Danıştay Kararı 10. Daire 2019/8204 E. 2020/4453 K. 03.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/8204 E.  ,  2020/4453 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/8204
Karar No : 2020/4453

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı / …
VEKİLİ : 1. Hukuk Müşaviri Yrd. V. …

KARŞI TARAF (DAVACILAR): 1- …
2- …
3- …
VEKİLLERİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacılar tarafından, 01/01/2017 tarihinde “…” isimli gece kulübüne yapılan silahlı saldırıda oğullarının/kardeşlerinin hayatını kaybetmesi nedeniyle, 2.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 275.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 277.000,00 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacılar destekten yoksun kalma tazminatı istemi ile ilgili olarak davacılar vekilince Zarar Tespit Komisyonuna yapılan başvuru üzerine hazırlanan tasarının tebliğine rağmen sulhnamenin imzalanmadığı, davacıların 5233 sayılı Kanun kapsamında maddi tazminat taleplerinin süresi içinde dava konusu edilmediği, bu bakımdan yerinde olmadığı, genel hükümler çerçevesinde idarenin hizmet veya kusursuz sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın maddi tazminat istemi yönünden reddine, … ve …’ün oğulları, …’ün ise abisi olan …’ün ölümü neticesinde yaşam süresince duyacakları üzüntü, acı, psikolojik çöküntü nedeniyle sosyal risk ilkesi kapsamında takdiren, müteveffanın annesi … için 100.000,00 TL, babası … için 100.000,00 TL, kardeş … için ise 50.000,00 TL manevi tazminatın idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacılara ödenmesi, fazlaya ilişkin manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; Mahkeme kararının maddi tazminatla ilgili değerlendirme kısmında genel hükümler çerçevesinde idarenin hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluğunun bulunmadığının belirtilmesine rağmen, bu konuda herhangi bir araştırma ve inceleme yapılmadan Mahkemenin böyle bir sonuca ulaşmasını sağlayan hukuken geçerli biigi ve belge olmadığı, davanın konusunun ortaya konulması kapsamında uyuşmazlığın hukuki niteliğinin tam olarak belirlenmesi ve sonrasında işin esası hakkında hüküm kurulması gerekirken bu yapılmaksızın maddi ve manevi tazminat istemleri hakkında karar verilmesinde usul hükümlerine uyarlık görülmediği kararın kaldırılması, işin esası açısından, yeniden bir karar verilmesi gerektiği, ancak bundan sonra verilecek karara karşı istinaf başvurusunda bulunulması durumunda istinaf başvurusunun esasının incelenmesi gerektiği sonucuna varıldığı gerekçesiyle usul hükümlerine uygun olmadığı sonucuna varılan … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, 5233 sayılı Kanun kapsamında manevi tazminata hükmedilemeyeceği, takdir edilen miktarın, emsal kararlara göre fahiş olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacılar tarafından, savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ :İdare Mahkemesi kararının 2577 sayılı Kanun’un 45. maddesinin 5. fıkrasına uygun olması nedeniyle Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :

