Danıştay Kararı 10. Daire 2021/1308 E. 2023/673 K. 21.02.2023 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2021/1308 E.  ,  2023/673 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/1308
Karar No : 2023/673
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- …
2-
3-…
4- …
5-…
6- …
7- …
8- …
9-…

İSTEMİN_KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesinin …tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar tarafından; … ili, … ilçesi, … Köyü, … Mevkiinde bulunan ve tam/hisseli maliki oldukları …, …, … ve … parsel sayılı taşınmazları da kapsayan alanda yapılan arazi toplulaştırmasının anılan taşınmazlar yönünden iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:.. sayılı kararıyla; mahallinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen rapor ile dosyadaki bilgi ve belgelerin birlikte değerlendirilmesinden, … sayılı parsel yönünden, parselin, umumi yol niteliğinde olan … Karayolundan … Köyüne bağlanan asfalt yola cepheli olduğu, hakedişine karşılık umumi yola bitişik olan parselin imkanlar ölçüsünde yine aynı yerden verilmesi gerekirken ve 153 sayılı parselin bulunduğu alanda oluşturulacak olan bir parselden tahsis edilmesi teknik olarak mümkün iken bu olanağın değerlendirilmediği, 41.741,51 m²’lik hak edişinin 5.689,34 m²’lik bölümünün … nolu parselin yaklaşık 460 metre kuzey batısında, alanının bir bölümü davacıların maliki oldukları dava dışı … parselinin üzerine, bir bölümü ise … ve … nolu kadastro parsellerinin üzerine denk gelecek şekilde oluşturulan, umumi yola (asfalt, şose) bitişik olmayan ve tarımsal verimliliği açısından davacıların maliki oldukları …nolu parselden daha düşük seviyede olan … ada, … sayılı parselden tahsis yapılarak, davacılar yönünden hak kaybına yol açıldığı, toplulaştırmanın amacına ve ilkelerine aykırı davranıldığı, …, …, … sayılı parseller yönünden,… Karayolundan … Köyüne bağlanan asfalt yola cepheli … sayılı parsel ile hemen bitişinde olan … sayılı parselin hakedişine karşılık olarak aynı yerden oluşturulan yine yola cepheli … ada, … nolu parselin müstakil olarak tahsis edildiği, 190 sayılı parselin 17.723,19 m²’lik hakedişe karşılık olarak aynı alanda oluşturulan … ada, … sayılı parselin müstakil olarak tahsis edildiği, davacıların maliki oldukları dava dışı … ve … sayılı parsellerin bulunduğu alanda oluşturulan 6.554,99 m² alana sahip … ada, … sayılı parselin, … sayılı parseldeki hakedişi ile birlikte müstakil olarak tahsis edildiği, bu parselin tarımsal verimlilik açısından … sayılı parselden daha iyi değerde olan bir alanda oluşturulduğu, bu parseller yönünden davacıların hak kaybının bulunmadığı, toplulaştırmanın amacına ve ilkelerine uygun davranıldığı, gerekçesiyle … sayılı parsel yönünden dava konusu işlemin iptaline, …, … ve … sayılı parseller yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesince, davalı idare tarafından, İdare Mahkemesi kararının iptale ilişkin kısmına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından; davacıların askı ve ilanlara itiraz etmediği, dava konusu işlemin kesinleştiği, idari başvuru yolları tüketilmeden dava açıldığı, dava konusu toplulaştırma işleminin 3083 sayılı Kanun, Uygulama Yönetmeliği ve Teknik Talimat hükümlerine uygun olarak gerçekleştirildiği, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacılar tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden davalı idarenin yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacıların tam/hisseli maliki olduğu, … ili, … ilçesi, … Köyü, … Mevkiinde bulunan …, …, …, …, …, … ve … parsel sayılı taşınmazların da içinde yer aldığı alan, 07/11/2012 tarih ve 28460 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 12/10/2012 tarih ve 2012/3857 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 3083 sayılı Sulama Alanlarında Arazi Düzenlenmesine Dair Tarım Reformu Kanunu’nun 3. ve 8. maddelerine göre uygulama alanı olarak tespit edilmiştir.
Anılan karara istinaden “Aksaray Gülağaç 2. Kısım Arazi Toplulaştırma ve Tarla İçi Geliştirme Hizmetleri Projesi” kapsamında, Delihebil Köyünde gerçekleştirilen arazi toplulaştırması sonucunda, davacıların taşınmazlarına karşılık olarak, yeni oluşturulan … ada, …, … ada, … ve …, … ada, …, … ada, … sayılı parseller tahsis edilmiştir.
