Danıştay Kararı 10. Daire 2022/2562 E. 2023/647 K. 20.02.2023 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2022/2562 E.  ,  2023/647 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2022/2562
Karar No : 2023/647

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : …Valiliği
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

İSTEMİN_KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

DAVANIN_KONUSU : Davacı tarafından; özel güvenlik kimlik kartı (çalışma izni) düzenlenmesi istemiyle yapılan başvurusunun hakkında yapılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırmasının olumsuz sonuçlandığından bahisle reddedilerek özel güvenlik kimlik kartı (çalışma izni) düzenlenmemesine ilişkin İstanbul Valiliği Özel Güvenlik Komisyonunun …tarih ve …sayılı kararının kendisine ilişkin kısmının iptali istenilmiştir.

YARGILAMA SÜRECİ :
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …İdare Mahkemesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla; davacının özel güvenlik kimlik kartı düzenlenmesi talebinin reddine yönelik işlemin dayanağını oluşturan Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması formuna ilişkin istihbarati bilgiler incelendiğinde, davacı hakkında düzenlenen istihbarati bilgide; ‘3. derece akrabaları içerisinde PKK/KCK terör örgütü içerisinde faaliyet gösteren ve bahse konu örgüte müzahir şahısların bulunduğu, bu hususta şahsın PKK/KCK terör örgütüne müzahir şahıslardan olabileceği’ yönünde tespitlere yer verildiği, davacının bizzat kendisi ile ilgili herhangi bir olumsuz tespitin yer almadığı görülmekte olup, söz konusu istihbari bilginin tek başına, davacının bilumum terör örgütleri ile bağlantısı, irtibatı ve iltisakı olduğu sonucunu doğurmayacağı açık olduğundan, belirtilen bilgi notunun, davacının arşiv araştırmasının olumsuz sonuçlanmasına neden olabilecek nitelik taşımadığı bu durumda, UYAP kayıtlarına ve dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davacının kolluk kuvvetleri tarafından aranmadığı, kolluk kuvvetleri ve istihbarat ünitelerinde ilişiğinin olmadığı, adli sicil kaydının bulunmadığı ve hakkında devam herhangi bir tahkikatın da olmadığı, bu suretle de davacının herhangi bir arşiv kaydına rastlanılmadığı anlaşıldığından ve davalı idarece söz konusu bilgi notunu destekleyecek hukuken geçerli başka bir bilgi ve belge de ortaya konulamadığından, tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: …Bölge İdare Mahkemesi …. İdare Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu …İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca davalı idarenin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından; idari işlemin mevzuat hükümlerine göre tesis edildiği ve Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının gerekçeli onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Diğer taraftan, dosyanın incelenmesinden; dava konusu işlemin, tesis edildiği tarihte yürürlükte olan 4045 sayılı Kanun uyarınca yapılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucu tesis edildiği görülmekte olup; Anayasa Mahkemesinin 21/04/2022 tarih ve E:2021/42, K:2022/45 sayılı kararı ile 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun’un 10. maddesinin (h) bendi, “4045 sayılı Kanunda güvenlik soruşturmasına konu edilecek bilgi ve belgelerin ne şekilde kullanılacağına, hangi mercilerin soruşturmayı yapacağına, bu bilgilerin ne suretle ve ne kadar süre ile saklanacağına, ilgililerin söz konusu bilgilere itiraz etme imkânının olup olmadığına, bilgilerin bir müddet sonra silinip silinmeyeceğine, silinecekse bu sırada izlenecek usulün ne olduğuna, yetkinin kötüye kullanımını önlemeye yönelik nasıl bir denetim yapılacağına ilişkin herhangi bir düzenlemeye yer verilmediği, başka bir ifadeyle güvenlik soruşturmasının yapılmasında, elde edilecek verilerin kullanılmasına ilişkin temel ilkeler belirlenmeksizin kuralla sadece güvenlik soruşturmasının olumlu olmasının özel güvenlik görevlisi olmada aranacak şartlar arasında sayıldığı, güvenlik soruşturması sonucunda kişisel veri niteliğindeki bilgilerin alınmasına, kullanılmasına, işlenmesine yönelik güvenceler ve temel ilkeler kanunla belirlenmeksizin bunların alınmasına ve kullanılmasına izin verilmesinin Anayasa’nın 13. ve 20. maddeleriyle bağdaşmadığı” gerekçesiyle mülga 26/10/1994 tarih ve 4045 sayılı Kanun uyarınca yapılan güvenlik soruşturması yönünden iptal edilmiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptaline ilişkin …İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu …Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:…sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçe de eklenmek suretiyle ONANMASINA,
3. Temyiz yargılama giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, artan posta ücretinin iadesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de …Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 20/02/2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.