Danıştay Kararı 10. Daire 2022/8563 E. 2023/263 K. 07.02.2023 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2022/8563 E.  ,  2023/263 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2022/8563
Karar No : 2023/263

DAVACI: …
VEKİLİ: Av. …

DAVALI: … Bakanlığı / ANKARA

DAVANIN_ÖZETİ: 15/02/2008 tarih ve 26788 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin, 06/10/2022 tarih ve 31975 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 2. maddesi ile değiştirilen ek 1. maddesinin on ikinci fıkrasının iptali ve yürütülmesinin durdurulması istenilmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3. maddesine uygun olmayan dava dilekçesinin reddedilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hakiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra, davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin, dava dilekçesi öncelikle 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun olup olmadığı yönünden incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3. maddesinde, idari davaların, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılacağı; dilekçelerde, tarafların ve varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadları veya unvanları ve adreslerinin, davanın konusu ve sebepleri ile dayandığı delillerin, davaya konu olan idari işlemin yazılı bildirim tarihinin gösterileceği, ayrıca dava konusu kararın ve belgelerin asılları veya örneklerinin dava dilekçesine ekleneceği, dilekçeler ile bunlara ekli evrakın örneklerinin karşı taraf sayısından bir fazla olacağı hükmü yer almış; Kanun’un 14. maddesinde, dilekçelerin 3. ve 5. maddelere uygun olup olmadıkları hususu ilk inceleme konuları arasında sayılmış; 15. maddesinde de, dilekçelerin, 3. ve 5. maddelere uygun olmaması halinde uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanlıkları tamamlanmak üzere reddine karar verileceği kuralı getirilmiştir.
06/10/2022 tarih ve 31975 sayılı Resmî Gazete’de Özel Hastaneler Yönetmeliğinde yapılan değişikliğin yanı sıra Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte yapılan değişikliğin de yayımlandığı ve esas Yönetmeliklerin muhtelif maddelerinde değişiklikler yapıldığı, buna göre 06/10/2022 tarih ve 31975 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 2. maddesi ile 15/02/2008 tarih ve 26788 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin ek 1. maddesinin on ikinci fıkrasının değiştirildiği görülmektedir.
Dava dilekçesinin incelenmesinden; dilekçenin konu ve sonuç kısmında, 15/02/2008 tarih ve 26788 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin, 06/10/2022 tarih ve 31975 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 2. maddesi ile değiştirilen ek 1. maddesinin on ikinci fıkrasının iptali ve yürütülmesinin durdurulması istemine yer verildiği, dilekçe içeriğinin tamamında ise, 1219 sayılı Kanun’da yer almayan sınırlama ve kısıtlamaların Özel Hastaneler Yönetmeliği ile getirildiği iddiasıyla serbest meslek faaliyetinde bulunan hekimlerin hastalarının teşhis ve tedavilerini özel hastanelerde yapabilmelerine ilişkin getirilen hükümlere yönelik iddialarda bulunulduğu, nitekim doğrudan 06/10/2022 tarih ve 31975 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Özel Hastaneler Yönetmeliğinin 3. maddesine yönelik hukuka aykırılık iddialarına yer verildiği anlaşılmaktadır.
Bu haliyle davacı tarafından 06/10/2022 tarih ve 31975 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin mi yoksa aynı tarihte yayımlanan Özel Hastaneler Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin mi dava konusu edildiğinin ve dava konusu edilen Yönetmelik değişikliğinin tam olarak hangi hükümlerinin iptalinin istenildiğinin açıkça anlaşılamadığı, dava dilekçesinin bir bütün hâlinde uyumlu, açık ve anlaşılır olmadığı, böylece dava konusu istemin tereddüte yer bırakılmayacak şekilde ifade edilmediği görülmektedir.
Bu durumda dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun düzenlenmediği sonucuna varılmış olup, hangi Yönetmeliğin dava edildiği ile dava konusu edilen Yönetmeliğin hangi maddelerinin veya maddelerin hangi kısımlarının dava konusu edildiği açıkça gösterilerek, bu kısım ya da kısımlara yönelik iptal isteminde bulunulması, iptali istenilen her bir düzenlemeye yönelik hukuka aykırılık sebeplerinin ve bu düzenlemelerin davacının menfaatini ne şekilde etkilediğinin -menfaatini ortaya koyan bilgi ve belgeler de sunulmak suretiyle- farklı hususlara yönelik düzenlemeler bakımından ayrı ayrı açıklanması, istemin dava dilekçesinin konu, içerik ve sonuç kısımlarında uyumlu bir şekilde belirtilmesi suretiyle 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun olarak yenilenen, Danıştay Başkanlığına hitaben yazılmış açık ve anlaşılabilir bir dilekçeyle dava açılması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi uyarınca, bu kararın tebliğinden itibaren otuz (30) gün içinde 3. maddeye uygun şekilde düzenlenerek noksanı tamamlandıktan sonra dava açmakta serbest olmak üzere DAVA DİLEKÇESİNİN REDDİNE, aynı Kanun’un 15. maddesinin beşinci fıkrası hükmüne göre yeniden verilen dilekçede aynı yanlışlıklar yapıldığı takdirde davanın reddedileceğinin davacıya duyurulmasına, davanın yenilenmesi hâlinde yeniden harç alınmamasına, davanın yenilenmemesi durumunda yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan … TL yürütmeyi durdurma harcı ile posta gideri avansından artan miktarın istemi halinde davacıya iadesine, kesin olarak 07/02/2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.