MADDİ OLAY :
Davacılar tarafından, 01/01/2017 tarihinde “…” isimli gece kulübüne yapılan silahlı saldırıda oğullarının/kardeşlerinin hayatını kaybetmesi nedeniyle 23/02/2017 tarihinde Zarar Tespit Komisyonuna başvurularak zararlarının tazmini istenilmiş, Zarar Tespit Komisyonu’nca 33.620,00 TL maddi tazminat ödenmesine ilişkin sulhname tasarısı vekile 30/04/2018 tarihinde tebliğ edilmiş ancak sulhname imzalanmayarak,19/09/2017 tarihinde İçişleri Bakanlığına yapılan başvurunun 02/10/2017 tarihli işlemle reddinin tebliği üzerine anne … ve Baba … için ayrı ayrı 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile anne ve baba için ayrı ayrı 100.000,00 TL, kardeş … için 75.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 277.000,00 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “İstinaf” başlıklı 45. maddesinde;
“1. İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda farklı bir kanun yolu öngörülmüş olsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir…
2. İstinaf, temyizin şekil ve usullerine tabidir. İstinaf başvurusuna konu olacak kararlara karşı yapılan kanun yolu başvurularında dilekçelerdeki hitap ve istekle bağlı kalınmaksızın dosyalar bölge idare mahkemesine gönderilir.
3. Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
4. Bölge idare mahkemesi, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verir. Bu hâlde bölge idare mahkemesi işin esası hakkında yeniden bir karar verir. İnceleme sırasında ihtiyaç duyulması hâlinde kararı veren mahkeme veya başka bir yer idare ya da vergi mahkemesi istinabe olunabilir. İstinabe olunan mahkeme gerekli işlemleri öncelikle ve ivedilikle yerine getirir.
5. Bölge idare mahkemesi, ilk inceleme üzerine verilen kararlara karşı yapılan istinaf başvurusunu haklı bulduğu, davaya görevsiz veya yetkisiz mahkeme yahut reddedilmiş veya yasaklanmış hâkim tarafından bakılmış olması hâllerinde, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vererek dosyayı ilgili mahkemeye gönderir. Bölge idare mahkemesinin bu fıkra uyarınca verilen kararları kesindir.” hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden; … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:.. sayılı kararıyla; davacılar destekten yoksun kalma tazminatı istemi ile ilgili olarak davacılar vekilince Zarar Tespit Komisyonuna yapılan başvuru üzerine hazırlanan tasarının tebliğine rağmen sulhnamenin imzalanmadığı, davacıların 5233 sayılı Kanun kapsamında maddi tazminat taleplerinin süresi içinde dava konusu edilmediği, bu bakımdan yerinde olmadığı, genel hükümler çerçevesinde idarenin hizmet veya kusursuz sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın maddi istemler yönünden reddine, … ve …’ün oğulları, …’ün ise abisi olan …’ün ölümü neticesinde yaşam süresince duyacakları üzüntü, acı, psikolojik çöküntü nedeniyle sosyal risk ilkesi kapsamında takdiren, müteveffanın annesi … için 100.000,00 TL, babası … için 100.000,00 TL, kardeş …. için ise 50.000,00 TL manevi tazminatın idareye başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı idarece davacılara ödenmesi, fazlaya ilişkin manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmiştir.
… Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; Mahkeme kararının maddi tazminatla ilgili değerlendirme kısmında genel hükümler çerçevesinde idarenin hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluğunun bulunmadığının belirtilmesine rağmen, bu konuda herhangi bir araştırma ve inceleme yapılmadan Mahkemenin böyle bir sonuca ulaşmasını sağlayan hukuken geçerli bilgi ve belge olmadığı, davanın konusunun ortaya konulması kapsamında uyuşmazlığın hukuki niteliğinin tam olarak belirlenmesi ve sonrasında işin esası hakkında hüküm kurulması gerekirken bu yapılmaksızın maddi ve manevi tazminat istemleri hakkında karar verilmesinde usul hükümlerine uyarlık görülmediği kararın kaldırılması, işin esası açısından, yeniden bir karar verilmesi gerektiği, ancak bundan sonra verilecek karara karşı istinaf başvurusunda bulunulması durumunda istinaf başvurusunun esasının incelenmesi gerektiği sonucuna varıldığı gerekçesiyle usul hükümlerine uygun olmadığı sonucuna varılan … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Bakılan uyuşmazlıkta; … İdare Mahkemesi tarafından; maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olarak hukuki nitelendirme yapılmış olup, maddi tazminat istemlerinin 5233 sayılı Kanun kapsamında, manevi tazminat istemlerinin ise sosyal risk ilkesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği yolunda verilen kararda 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinin 5. fıkrasında belirtilen usul hükümlerine aykırılık bulunmamaktadır.
Bu durumda; … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince istinaf istemleri hakkında bir karar verilmesi gerekirken kararın kaldırılarak dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesinde hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Yukarıda özetlenen gerekçeyle davanın maddi tazminat istemlerinin reddi, manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü, kısmen reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurularında, İdare Mahkemesi kararının kaldırılması ve dosyanın yeniden bir karar verilmek üzere Mahkemesine gönderilmesi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesine gönderilmesine, 03/11/2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.