Davacılar tarafından, …, …, … ve … parsel sayılı taşınmazlarına karşılık olarak tahsis edilen parsellerin eski parselleri ile eşdeğer olmadığı iddia edilerek, arazi toplulaştırması işleminin anılan taşınmazlar yönünden iptali istemiyle bakılmakta olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
3083 sayılı Sulama Alanlarında Arazi Düzenlenmesine Dair Tarım Reformu Kanunu’nun, ilk toplulaştırma işlemi tarihinde yürürlükte olan haliyle 1. maddesinde, bu Kanunun amacının, sulama alanları ile Bakanlar Kurulunca gerekli görülen alanlarda; toprağın verimli şekilde işletilmesini, işletilmesinin korunmasını, birim alandan azami ekonomik verimin alınmasını, tarım üretiminin sürekli olarak artırılmasını, değerlendirilmesini ve buralarda istihdam imkanlarının artırılmasını, ekonomik üretime imkan vermeyecek şekilde parçalanan tarım topraklarının gerektiğinde ve imkanlar ölçüsünde genişletilmesi suretiyle de toplulaştırılmasını, tarım arazisinin ailenin geçimini sağlamaya ve aile iş gücünü değerlendirmeye yeterli olmayacak derecede parçalanmasının ve küçülmesinin önlenmesini … sağlamak olduğu hüküm altına alınmıştır.
Sulama Alanlarında Arazi Düzenlenmesine Dair Tarım Reformu Kanunu Uygulama Yönetmeliğinin, işlem tarihinde yürürlükte olan “Toplulaştırma” başlıklı 20. maddesinde, toplulaştırmanın, uygulama alanında ekonomik üretime imkan vermeyecek şekilde parçalı ve hisseli arazinin birleştirilmesi ve bu amaçla kamulaştırma, az topraklı veya topraksız çiftçinin topraklandırılması, sahibine bırakılacak arazinin belirlenmesi, köy gelişme ve yeni köy yerleşme alanlarına yer ayrılması gibi arazi düzenlemesine dair diğer hususları kapsayacağı; “Talimat Hazırlanması” başlıklı 71. maddesinde, Genel Müdürlüğün bu Yönetmeliğin uygulamasını sağlamak, kolaylaştırmak, tamamlamak ya da açıklamak maksadıyla talimat çıkarmaya yetkili olduğu düzenlenmiştir.
Tarım Reformu Genel Müdürlüğü tarafından Haziran 2010’da çıkarılan “Arazi Toplulaştırması Teknik Talimatı”nın 3. maddesinde, “sabit tesis”, ev, ahır, samanlık, ağıl, ambar, kuyu vb. yapılarla bağ, bahçe ve ağaçlık arazi olarak tanımlanmış, “Yeni Parsel Planlarının Hazırlanması” başlıklı 19. maddesinde yer alan “Yeni Parselasyon Planlamasında Dikkat Edilecek Hususlar” başlıklı bölümde, maliklere mümkün olduğu ölçüde eski arazisine eşdeğer ve tek parselde arazi verilmeye çalışılması, maliklerin istekleri dikkate alınarak arazisinin yoğun olduğu bölgede veya en büyük parselinin etrafında toplanarak arazi verilmeye çalışılması, umumi yola (asfalt, şose) bitişik olan parsellerin yine imkanlar ölçüsünde aynı yerde verilmesi, toplulaştırma alanındaki işletme yapı ve tesisleri ile bağ, bahçe vb. sabit tesislerin imkan ölçüsünde maliklerine verilmesi, birden fazla sabit tesisi bulunan maliklerin bu arazi parçalarından mümkün olduğu kadar birinin etrafında tercih vermek zorunda olması, her parselin yol ve sudan faydalanacak şekilde planlanması, küçük işletmelere ait parsellerin, yol ve sudan faydalanabilmesi için, gerektiğinde hisselendirilmesi, parsel şeklinin zorunlu durumlar dışında dikdörtgen olmasına ve en/boy oranının 1/3 – 1/7 arasında bulunmasına dikkat edilmesi, toplulaştırma yapılan köyler arasında sınır düzeltmesinin 3083 sayılı Kanunun 14. maddesine göre ve değer eşitliği sağlanarak yapılması, değişiklik yapıldığında köy sınırlarının yol, kanal gibi sabit sınırlara dayandırılmasına çalışılması, ancak zorunlu hallerde parsel sınırının köy sınırı olarak değerlendirilmesi, işletmeyi oluşturan maliklere ait arazinin bir arada değerlendirilebilmesi, maliklerin istekleri halinde tek parselde payları oranında adlarına hisseli olarak tescil edilmesi, parsel yerleştirilmesinde hısım ve hasım ilişkilerine dikkat edilmesi, arazi maliklerinden birden fazla ve komşu köylerde arazisi bulunanların arazilerinin ikamet ettikleri köyün sınırına yakın olacak şekilde planlanmaya çalışılması, blokların düzgün şekilli olmayan kısımlarına büyük parsellerin yerleştirilmeye çalışılması, düşük dereceli arazinin mümkün olduğu ölçüde eski sahiplerine bırakılması veya kendi aralarında toplulaştırılması, verasete iştiraklerden aynı maliklere ait olan arazinin bir işletme olarak değerlendirilmesi, davalı arazinin her birinin ayrı bir işletme olarak değerlendirilmesi, hisse uyuşmazlıkları giderilemeyen parsellerin her birinin ayrı bir işletme olarak değerlendirilerek eski maliklerine aynı hisselerle tescil ettirilmesi, bu araziden malik ve hisse oranları aynı olanların bir arada toplulaştırılabilmesi, Talimatın 9. maddesi kapsamında yer alan tesislerin bulunduğu parsellerin, planlamada öncelikle bulunduğu yerde bırakılmaya çalışılması hususlarına dikkat edilmesi gerektiği kurallarına yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden, davacıların tam/hisseli maliki oldukları …, …, …, …, …, … ve … parsellerine karşılık olarak, yeni oluşturulan … ada…, … ada, … ve …, … ada, …, … ada,… sayılı parsellerin müstakil olarak tahsis edildiği, davacılar tarafından, …, …, … ve … parsel sayılı taşınmazlarına karşılık olarak tahsis edilen parsellerin eski parselleri ile eşdeğer olmadığı iddiasıyla bakılan davanın açıldığı görülmektedir.
