Danıştay Kararı 10. Daire 2020/75 E. 2023/461 K. 09.02.2023 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2020/75 E.  ,  2023/461 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2020/75
Karar No : 2023/461

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- …
2- …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı / ANKARA
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… , T:… sayılı temyiz isteminin reddine ilişkin kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

DAVANIN_KONUSU : Davacılardan … ‘ın 2007 yılında Siirt Devlet Hastanesinde sağ dizinden geçirdiği ameliyatın tıp kurallarına uygun yapılmaması sonucu %62 oranında sakat kalmasında idarenin hizmet kusurunun bulunduğundan bahisle uğranıldığı ileri sürülen zarar karşılık … için 1.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi; … için 25.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:… , K: … sayılı kararıyla, davanın süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu kararın sonucu itibarıyla hukuka ve usule uygun olduğu gerekçesiyle davacıların istinaf başvurusunun gerekçeli reddine kesin olarak karar verilmiştir.
Anılan kararın davacılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… , T:… sayılı kararıyla; temyiz incelemesine konu edilmek istenilen davanın konusunun toplam 126.000,00 TL maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olması, diğer bir deyişle dava değerinin 126.000,00 TL olması sebebiyle, davanın değeri itibarıyla, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinde sayılan temyiz yolu açık olan davalardan olmaması (temyiz parasal sınırının 2019 yılı itibarıyla 144.000,00 TL olması) nedeniyle, iş bu davada verilen İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusuna ilişkin Daire kararının kesin olduğu, bu karara karşı temyiz yolu kapalı olduğundan, davacının temyiz isteminin esasının incelenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle davacıların temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davacılar tarafından, davanın açıldığı tarihteki parasal sınırlar baz alındığında temyize başvurma haklarının bulunduğu, davanın süresinde olduğu iddialarıyla temyize konu kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından davacıların temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacıların temyiz istemlerinin REDDİNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… , T:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz yargılama giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına, artan posta ücretinin iadesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 09/02/2023 tarihinde kesin olarak oy çokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Temyiz” başlıklı 46. maddesinin 1. fıkrasında, “Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir.” kuralı yer almış, maddenin devamında, temyiz edilebilecek kararlar; açılan davanın konusu esas alınarak belirlenmiş, aynı fıkranın (b) bendinde, “Konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar”da verilen kararların temyiz edilebileceği kurala bağlanmış; aynı Kanun’un Ek 1. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, bu Kanunda öngörülen parasal sınırlar; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulandığından, davanın açıldığı 06/02/2017 tarihinde temyiz parasal sınırının 103.000,00 TL olduğu görülmüştür.
2577 sayılı Kanun’un yukarıda aktarılan maddelerinde, konusu belli bir para olan idari işlemler hakkında açılan davalarda verilen kararlardan hangisinin, 2577 sayılı Kanun’un 46/1-(b) maddesi uyarınca temyize tabi olup olmadığının; “verilen kararların tarihine göre” değil, açılan davalardaki parasal miktara göre belirleneceği hükme bağlandığından, bu husustaki değerlendirmenin dava açma tarihinde yürürlükte bulunan temyiz parasal sınırının esas alınarak yapılması gerekmektedir.
Aksi uygulamanın, 2577 sayılı Kanun’da belirtilen parasal sınırlar yıl itibarıyla yeniden değerleme oranında arttırıldığından, davanın açılmasından sonraki yargılama sürecine göre kararın temyiz edilebilme durumunun değişmesi nedeniyle, kanun yollarına başvurma açısından, kanuni açıklığın bulunmadığı sonucunu doğuracağı açıktır.
Dosyanın incelenmesinden; davacılardan … ‘ın 2007 yılında Siirt Devlet Hastanesinde sağ dizinden geçirdiği ameliyatın tıp kurallarına uygun yapılmaması sonucu %62 oranında sakat kalmasında idarenin hizmet kusurunun bulunduğundan bahisle uğranıldığı ileri sürülen zarar karşılık … için 1.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi; … için 25.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle 06/02/2017 tarihinde davanın açıldığı, davanın süre yönünden reddi yolunda verilen karara karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine Bölge İdare Mahkemesince kesin olarak karar verildiği, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının davacı tarafından temyizi üzerine, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:… sayılı kararıyla da dava değerinin 126.000,00 TL olması sebebiyle, davanın değeri itibarıyla, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 46. maddesinde sayılan temyiz yolu açık olan davalardan olmaması (temyiz parasal sınırının 2019 yılı itibarıyla 144.000,00 TL olması) nedeniyle temyiz isteminin reddine karar verildiği, anılan kararın temyizen incelenerek bozulmasının davacılar tarafından istenildiği anlaşılmaktadır.
Davanın açıldığı 06/02/2017 tarihinde temyiz parasal sınırının 103.000,00 TL, davaya konu edilen tazminat miktarının ise 126.000,00 TL olduğu ve bu miktarın davanın açıldığı 2017 yılındaki temyiz parasal sınırının üzerinde olduğu görüldüğünden; bakılan dava 2577 sayılı Kanun’un 46. maddesinde sayılan davalar arasında yer aldığından, uyuşmazlıkta verilecek kararın temyiz edilebileceği açık olup temyiz dilekçesinin verilmesi üzerine dosyanın tekemmülünün sağlanarak Danıştay’a gönderilmesi gerekirken temyiz isteminin reddi yolunda verilen Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Yukarıda açıklanan nedenle, davacının temyiz isteminin kabul edilerek temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği oyu ile Daire kararına katılmıyorum.