Danıştay Kararı 10. Daire 2020/453 E. 2020/3743 K. 13.10.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2020/453 E.  ,  2020/3743 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2020/453
Karar No : 2020/3743

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : Türkiye Jokey Kulubü
VEKİLİ : Av. …

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı hakkında tesis edilen “hipodrom tesislerine girmeme” cezasının kaldırılması talebiyle yapılan başvurunun reddine dair Türkiye Jokey Kulübü Yönetim Kurulunun 24/09/2017 tarih ve 12/22 sayılı kararın iptali istenilmektedir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, davacının da aralarında bulunduğu özel görevli kart sahibi kişilerin 25/07/2010 tarihinde İstanbul Hipodrom tesislerinde satış büfesinin malzeme dolabının kapısını kırarak malzeme çaldıkları hususunun sabit olduğu, bu nedenle davacının Türkiye Jokey Kulübü Yönetim Kurulu’nun 07/11/2017 tarih ve 1904 sayılı “hipodrom tesislerine girmeme” cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; davacının usulüne uygun olarak alınan bir savunması olmaksızın, hakkında tesis edilen işlemde “şekil unsuru” yönünden hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararın kaldırılarak, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idareler tarafından, temyize konu Mahkeme kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından, temyiz istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının görev yönünden bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :

MADDİ OLAY :
… Hipodromunda özel görevli kart sahibi davacı hakkında 25/07/2010 tarihinde … Hipodrom tesislerinde satış büfesinin malzeme dolabının kapısını kırarak malzeme çaldıkları güvenlik görevlileri tarafından tutulan tutanak ve güvenlik kamera kayıtları ile tespit edilen kişiler arasında bulunduğundan bahisle Hipodrom Disiplin Kurulu ‘nun 27/07/2010 tarihli kararıyla “devamlı olarak hipodrom tesislerine girmeme” cezası verilmiştir.
Davacı tarafından, söz konusu cezanın kaldırılması talep edilmiş, istemin Türkiye Jokey Kulübü Yönetim Kurulu’nun 24/09/2017 tarih ve 12/22 sayılı kararıyla reddedilmesi ve anılan işlemin 07/11/2017 tarih ve 1904 sayılı kararıyla bildirilmesi üzerine bu işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesinin 3. fıkrasında, dava dilekçelerinin görev ve yetki, idari merci tecavüzü, ehliyet, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, süre aşımı yönlerinden sırasıyla inceleneceği; anılan Kanun’un 15. maddesinin 1/a fıkrasında da 14. maddenin 3/a bendine göre adli yargının görevli olduğu konularda açılan davaların reddine karar verileceği hükme bağlanmıştır.
6132 sayılı At Yarışları Hakkında Kanun’un 1. maddesinde, Türkiye sınırları içerisinde at yarışları düzenlemeye, yurt içinde ve yurt dışında düzenlenen yarışlar üzerine yurt içinden ve yurt dışından müşterek bahis kabul etmeye Tarım ve Köyişleri Bakanlığının yetkili olduğu; Kanunun 4. maddesinin 1. fıkrasında, mülkiyetinde, ortaklığında veya kirası altındaki atları yarışlarda koşturan at sahipleri ile bunların vekilleri, antrenör, at sahibi antrenör veya atın jokeyi, jokey yamağı, centilmen binici, seyisbaşı, seyis ve sair hizmetliler gibi ilgilileri ve koşularda ve yarışlarda görevlendirilenlerde yarış usul ve nizamlarına ve yarış dürüstlüğüne aykırı hareket eden, yarışların ve yarış yerlerinin ve yarışlarla ilgili yer ve tesislerin düzen ve disiplinini bozanlara verilecek disiplin cezaları düzenlenmiş olup, bu cezalardan bazıları ihtar, para cezası, yarışlarla ilgili yerlerde geçici veya süresiz sanat icrasından yasaklama, tribün ve eklentileri dışında, yarışlarla ilgili yer ve tesislere girmekten geçici veya süresiz yasaklama olarak belirtilmiştir. Aynı maddenin devamında ise, maddede öngörülen ihtar cezası ile onbeş yarış gününe kadar koşulara katılmaktan ve yarışlarla ilgili yerlerde sanat icrasından geçici yasaklama cezalarının, Yarış Komiserler Kurulu tarafından ilgililerin savunmaları alınmak kaydıyla verileceği, Yarış Komiserler Kurulu tarafından alınan savunmalar ile diğer bilgi ve belgeler dikkate alınarak, onbeş yarış gününü aşan geçici yasaklama cezaları ile süresiz yasaklama cezalarının Yüksek Komiserler Kurulunca verileceği, maddede belirtilen para cezalarının ise her iki kurul tarafından da verilebileceği hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun 5. maddesinde, Tarım Vekaleti’nin birinci maddede yazılı hak ve salahiyetleri, at yetiştirme ve ıslahını teşvik gayesi ile kurulmuş ve amme menfaatine çalıştığı usulen onanmış derneklerden uygun görülecek bir veya bir kaçına muayyen şartlarla ve 30 seneyi geçmemek üzere Tarım Vekaleti’nin teklifi ve İcra Vekilleri Heyeti’nin kararı ile devredilebileceği belirtilmiştir.
Türkiye Jokey Kulübü Derneği Tüzüğü’nün “Derneğin Kuruluş tarihi ve Kurucuları” başlıklı 2. maddesinde, Türkiye Jokey Kulübünün 07 Ocak 1953 tarihli Bakanlar Kurulu kararı ile kamu yararına hizmet veren dernek olarak kabul edildiği, 10 Temmuz 1953 tarihinde kabul edilen 6132 sayılı At Yarışları Hakkında Kanunun 5. maddesine dayanılarak Türkiye Jokey Kulübü ile Tarım Vekaleti arasında yapılan sözleşme ve daha sonra 3 Ekim 1953 tarihinden beri Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile yaptığı sözleşmelerle at yarışlarını düzenleme yetkisine sahip kamu yararına çalışan bir dernek olduğu, Tüzüğün “derneğin amacını gerçekleştirmek için Sürdüreceği Çalışma Konuları ve Biçimleri ile Faaliyet Alanı ” başlıklı 5. maddesinin 3. bendinde, kanunların ve kamunun olanak tanıması halinde ulusal ve uluslararası at yarışları ve müşterek bahisler düzenlemek, kanunlara uygun olarak müşterek bahisleri kabul etmek hak ve yetkisini kullanmak, bunun için tüm işlemleri yapmaya yetkili olmak, yurt içinde ve dışında bayilikler vermek, çalışmalarını izlemek ve denetlemek, Türkiye sınırları içinde at yarışları düzenlemek, tüm teşkilatı ile hipodromlarda teknik, idari, inzibati ve diğer her türlü önlemleri almak, yurt içinde ve yurt dışında düzenlenen yarışlar üzerine yurt içinden ve yurt dışından müşterek bahis kabul etmek, müşterek bahis kurallarını yerine getirmek, buna dair sözleşmeleri imzalamak ve gerektiğinde yönetmelik düzenlemek ve ilkelerini belirlemek ve hazırlamak, imzalamak, uygulamak, koşullarını belirlemek, bütçesini hazırlamak, personel alım koşullarını belirlemek, çalıştırmak, teçhiz ve tesis etmek, Bakanlıklarla protokoller ve düzenlenen sözleşmelerle müşterek hareket etmek ve gerektiğinde kararlar almak, derneğin amaç ve faaliyetleri kapsamında sayılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden, özel görevli kimlik kartı bulunan davacının, davalılardan Türkiye Jokey Kulübü Derneğinin idaresinde bulunan İstanbul Hipodromunda hırsızlık eylemine karışması neticesinde hakkında davalı dernek tarafından çıkarılan “Türkiye Jokey Kulübüne Bağlı Hipodrom ve Müştemilatlarda Lisansa Tabi Olmadan At Sahibi Emrinde Çalışanlar Hakkında Disiplin İşlemleri ve Disiplin Cezalarının Uygulanmasına Dair Yönerge” (işlemde Yönetmelik yazılan) uyarınca “Hipodrom Disiplin Kurulunun 27/07/2010 tarihli kararıyla “devamlı olarak hipodromlara girmeme” cezası ile cezalandırıldığı, davacının cezanın kaldırılması talebinin reddi üzerine buna itiraz edildiği, itirazının reddine ilişkin işlemin davacıya 05/08/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davacının söz konusu düzenleme hükümleri kapsamında Türkiye Jokey Kulübü Yönetim Kuruluna itiraz ettiği, davacının itirazının TJK Yönetim Kurulunun 17/10/2017 tarihli kararıyla reddedilmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda yer alan mevzuat ve dava konusu olay birlikte incelendiğinde; dava konusu işlemi tesis eden Türkiye Jokey Kulübü Derneği’nin, dernek statüsünde bir özel hukuk tüzel kişisi olduğu, at yarışları düzenleme ve düzenlenen at yarışları üzerinde müşterek bahis kabul etme yetkisini (dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibariyle) Bakanlar Kurulu kararına istinaden kullandığı, bununla birlikte hakkında disiplin işlemi tesis edilen davacının “özel görevli kimlik kartına” sahip olan kişilerden olduğu ve hakkında tesis edilen disiplin cezasına konu eylemin davalı derneğin sorumluluğunda bulunan hipodromda gerçekleştiği ileri sürülen hırsızlık eyleminden kaynaklandığı, eylemin davalı derneğin kendi tüzüğünden doğan “tüm teşkilatı ile hipodromlarda teknik, idari, inzibati ve diğer her türlü önlemleri almak” göreviyle ilgili olarak kendi içişleyişini düzenlemek amacıyla çıkardığı “Türkiye Jokey Kulübüne Bağlı Hipodrom ve Müştemilatlarda Lisansa Tabi Olmadan At Sahibi Emrinde Çalışanlar Hakkında Disiplin İşlemleri ve Disiplin Cezalarının Uygulanmasına Dair Yönerge” kapsamında değerlendirilerek söz konusu cezanın bu düzenleme uyarınca oluşturulan “Hipodrom Disiplin Kurulu”nca verildiği, bu cezaya yapılan itirazın yine davalı derneğin organı olan “Yönetim Kurulu”nca incelenerek reddedildiği, bu sebeple disiplin cezasına konu eylemin At Yarışları Hakkında Kanun uyarınca tesis edilen disiplin cezalarından olmadığı, bu nedenle de dava konusu işlemin tesisi sürecinde diğer davalı Tarım ve Orman Bakanlığının yer almadığı hususları göz önünde bulundurulduğunda; dava konusu işlemin tesisinde kamu gücüne dayanılmadığı, davalı dernek tarafından verilen disiplin cezasının özel hukuk tüzel kişisi olan derneğin sorumluluğunda bulunan tesisin güvenliğinin sağlanmasıyla ilgili olduğu dolayısıyla işlemin idari nitelikte olmadığı anlaşıldığından iş bu davanın görüm ve çözümünün adli yargı yerine ait olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu durumda, uyuşmazlığın adli yargının görevinde bulunduğu hususu gözetilmeksizin işin esası hakkında verilen temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarelerin temyiz istemlerinin kabulüne,
2. Davanın reddine ilişkin … İdare Mahkemesinin kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 13/10/2020 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.