Mahkemece yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenerek 13/03/2019 tarihinde dosyaya sunulan raporda, …, …, … sayılı parseller yönünden toplulaştırmanın amacına ve ilkelerine aykırı bir durumun bulunmadığı, … sayılı parsel yönünden ise, dava konusu işlemin toplulaştırmanın amacına ve ilkelerine aykırı olarak tesis edildiği belirtilmiştir.
Dava konusu toplulaştırma işleminin … sayılı parsel yönünden hukuka aykırı olup olmadığının açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
Bilirkişi raporunda, … sayılı parsele ilişkin olarak, parselin umumi yol niteliğinde olan … Karayolundan … Köyüne bağlanan asfalt yola cepheli olduğu, hakedişine karşılık umumi yola bitişik olan parselin imkanlar ölçüsünde yine aynı yerden verilmesi gerekirken ve … sayılı parselin bulunduğu alanda oluşturulacak olan bir parselden tahsis edilmesi teknik olarak mümkün iken bu olanağın değerlendirilmediği, 41.741,51 m²’lik hak edişinin 5.689,34 m²’lik bölümünün … nolu parselin yaklaşık 460 metre kuzey batısında, alanının bir bölümü davacıların maliki oldukları dava dışı … parselinin üzerine, bir bölümü ise … ve … nolu kadastro parsellerinin üzerine denk gelecek şekilde oluşturulan, umumi yola (asfalt, şose) bitişik olmayan ve tarımsal verimliliği açısından davacıların maliki oldukları … nolu parselden daha düşük seviyede olan … ada, … sayılı parselden tahsis yapıldığı tespitlerine yer verilmiştir.
Dosyada yer alan ve maliklerin eski ve yeni durumdaki arazilerini gösteren tescile esas listelerin incelenmesinden, … sayılı parselin alanının 43.100,00 m² olduğu, kamu ortak kullanım payı kesintisi sonrasında davacıların 41.741,51 m²’lik hak edişinin kaldığı, hak edişin 37.424,57 m²’lik kısmı ile davacılara ait … sayılı parselden gelen 2.987,93 m²’lik alanın birleştirilmesiyle … sayılı parselin bulunduğu alanda 40.412,50 m² alana sahip … ada, … sayılı parselin oluşturulduğu ve davacılara müstakil olarak tahsis edildiği, neticede, davacıların bu parselden azalan hak ediş miktarının 1.329,01 m² olduğu, parselden azalan miktarın, davacılara ait … parselin bulunduğu alanda oluşturulan ve davacılara tahsis edilen … ada,… sayılı parsele derece farkı dikkate alınarak m²’sinin artırılması suretiyle eklendiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacılara tahsis edilen parsellerin toplam alanının 100.179,63 m² olduğu, … parselden azalan hak ediş miktarının 1.329,01 m² olduğu ve bu miktarın yine davacılara ait … ada, … sayılı parsele eklendiği göz önünde bulundurulduğunda, … sayılı parselin 1.329,01 m²’lik kısmının, … ada, … sayılı parselin bulunduğu alandan derece farkı dikkate alınarak tahsis edilmesinde, toplulaştırmanın ilke ve esaslarına aykırılık bulunmadığı, dolayısıyla, dava konusu toplulaştırma işleminin … sayılı parsel yönünden de hukuka uygun olarak tesis edildiği sonucuna varılmaktadır.
Bu itibarla, … sayılı parsel yönünden dava konusu işlemin iptali yolunda verilen İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuka uyarlık bulunmamıştır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin KABULÜNE,
2. 153 sayılı parsel yönünden dava konusu işlemin iptaline, …, …, … sayılı parseller yönünden ise davanın reddine ilişkin … İdare Mahkemesi kararının iptale ilişkin kısmına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi…. İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 21/02/2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.