,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, vekalet ücretine hasren devam eden yargılamada temyize konu karar ile 2022 yılı için geçerli olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen 5.500,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Bu durumda, temyize konu kararın hüküm fıkrasında yer alan “5.500,00 TL” ibaresinin “1.000,00 TL” olarak düzeltilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalıların vekalet ücretine hükmedilmesine yönelik temyiz istemlerinin REDDİNE, hükmedilen vekalet ücretinin miktarına ilişkin temyiz istemlerinin KABULÜNE,
2. Davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının yukarıda belirtilen şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. Temyiz yargılama giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/01/2023 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY :(X)
Temyiz istemine konu mahkeme kararında, davacı lehine esas hakkında kararın verildiği 21/12/2016 tarihinde yürürlükte bulunan 2016 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken 2022 yılında yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuka uygunluk bulunmamakla birlikte bu husus, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın düzeltilerek onanmasını gerektiren, “yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hata ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlık” kapsamında bulunmayıp, anılan maddenin 2. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın bozulmasını gerektiren, “hukuka aykırılık” teşkil ettiğinden, İdare Mahkemesi kararının, bu hususta yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerektiği oyuyla Daire kararına bu yönden katılmıyorum.