Danıştay Kararı 10. Daire 2022/5932 E. 2022/6640 K. 28.12.2022 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2022/5932 E.  ,  2022/6640 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2022/5932
Karar No : 2022/6640

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından; silahsız özel güvenlik görevlisi kimlik kartı verilmesi talebiyle yapılan başvurunun, hakkında yapılan güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle reddine ilişkin Iğdır Valiliği İl Özel Güvenlik Komisyonunun … tarih ve … sayılı işleminin iptaline ve işlem dolayısıyla mahrum kaldığı parasal haklarının en yüksek mevduat faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının babası ve ailesi hakkında güvenlik soruşturması sonucunda elde edilen bilgilerin davacıyı hukuken ilgilendirmediği, bir yakınına ilişkin istihbari bilgiye dayalı işlem tesis edilemeyeceği, UYAP (Ulusal Yargı Ağı Projesi) kayıtlarının incelenmesinden davacıya ilişkin her hangi bir adli soruşturmanın ve/veya kovuşturmanın bulunmadığı, ceza sorumluluğunun şahsi olduğu, Anayasada temel haklar arasında yer alan çalışma hakkını ihlal edecek şekilde tesis edilen işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı, hukuka aykırılığı saptanan dava konusu işlem nedeniyle davacının mahrum kaldığı parasal hakların idarece tazmin edilmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, tazminat isteminin kabulüne, işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faizi ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; dava dilekçesi ve eklerinin incelenmesinden; davacı tarafından, özel güvenlik kimlik kartı ve çalışma izni verilmesi talebiyle yapılan başvurunun güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle reddine ilişkin Iğdır İl Özel Güvenlik Komisyonunun … tarih ve … sayılı kararının iptali ve işlem dolayısıyla mahrum kalınan parasal hakların yasal faizi ile birlikte iadesi istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı, iptal davası ile birlikte tam yargı davasının açıldığı dava dilekçesinde tazmini istenilen uyuşmazlık konusu miktarın (tazminat miktarının) gösterilmediği ve zararın miktarını ortaya koyan delillerin dilekçeye eklenmediği, bu yönüyle dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun düzenlenmediği, her ne kadar, kamu görevlilerine ait mevzuattan doğan uyuşmazlıklarda, idarî işlemin neden olduğu zararın miktar olarak saptanmasının mümkün olmadığı hâllerde, dava dilekçesinde uyuşmazlık konusu miktar gösterilmeden tam yargı davası açılabileceğine ilişkin (20/06/1984 gün ve 18437 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan) Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulunun 29/12/1983 gün ve E:1983/1, K:1983/10 sayılı kararı ile 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesi gereğince dava dilekçesinde gösterilmesi gereken hususlar arasında bulunan “uyuşmazlık konusu miktar”a ilişkin istisnaî bir yargısal uygulama başlatılmış ise de; anılan İçtihatları Birleştirme Kurulu kararının kamu görevlilerine ait mevzuattan doğan uyuşmazlıklarla sınırlı olması ve idarî işlemin neden olduğu zararın miktar olarak saptanmasının mümkün olmadığı hâllere özgü bulunması karşısında; dava konusu olay bakımından kamu görevlisi niteliğini haiz bulunmayan davacı tarafından uyuşmazlık konusu miktarın dava dilekçesinde gösterilmesinin yasal bir zorunluluk olduğu, 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun olmayan dava dilekçesinin reddi gerekirken işin esasına girilerek (tam yargı davası yönünden infaz ve icra kabiliyeti olmayacak şekilde) karar verilmesinde yargılama usûlüne uygunluk görülmediği, her ne kadar 2577 sayılı İdarî Yargılama Usûlü Kanunu’nun 45. maddesinin 5 numaralı fıkrasında, bölge idare mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararını kaldırıp yeniden karar verilmek üzere dosyayı geri gönderebileceği hâller, “ilk inceleme üzerine verilen kararlar”, “davaya görevsiz veya yetkisiz mahkeme yahut reddedilmiş veya yasaklanmış hâkim tarafından bakılmış olması” gibi durumlarla sınırlamış ise de; “dava dosyasının 2577 sayılı Kanun’un 16. maddesi hükümlerine uygun tekemmül ettirilmeden karar verilmiş bulunması”, “2577 sayılı Kanun’un 17. maddesine aykırı olarak duruşma yapılmadan karar verilmiş olması” veya dava konusu olayda olduğu gibi “dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanun’un 3 veya 5. maddelerine uygun olmamasına rağmen karar verilmiş olması” ve benzeri gibi işin mahiyeti ve özelliği gereği bölge idare mahkemesince giderilmesi mümkün olmayan yargılama usûlüne aykırı kararların da bölge idare mahkemesince kaldırılıp yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilebileceği gerekçesiyle davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulüne, istinaf konusu İdare Mahkemesi kararının kaldırılmasına, belirtilen hususlar doğrultusunda yeniden bir karar verilmek üzere dava dosyasının Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davacı tarafından; işlem nedeniyle mahrum kalınan parasal hakların, alacağı ücretlerin içerisinde neler olacağı (giyim, prim, asgari geçim indrimi, fazla mesai, ihbar tazminatı, yıllık izin vs.) kendilerince hesaplanamayacağından belirlenemeyeceği, tazminat alacağının belirlenebilmesinin mahkeme kararı ile olacağı, davada hukuka aykırı tesis edilen işlemin tarihi belli olsa da sonlanacağı tarih belli olmadığından bu süre boyunca parasal haklardan mahrum kalacağı, mahkeme kararından sonra davalı idareden yoksun kalınan hakların ödenmesi talep edilse de hesaplama yapılmadığı, hesaplamanın taraflarınca yapılmasının istendiği, kendilerince yapılan bir hesaplama doğrultusunda yeniden talepte bulunulduğu, kabul edilmediği, icra takibi başlattıkları, idarenin Ağrı İcra Hukuk Mahkemesinde icra takibinin iptalini talep ettiği, davalı idarenin istinaf dilekçesinde sadece işlemin iptaline ilişkin itirazda bulunduğu, yoksun kalınan parasal haklara ilişkin bir itirazının olmaması sebebiyle mahkemece talep fazlası hakkında karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu, ayrıca talebin belirli olabileceği gerekçesinin yerinde olmadığı, davanın açılması aşamasında da belirlenemeyeceği belirtilerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :

MADDİ OLAY :
Davacı tarafından; silahsız özel güvenlik görevlisi kimlik kartı verilmesi talebiyle yapılan başvuru üzerine, hakkında yapılan güvenlik soruşturmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle başvurusunun reddine ilişkin olarak tesis edilen Iğdır Valiliği İl Özel Güvenlik Komisyonunun … tarih ve … sayılı kararının iptali ile işlem dolayısıyla mahrum kalınan parasal hakların en yüksek mevduat faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle 01/11/2020 tarihinde iş bu dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 12. maddesinde, “İlgililerin haklarını ihlal eden bir idari işlem dolayısıyla iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri” hükmüne; 45. maddesinin 4. fıkrasında, “Bölge idare mahkemesi, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verir. Bu hâlde bölge idare mahkemesi işin esası hakkında yeniden bir karar verir. İnceleme sırasında ihtiyaç duyulması hâlinde kararı veren mahkeme veya başka bir yer idare ya da vergi mahkemesi istinabe olunabilir. İstinabe olunan mahkeme gerekli işlemleri öncelikle ve ivedilikle yerine getirir.” hükümlerine; aynı maddenin 5. fıkrasında, “Bölge idare mahkemesinin, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunu haklı bulduğu, davaya görevsiz veya yetkisiz mahkeme yahut reddedilmiş veya yasaklanmış hâkim tarafından bakılmış olması hâllerinde, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vererek dosyayı ilgili mahkemeye gönderir. Bölge idare mahkemesince bu fıkra uyarınca verilen kararları kesindir.” hükümlerine yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlıkta, İdare Mahkemesince, ceza sorumluluğunun şahsi olduğu, Anayasada temel haklar arasında yer alan çalışma hakkını ihlal edecek şekilde tesis edilen işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı, hukuka aykırılığı saptanan dava konusu işlem nedeniyle davacının mahrum kaldığı parasal hakların idarece tazmin edilmesi gerektiği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline, tazminat isteminin kabulüne ve işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle davacıya ödenmesine karar verilmiş, Bölge İdare Mahkemesi tarafından, davacının özel güvenlik görevlisi kimlik kartı ve çalışma izni verilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali ve bu işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklarının tazmini istemiyle açtığı iptal ve tam yargı davasında uyuşmazlık konusu miktarın dava dilekçesinde belirtilmemiş olması nedeniyle 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun bulunmayan dava dilekçesinin reddi gerekirken işin esasının incelenmesinde usule uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle esasa ilişkin karar kaldırılarak dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere Mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun’un “Amaç” başlıklı 1. maddesinde, Bu Kanunun amacının, kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyetteki özel güvenlik hizmetlerinin yerine getirilmesine ilişkin esas ve usulleri belirlemek olduğu, 23. maddesinde ise, özel güvenlik görevlileri, görevleriyle bağlantılı olarak işledikleri suçlardan dolayı kamu görevlisi gibi cezalandırılacağı, özel güvenlik görevlilerine karşı görevleri dolayısıyla suç işleyenler kamu görevlisine karşı suç işlemiş gibi cezalandırılacağı düzenlemelerine yer verilmek suretiyle özel güvenlik hizmetinin kamu güvenliğini tamamlayıcı nitelikte olduğu belirtilerek hizmetin kamusal boyutuna vurgu yapılmış ayrıca özel güvenlik görevlilerine karşı işlenen suçlar ve onların işlediği suçlarda kamu görevlisi gibi değerlendirileceği ifade edilmiştir.
Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu’nun 29/12/1983 tarih ve E:1983/1, K:1983/10 sayılı kararında kamu görevlileri ile ilgili mevzuattan doğan uyuşmazlıklarda, idari işlemin neden olduğu zararın miktar olarak saptanmasının mümkün olmadığı durumlarda dava dilekçesinde uyuşmazlık konusu miktar gösterilmeden tam yargı davasının açılabilmesinin olanaklı olduğuna değinilmiştir. Kamu görevlisi ise, kamusal faaliyetin yürütülmesine herhangi bir suretle katılan kişi olup, özel güvenlik hizmetleri de niteliği gereği kamusal faaliyet, bu hizmeti ifa eden özel güvenlik görevlileri de geniş anlamda kamu görevlisi sayılacağından davacının da anılan içtihadı birleştirme kararı ve 5188 sayılı Kanun’un ilgili maddeleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiği açıktır.
Dolayısıyla dava dilekçesinde miktar gösterilmemiş olması, dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun olmadığı gerekçesiyle reddi sonucunu doğurmayacağı ve 2577 sayılı Kanun’un 45. maddesinin 4. fıkrası gereğince işin esasının incelenerek bir karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali, tazminat isteminin kabulü ve işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle davacıya ödenmesi yolundaki … İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin kabulüne, dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanun’un 3. maddesine uygun olmadığı gerekçesiyle kararın kaldırılmasına, yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine ilişkin temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin KABULÜNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 28/12/2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.