Danıştay Kararı 10. Daire 2022/7621 E. 2022/5996 K. 13.12.2022 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2022/7621 E.  ,  2022/5996 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2022/7621
Karar No : 2022/5996

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … Genel Müdürlüğü

DAVANIN_ÖZETİ : Davacı tarafından, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün 12/09/2018 tarih ve 2018/9 sayılı Genelgesinin 8. ve 9. maddelerinin iptali ve yürütülmesinin durdurulması ile Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 18. Bölge Müdürlüğünün E… sayılı yazısının kaldırılması istenilmektedir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun bulunmayan dava dilekçesinin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 2577 sayılı Kanun’un 14. maddesi uyarınca Tetkik Hakiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında bir karar verilmeksizin öncelikle dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun olup olmadığı incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 3. maddesinde, idari davaların, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılacağı; dilekçelerde tarafların ve varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadları veya unvanları ve adreslerinin, davanın konusu ve sebepleri ile dayandığı delillerin, davaya konu olan işlemin yazılı bildirim tarihinin gösterileceği; 7. maddesinin 1. fıkrasında, dava açma süresinin, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde Danıştayda ve idare mahkemelerinde altmış ve vergi mahkemelerinde otuz gün olduğu; aynı maddenin 4. fıkrasında ise, ilanı gereken düzenleyici işlemlerde dava süresinin, ilan tarihini izleyen günden itibaren başlayacağı, ancak bu işlemlerin uygulanması üzerine ilgililerin, düzenleyici işlem veya uygulanan işlem yahut her ikisi aleyhine birden dava açabilecekleri; 14. maddesinin 3. fıkrasında, dilekçelerin Danıştayda daire başkanının görevlendireceği bir tetkik hakimi, idare ve vergi mahkemelerinde ise mahkeme başkanı veya görevlendireceği bir üye tarafından, görev ve yetki, idari merci tecavüzü, ehliyet, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, süre aşımı, husumet ve 3 ve 5. maddelere uygun olup olmadıkları yönlerinden sırasıyla inceleneceği; 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde ise, 3 ve 5. maddelere uygun olmayan dilekçelerin otuz gün içinde 3 ve 5. maddelere uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanları tamamlanmak üzere reddine karar verileceği kurala bağlanmıştır.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden, dava açma süresine ilişkin kurallar ile düzenleyici işlemlere karşı iki ayrı yol izlenerek dava açma imkanı tanınmıştır. 2577 sayılı Kanun’un 7. maddesi uyarınca düzenleyici işlemin ilanı üzerine altmış gün içinde dava açılabileceği gibi, düzenleyici işlemin uygulanması üzerine de, uygulama işleminin tebliği tarihinden itibaren yine altmış gün içinde düzenleyici işleme veya düzenleyici işlemle birlikte uygulama işlemine karşı dava açılabilecektir. Bu kurallar ile ilanı üzerine düzenleyici işleme karşı dava açmamış bulunan ilgililere, dava konusu edebilecekleri bir uygulama işleminin varlığına bağlı olarak, düzenleyici işleme karşı dava açma imkanının sağlanması amaçlanmıştır. Bu durumda, düzenleyici işleme karşı dava açılabilmesi uygulama işleminin varlığına bağlı olduğu için, dava dilekçesinde, düzenleyici işleme dayalı olarak tesis edilen bir uygulama işleminin olup olmadığının, bir uygulama işlemi varsa, davanın süresinde açılıp açılmadığının tespiti bakımından işlemin tebliğ tarihinin gösterilmesi, öte yandan, uygulama işleminin veya başvuru dilekçesinin birer örneğinin de, dava dilekçesine eklenmesi gerekmektedir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davanın konusu kısmında, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün 12/09/2018 tarih ve 2018/9 sayılı Genelgesinin 8. ve 9. maddelerinin iptali ve yürütülmesinin durdurulması ile Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 18. Bölge Müdürlüğünün E… sayılı yazısının kaldırılması istemine yer verildiği; “netice-i talep” kısmında ise, konu kısmındaki talep tekrarlanmakla birlikte ayrıca feragat işleminin tamamlanmasına karar verilmesinin talep edildiği; dilekçe içeriğinde dava konusu edilen Genelgenin 8. ve 9. maddelerinin iptali gerektiğinin belirtildiği görülmekle birlikte; dava dilekçesinin konu, sonuç ve açıklamalar kısımlarının çelişkili olduğu, iptali istenen Genelgenin dava dilekçesine eklenmediği, dilekçenin açıklamalar kısmında, davalı idarenin 11/10/2022 tarihli yazısı ile dava konusu edilen Genelge gerekçe gösterilerek feragat işlemlerine devam edilemeyeceğine karar verildiği belirtilmekle birlikte, uygulama işleminin bir örneğinin dava dilekçesine eklenmediği ve davacıya tebliğ edilip edilmediğinin bildirilmediği, tebliğ edilmiş ise tebliğ tarihinin gösterilmediği, tebliğ edilmemiş ise anılan işlemin öğrenilme tarihine ilişkin herhangi açıklama yapılmadığı, uygulama işleminin de iptalinin istenip istenilmediğinin anlaşılamadığı, ayrıca idari işlem niteliğinde yargı kararı verilmesinin talep edildiği görülmektedir.
Bu haliyle, dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun biçimde düzenlenmediği sonucuna varılmaktadır.
Bu durumda, dava dilekçesinde dava konusu Genelgenin hangi kısım veya kısımlarının dava konusu edildiği açıkça gösterilerek, tarih ve sayı belirtilmek suretiyle dilekçenin konu, içerik ve sonuç bölümlerinde çelişkili olmayacak şekilde açıklanması, uygulama işleminin tarih ve sayısı belirtilerek söz konusu işleme ilişkin belgelerin eklenmesi ve ayrıca uygulama işleminin de iptalinin istenip istenmediğinin de açıkça belirtilmesi, iptali istenilen her bir düzenlemenin davacının menfaatini ne şekilde etkilediği de açıklanarak davanın belirtilen eksiklikler giderilmek; ayrıca idari işlem niteliğinde bir istemde de bulunulmamak suretiyle 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun olarak yenilenen, Danıştay Başkanlığına hitaben yazılmış açık ve anlaşılabilir bir dilekçeyle açılması gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca, bu kararın tebliğinden itibaren 30 (otuz) gün içinde, yukarıda belirtilen hususlar netleştirilmek suretiyle imzalı iki nüsha dilekçe ile dava açmakta serbest olmak üzere DAVA DİLEKÇESİNİN REDDİNE, aynı Kanun’un 15. maddesinin 5. fıkrasına göre dilekçenin reddi üzerine yeniden verilecek dilekçede de aynı yanlışlıkların yapılması halinde davanın reddedileceğinin davacıya duyurulmasına, davanın yenilenmesi hâlinde yeniden harç alınmamasına, davanın yenilenmemesi durumunda yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve kullanılmayan … TL yürütmenin durdurulması harcı ile posta gideri avansından artan miktarın istemi halinde davacıya iadesine, 13/12/2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.