Danıştay Kararı 10. Daire 2021/7831 E. 2022/6516 K. 26.12.2022 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2021/7831 E.  ,  2022/6516 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/7831
Karar No : 2022/6516

KARAR DÜZELTME İSTEMİNDE
BULUNAN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARAR DÜZELTME İSTEMİNDE
BULUNAN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …
DİĞER DAVACILAR : 1- …
2- …
3- …
4- …
5- …
6- …
VEKİLİ : Av. …
MÜDAHİL (DAVALI YANINDA) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının bozulmasına dair Danıştay Onuncu Dairesinin 30/06/2021 tarih ve E:2020/4599 K:2021/3754 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılardan … ‘ın 04/05/2011 tarihinde geçirdiği trafik kazasının ardından kaldırıldığı Bursa Devlet Hastanesinde, sol bacağındaki damar yaralanmasının tespit edilip gereken müdahalelerin yapılmaması nedeniyle bacağındaki kas ve sinirlerin zarar gördüğü, ömür boyu sakat kalma ihtimalinin bulunduğu, olayda davalı idarenin ağır hizmet kusurunun bulunduğu ileri sürülerek uğranıldığı iddia edilen zararlara karşılık davacılardan … için 200.000,00 TL (miktar artırımı ile birlikte 300.948,78 TL) maddi, 300.000,00 TL manevi, … ve … ‘ın her biri için 100.000,00 TL manevi, diğer davacıların her biri için 15.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 860.948,78 TL tazminatın 04/05/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 22/05/2019 tarih ve E:2019/6986, K:2019/4304 sayılı bozma kararına uyularak verilen … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:.. sayılı kararıyla; Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığı Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Başkanlığından alınan 28/02/2020 tarihli raporda; hastada kalıcı bir hasar olmakla birlikte bu durumda hekim ihmalinin olmadığı, gerekli müdahaleler sonucunda geçirilen travmanın ve cerrahiden sonra olabileceğinin saptandığı, hastadaki siyatik sinir hasarının zamanında tespit edilerek ilgili bölüm konsültasyonunun istenmiş olduğu, damar yaralanması tespit edildiği anda ise hastanın bir üst merkeze sevk edildiği, bu durumun travma anında mı yoksa daha sonradan mı oluştuğunun kesin olarak bilinemeyeceği, bu durum ile ilgili kusurun saptanamadığı yönünde belirtilen görüşler ile dosyada bulunan diğer raporlar ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden; nabız kontrollerinin yapıldığı, nabızların normal olarak alındığına ilişkin davalı idare tarafından dosyaya herhangi bir belge sunulamadığından, damar yaralanması tanısının konulamaması ve acil cerrahi müdahale yapılmaması nedeniyle sunulan sağlık hizmetinde eksiklik bulunduğu şüphesi bulunmakla birlikte, bu eksikliğin davacıda meydana gelen kalıcı zarara katkısının olup olmadığının kesin olarak bilinememesi nedeniyle, idari eylem ile işbu davada uğranıldığı ileri sürülen zarar arasında nedensellik bağı kurulamadığı, damar yaralanmasının zamanında tespit edilmiş olması durumunda kalıcı hasarın meydana gelmeyeceğinin kesin olmadığı, bu yönden idarenin sorumluluğuna gidilebilecek başkaca bir bilgi ve belgenin de dava dosyasında mevcut olmadığı, bu haliyle olayda gerçekleşen maddi zarar ile tıbbi müdaheleler arasında bir illiyet bağının varlığından hukuken söz etme imkanı bulunmadığından davacılardan … ‘ın maddi tazminat isteminin reddinin gerektiği; olayda, her ne kadar meydana gelen zarar ile davalı idarece sunulan sağlık hizmeti kapsamındaki tıbbi uygulamalar arasında kesin bir illiyet bağı kurulamamış ise de; dava dosyasında bulunan raporlara göre, geçirdiği kaza neticesinde sol uyluk kemiğinde kırık oluşan davacının, damar ve sinir muayenesinin titizlikle yapılması gerektiği, damar yaralanmasının teşhisi için nabız kontrolünün gerekli olduğu, dava dosyasında yer alan hastane kayıtlarının incelenmesinden; davacının Bursa Devlet Hastanesinde yattığı süreçte, nabız kontrollerinin yapıldığına, nabızların normal olarak alındığına ilişkin herhangi bir belge bulunmadığı görüldüğünden davacının adı geçen hastanede kaldığı süreçte damar yaralanmasının teşhisi için gereken tıbbi yükümlülüklerin yerine getirildiğinin somut olarak ortaya konulamadığı kanaatine varıldığı, davacıların … n’ın tedavisinin gerektiği gibi yürütülmesi durumunda bacağındaki kalıcı hasarın oluşup oluşmayacağı yönünde ömür boyu şüphe, endişe ve üzüntü duymalarına yol açacağının açık olduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, davacı … ‘ın maddi tazminat isteminin reddine, davacı … için 40.000,00 TL, anne … için 10.000,00 TL ve baba … için 10.000,00 TL (Karar içeriğinde ise 5.000,00’er TL yazılmıştır.), kardeşlerden … için 4.000,00 TL, … için 4.000,00 TL, … için 4.000,00 TL, … için 4.000,00 TL (Karar içeriğinde ise 5.000,00’er TL yazılmıştır.) manevi tazminatın davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Tarafların temyiz başvurusu üzerine Danıştay Onuncu Dairesince, temyize konu kararın bozulmasına karar verilmiştir.

KARAR DÜZELTME
TALEP EDENLERİN_İDDİALARI : Davacı … tarafından, maddi tazminat hesaplamasında %44 maluliyet oranının dikkate alınması gerektiği, davalı idare tarafından, hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğu, maddi tazminat isteminin reddine hükmeden Mahkeme kararının yerinde olduğu ileri sürülmektedir.

TARAFLARIN SAVUNMALARI : Taraflarca savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Karar düzeltme istemlerinin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçelerinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun’un Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme istemlerinin kabulü ile Danıştay Onuncu Dairesinin 30/06/2021 tarih ve E:2020/4599, K:2021/3754 sayılı kararı kaldırılarak tarafların temyiz istemi yeniden incelendi:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
İdare Mahkemesince, temyizen incelenen kararın gerekçe kısmında, anne … için 5.000,00 TL ve baba … için 5.000,00 TL, kardeşlerden … için 5.000,00 TL, … için 5.000,00 TL, … için 5.000,00 TL, … için 5.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesi gerektiği belirtilmesine karşın kararın hüküm fıkrasında anne … ve baba … için ayrı ayrı 10.000,00 TL, kardeşler … , … , … ve … için ayrı ayrı 4.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği görülmekle birlikte, Mahkeme kararı gerekçesi ile birlikte değerlendirildiğinde, kararın gerekçe kısmında tazminat miktarlarının yazımında maddi hata yapıldığı anlaşılmakla dava konusu olayın oluş şekli de dikkate alındığında hüküm fıkrasında belirtilen manevi tazminat miktarları esas alınarak adı geçen davacılara ödeme yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin REDDİNE,
2. Davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının yukarıda belirtilen GEREKÇE ile ONANMASINA, 26/12/2022 tarihinde oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi

(X)-KARŞI OY :
Kararın düzeltilmesi dilekçelerinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun’un Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunmadığından, karar düzeltme istemlerinin reddi gerektiği oyuyla aksi yöndeki Daire kararına katılmıyoruz.