Danıştay Kararı 10. Daire 2022/7205 E. 2023/322 K. 08.02.2023 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2022/7205 E.  ,  2023/322 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2022/7205
Karar No : 2023/322

TEMYiZ EDEN (DAVACI) : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından; silahlı özel güvenlik kimlik belgesinin yenilenmesi istemiyle yaptığı başvurunun, hakkındaki güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle 5188 sayılı Kanun’un 10. maddesi, 1. fıkrası, (h) bendi uyarınca reddine ilişkin Çankırı Valiliği Özel Güvenlik Değerlendirme Komisyonunun … tarih ve … sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacı hakkında mahkumiyet sonucu doğurmayan ve masumiyet karinesi kapsamında değerlendirilmesi gereken ceza yargılaması bilgileri esas alınarak, güvenlik soruşturmasının olumsuz olduğundan bahisle özel güvenlik kimlik kartı verilmesi talebinin reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; davacının cinsel taciz suçlamasından yargılandığı …Sulh Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile mağdurun sanıktan şikayetçi olmaması nedeniyle davanın düşürülmesine karar verildiği ve kararın 22/02/2013 tarihinde kesinleştiği, davacının yargılandığı davada isnat edilen “cinsel taciz” fiilinin kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyetteki özel güvenik hizmeti ile bağdaşır bir yanının bulunmadığı, kamu güvenliği bakımından taşıdığı önem ve hizmetin niteliği de dikkate alındığından, davacının anılan fiili nedeniyle güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz olduğu kanaatine varılmış olup, 5188 sayılı Kanun’un 11. maddesi kapsamında takdir yetkisi çerçevesinde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulüne, İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davacı tarafından; kendisine ait telefon hattından tanımadığı bir kişiye küfür edilmesi nedeniyle soruşturma başlatıldığı, fiili gerçekleştirenin kendisi olmadığı, şikayetten vazgeçilmesi üzerine davanın düşmesine karar verildiği, ceza davasının hiç açılmamış gibi sonuç doğurması gerektiği, masumiyet karinesi ilkesinin ihlal edildiği, idarenin taktir yetkisini hukuka aykırı kullandığı ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosyanın tekemmül ettiği görüldüğünden davacının yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Dava dosyasının incelenmesinden; davacı özel güvenlik görevlisi olarak çalışmaktayken yenileme eğitimini tamamlayarak silahlı özel güvenlik görevlisi kimlik belgesinin yenilenmesi talebiyle 04/06/2020 tarihli dilekçeyle davalı idareye başvuruda bulunmuş, söz konusu yenileme müracaatı akabinde davacı hakkında 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ile 7315 sayılı Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu kapsamında yapılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucunda; “Cinsel Taciz” suçundan … Sulh Ceza Mahkemesinin E:… sayılı dosyası ile görülen davada yargılandığının, atılı suçun soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı suçlardan olduğunun, isnat olunan fiilin 5188 sayılı Kanun’un 10. maddesinde belirtilen suçlardan olmakla birlikte mağdurun sanıktan şikayetçi olmadığı gerekçesiyle davanın düşmesine karar verildiğinin tespit edildiğinden bahisle 5188 sayılı Kanun’un 10. maddesi, (h) bendi uyarınca başvurusunun reddine karar verilmiş, anılan kararın tebliği üzerine de bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ile özel güvenlik izninin verilmesine, bu hizmeti yerine getirecek kişi ve kuruluşların ruhsatlandırılmasına ve denetlenmesine ilişkin hususlar düzenlenmiş; 10. maddesinde, “Özel güvenlik görevlilerinde aşağıdaki şartlar aranır:
a) Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak.
b) Silahsız olarak görev yapacaklar için en az sekiz yıllık ilköğretim veya ortaokul; silahlı olarak görev yapacaklar için en az lise veya dengi okul mezunu olmak.
c) 18 yaşını doldurmuş olmak.
d) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olsa bile;
1) Kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına mahkûm olmamak.
2) Affa uğramış olsa bile Devletin güvenliğine, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine, özel hayata ve hayatın gizli alanına ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar ile uyuşturucu veya uyarıcı madde suçları, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, kaçakçılık ve fuhuş suçlarından mahkûm olmamak.
3) Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine, özel hayata ve hayatın gizli alanına, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar ile uyuşturucu veya uyarıcı madde suçlarından dolayı hakkında devam etmekte olan bir soruşturma veya kovuşturma bulunmamak.

f) Görevin yapılmasına engel olabilecek vücut ve akıl hastalığı ile engelli bulunmamak.
g) 14 üncü maddede belirtilen özel güvenlik temel eğitimini başarıyla tamamlamış olmak.
h) Güvenlik soruşturması olumlu olmak” hükümlerine; 11. maddesinde, “Özel güvenlik görevlisi olarak istihdam edilecekler ile özel güvenlik şirketlerinde, alarm izleme merkezlerinde ve özel güvenlik eğitimi verecek kurumlarda kurucu ve/veya yönetici olarak çalışacaklar hakkında valilikçe güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılır. Soruşturma sonucu olumlu olanlara, bu Kanunun 14. maddesinde belirtilen özel güvenlik temel eğitimini başarıyla bitirmiş olmak şartıyla, valilikçe çalışma izni verilir. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması bir ay içinde tamamlanır. Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması her kimlik verilmesi veya ihtiyaç duyulması halinde yenilenir. Şirketlerde eğitici ve temsilci olacaklar ile şirket ortağı tüzel kişi ortaklarında da kurucularda aranan şartlar aranır ve güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılır.
Göreve başlayan özel güvenlik görevlileri işveren tarafından onbeş gün içinde valiliğe bildirilir.
Yönetici veya özel güvenlik görevlisi olabilme şartlarını taşımadığı veya bu şartlardan herhangi birini sonradan kaybettiği tespit edilenlerin kimliği iptal edilir.” hükümlerine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden; dava konusu işlemin tesisinden önce yapılan başvurunun davacı hakkında ilk defa özel güvenlik görevlisi kimlik belgesi verilmesi istemiyle yapılan bir başvuru olmayıp, 5188 sayılı Kanun’un 11. maddesi uyarınca özel güvenlik kimlik kartının yenilenmesine yönelik olduğu, davacının temyiz dilekçesinde özel güvenlik sertifikasını 2015-2020 yıllarında kullandığını beyan ettiği, UYAP sisteminde davacı hakkında yapılan SGK işe giriş çıkış raporları sorgusunda 06/10/2015 yılında bir özel güvenlik şirketinde işe giriş kaydının bulunduğu, dava konusu işlemin sebep unsuru olarak gösterilen “cinsel taciz” suçunun ise -davacı özel güvenlik görevlisi olmadan önce- 28/11/2012 tarihinde işlendiği, davanın düşmesi yolunda verilen ceza mahkemesi kararının da 22/02/2013 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştiği görülmektedir.
Bakılan uyuşmazlıkta; 5188 sayılı Kanun’da özel güvenlik görevlileri için aranan şartlar arasında cinsel dokunulmazlığa karşı suçlardan mahkum olmamanın ve devam eden soruşturmanın veya kovuşturmanın bulunmamasının öngörülmesi karşısında, davacı hakkında verilen düşme kararının dava konusu işlemin sebep unsuru olarak gösterilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Öte yandan; her ne kadar mahkumiyet sonucu doğurmayan cinsel taciz eylemi, davacının güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz sonuçlanmasına gerekçe olarak gösterilmişse de isnat olunan fiil gözetilerek tesis edilen dava konusu işlem öncesi dönemde davacı adına özel güvenlik görevlisi kimlik belgesi ve çalışma izni verildiği dikkate alındığında, dava konusu işlemin idarenin taktir yetkisi sınırları çerçevesinde tesis edildiğinden ve hukuki belirlilik ilkesine uygun olduğundan söz edilemeyeceği de kuşkusuzdur.
Bu itibarla, davanın reddi yönündeki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin KABULÜNE,
2. Dava konusu işlemin iptaline ilişkin … İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile idare mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan … TL yürütmenin durdurulması harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 08/02/2023 tarihinde oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X)-KARŞI OY :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden Bölge İdare Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmesi gerektiği oyuyla aksi yöndeki Daire kararına katılmıyorum.