Danıştay Kararı 10. Daire 2020/6145 E. 2020/6447 K. 16.12.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2020/6145 E.  ,  2020/6447 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2020/6145
Karar No : 2020/6447

GÖNDERME KARARI

… tarafından, Şırnak ili, Merkez ilçesi, … köyünde ikamet etmekte iken yaşanan terör olayları nedeniyle köyden göç etmek zorunda kaldığı ve halen dönüş yapamadığından bahisle 2003 yılından beri mal varlığına ulaşamamadan kaynaklı devam eden maddi zararlarının 5233 sayılı Kanun kapsamında tazmini istemiyle 05/07/2013 tarihinde yaptığı başvurunun zımnen reddine ilişkin Şırnak Valiliği Zarar Tespit Komisyonu kararının iptali istemiyle Şırnak Valiliği’ne karşı açılan davada, Diyarbakır Barosu Avukatlarından … tarafından verilen karar düzeltme dilekçesi üzerine dosya incelenerek gereği görüşüldü:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinde, bu Kanunda hüküm bulunmayan hususlarda, ehliyet ve tarafların vekilleri konusunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı kurala bağlanmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 51. maddesinde, dava ehliyetinin, medenî hakları kullanma ehliyetine göre belirlendiği, 72. maddesinde, davanın vekil aracılığıyla açılması ve takip edilmesinde, kanunlardaki özel hükümler saklı kalmak üzere, Borçlar Kanununun temsile ilişkin hükümlerinin uygulanacağı, 76 ve 77. maddelerinde, avukatın, açtığı veya takip ettiği dava ve işlerde, noter tarafından onaylanan ya da düzenlenen vekâletname aslını veya avukat tarafından onaylanmış aslına uygun örneğini, dava yahut takip dosyasına konulmak üzere ibraz etmek zorunda olduğu, vekâletnamesinin aslını veya onaylı örneğini vermeyen avukatın dava açamayacağı ve yargılamayla ilgili hiçbir işlem yapamayacağı, şu kadar ki gecikmesinde zarar doğabilecek hâllerde mahkemenin, vereceği kesin süre içinde vekâletnamesini getirmek koşuluyla avukatın dava açmasına veya usul işlemlerini yapmasına izin verilebileceği, bu süre içinde vekâletname verilmez veya asıl taraf yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçeyle mahkemeye bildirmez ise davanın açılmamış veya gerçekleştirilen işlemlerin yapılmamış sayılacağı hüküm altına alınmıştır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 28. maddesinde, kişiliğin ölüm ile sona ereceği, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 513. maddesinin 1. fıkrasında da, sözleşmeden veya işin niteliğinden aksi anlaşılmadıkça vekilin veya vekâlet verenin ölümü, ehliyetini kaybetmesi ya da iflası ile vekalet sözleşmesinin kendiliğinden sona ereceği hükme bağlanmıştır.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun “İşi sonuna kadar takip etme zorunluluğu ve başkasını tevkil” başlıklı 171. maddesinin 2. fıkrasında, avukata verilen vekaletnamede başkasını tevkile yetki tanınmış ise, yazılı sözleşmede aksine açık bir hüküm olmadıkça, işi başka bir avukatla birlikte veya başka bir avukata vererek takip ettirebileceği, vekaletnamede, bunun düzenlendiği tarihten sonra açılacak veya takip edilecek bütün dava ve işlerde vekalete ve başkasını tevkile genel şekilde yetki verilmişse, avukatın, bu tarihten sonraki dava ve işlerde müvekkilinden ayrıca vekalet almaya lüzum kalmaksızın işi başka bir avukatla birlikte veya başka bir avukata vererek takip ettirebileceği hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden; davacının, Siirt Noterliğince düzenlenen … tarih ve … yevmiye nolu vekaletname ile Av. … ‘yi kendisine vekil tayin ettiği, dosya Avukatı … tarafından 01/07/2013 tarihinde Diyarbakır Barosu Avukatlarından …’a yetki belgesi verildiği, Av. … ‘nin 28/11/2015 tarihinde vefat ettiği, vefattan sonra yetki belgesi ile davayı takip eden Av. … adına düzenlenmiş yeni bir vekaletnamenin ise dosyaya sunulmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca, vekilin ölümü ile vekalet ilişkisi sona erdiğinden, yetki belgesi son bulan Av. … tarafından verilen karar düzeltme istemli dilekçenin incelenme olanağı bulunmadığı anlaşılmakla dosyanın usulüne uygun olarak tekemmül ettirilmediği sonucuna varılmıştır.
Buna göre; İdare Mahkemesince, anılan mevzuat hükümleri uyarınca, Dairemizin 18/12/2019 tarih ve E:2019/1863, K:2019/10568 sayılı kararının bizzat davacıya tebliğ edilerek, dosyanın tekemmül ettirilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınmak suretiyle dosyanın tekemmül ettirilmek üzere … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 16/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.