Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2022/5410 E. , 2022/5975 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2022/5410
Karar No : 2022/5975
TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- … Bakanlığı / ANKARA
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …
2- … Valiliği
VEKİLİ : Av. …
TEMYİZ EDEN
DAVALILAR YANINDA (MÜDAHİL) : … Çim. Yal. Yapı Malz. İnş. İth. İhr. San.
ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Mühendisleri Odası
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından; Bursa ili, Nilüfer ilçesi, …köyü, …Mevkiinde yer alan …ada, …ve …nolu parsellerin, “Klinker Öğütme ve Paketleme Tesisi” yapılmak amacıyla tarım dışı kullanılmasına izin verilmesine ilişkin Bursa Valiliğinin …tarih ve …sayılı işlemi ile bu işleme yapılan itirazın reddine dair Tarım ve Orman Bakanlığının …tarih ve E:…sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince, Danıştay Onuncu Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı bozma kararına uyularak alınan ek bilirkişi raporu ve dosyadaki belgelerin incelenmesi sonucu istinaf başvurusuna konu kararın usul ve hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı idarelerin istinaf başvurularının reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davalı Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından; dava konusu arazilerde etüt çalışması yapıldığı tarihte dikili ağaç veya fidan bulunmadığı, arazinin dikili tarım arazisi olmadığı, uzun süre yöre ortalamasında ürün alınmayan arazilerin özel ürün arazisi olarak da nitelendirilemeyeceği ileri sürülmektedir.
Davalı Bursa Valiliği tarafından; Mahkemece alınan bilirkişi raporunun Toprak ve Arazi Sınıflaması Standartları Teknik Talimatı’na aykırı olduğu, değerlendirmenin parsel bazında yapılacak inceleme ile uzman yeni bir bilirkişi heyeti tarafından yapılması gerektiği ileri sürülmektedir.
Davalı idareler yanında müdahil tarafından; karara esas alınan bilirkişi raporunun Danıştay bozması gerekçesinde gösterilen vasıfları taşımadığı, alanın dikili tarım arazisi olarak nitelendirilemeyeceği, marjinal tarım arazisi olduğunun açık olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından, …tarih ve …sayılı yazı ile Bursa ili, Nilüfer ilçesi, …köyü, …Mevkiinde yer alan …ada, …ve …nolu parsellerin çimento fabrikasına hizmet etmek amacıyla “Sanayi Alanı”na alınmasına ilişkin 1/5.000 ölçekli Nazım İmar Planı plan değişikliğinin yapılması ile ilgili görüşlerinin sorulması üzerine, Bursa Valiliğinin …tarih ve …sayılı yazısı ile kuru marjinal tarım arazisi sınıfında kaldığından bahisle söz konusu parsellerin 5403 sayılı Kanun’un 13. maddesinin 2. fıkrası kapsamında tarım dışı amaçla kullanılması uygun görülmüştür. Davacı tarafından bu işleme yapılan itirazın Tarım ve Orman Bakanlığının …tarih ve E:…işlemi ile reddilmesi üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nun “Kurulun Görevleri” başlıklı 6. maddesinde, “Kurulun görevleri aşağıda belirtilmiştir. a) Arazi kullanılan tüm faaliyetlerde, arazinin korunması, geliştirilmesi ve verimli kullanılmasına yönelik inceleme, değerlendirme ve izleme yapmak, ortaya çıkan olumsuzlukları belirlemek, toprak korumayı ve bununla ilgili sorunları giderici önlemleri almak, geliştirmek, uygulanmasını sağlamak için görüş oluşturmak, b) Arazi kullanımını gerektiren tüm girişimleri yönlendirmek üzere, yerel plân veya projelerin uygulanması amacıyla takibini yapmak, c) Toprak koruma önlemlerinin yerine getirilmesi sürecini yerel ölçekte izlemek, değerlendirmek ve çözümleyici öneriler geliştirmek, hazırlanacak toprak koruma ve arazi kullanım plânları doğrultusunda, yerel ölçekli yıllık iş programları için görüş oluşturmak ve uygulamaya konulmasının takibini yapmak, ç) Ülkesel, bölgesel veya yerel ölçekli yapılan plânlar arasındaki uyumu denetlemek, d) Kanunda yer alan konularla ilgili başvuruları almak ve ilgililere aktarmak, e) Kanunla verilen diğer görevleri yapmak” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Kanun’un “Tarım arazilerinin amaç dışı kullanımı” başlıklı 13. maddesinde, “Mutlak tarım arazileri, özel ürün arazileri, dikili tarım arazileri ile sulu tarım arazileri tarımsal üretim amacı dışında kullanılamaz. Ancak, alternatif alan bulunmaması ve Kurulun uygun görmesi şartıyla; (…) d) Bakanlıklarca kamu yararı kararı alınmış plân ve yatırımlar, e) Kamu yararı gözetilerek yol altyapı ve üstyapısı faaliyetlerinde bulunacak yatırımlar, (…) için bu arazilerin amaç dışı kullanım taleplerine, toprak koruma projelerine uyulması kaydı ile Bakanlık tarafından izin verilebilir. Bakanlık bu yetkisini valiliklere devredebilir.
Mutlak tarım arazileri, özel ürün arazileri, dikili tarım arazileri ile sulu tarım arazileri dışında kalan tarım arazileri; toprak koruma projelerine uyulması kaydı ile valilikler tarafından tarım dışı kullanımlara tahsis edilebilir. (…)
Tarım arazilerinin korunması ve amaç dışı kullanımına dair uygulamaların usûl ve esasları yönetmelikle düzenlenir. ” hükümleri yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dairemizin 25/02/2021 tarih ve E:2020/4045, K:2021/782 sayılı bozma kararında, “Bölge İdare Mahkemesi tarafından alınacak ek bilirkişi raporu ile öncelikle dava konusu arazinin sınıfının net bir şekilde tespit edilmesi, arazinin marjinal tarım arazisi niteliğinde olduğunun tespiti durumunda ise Toprak Koruma Kurulu kararının aranmasının gerekmediği yönünde karar verilmesi gerektiği” belirtilmesine rağmen, Bölge İdare Mahkemesi tarafından alınan 16/01/2022 tarihli ek teknik bilirkişi raporunda dava konusu parsellerin, “özel ürün arazisi veya dikili tarım arazisi” vasfında olduğu belirtilerek, arazi sınıfının net bir şekilde tespit edilmediği görülmektedir.
Bu nedenle anılan bilirkişi raporunun, dava konusu parsellerin arazi sınıfının belirlenmesi bakımından Toprak ve Arazi Sınıflaması Standartları Teknik Talimatı’na uygun olmadığı ve arazinin vasfının belirlenmesi bakımından çelişkiler barındırdığı anlaşıldığından karara esas alınabilir nitelikte olmadığı sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, toprak bilimi ve arazi sınıflandırması bakımından alanında uzman kişiler tarafından oluşturulacak yeni bir bilirkişi heyeti tarafından dava konusu parsellerin Toprak ve Arazi Sınıflaması Standartları Teknik Talimatı’nda belirlenen kriterlere göre vasfının ne olduğunun, tereddüde yer vermeyecek şekilde hazırlanacak bilirkişi raporu ile ortaya konulması üzerine yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalı idarelerin ve davalı idareler yanında müdahilin temyiz isteminin KABULÜNE,
2.Dava konusu işlemin iptaline ilişkin …İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurularının reddi yolundaki temyize konu …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının BOZULMASINA,
3.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın …Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 13/12/2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.