Danıştay Kararı 10. Daire 2019/7152 E. 2020/5439 K. 25.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/7152 E.  ,  2020/5439 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/7152
Karar No : 2020/5439

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararının davacı tarafından temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, … Cumhuriyet Başsavcılığının … tarih ve Esas No:… Kabahat, K:… sayılı idari yaptırım kararı ile verilen 6.299.370,00 TL idari para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; … Cumhuriyet Başsavcılığının … tarih ve E:… Kabahat, K:… sayılı kararı ile, davacı ile birlikte 8 kişinin 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet ettiğinden bahisle 3/11. maddesi uyarınca ve aynı Kanun’un 4/2. maddesinde yer alan artırım hükmünün tatbiki ile haklarında 6.299.370 TL idari para cezası verildiği, davacı tarafından anılan cezaya karşı yapılan itirazın … Sulh Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile reddedildiği, bu kararın 28/05/2010 tarihinde kesinleşmesi üzerine, söz konusu para cezasının tahsili amacıyla 6183 sayılı Kanun uyarınca ödeme emrinin düzenlendiği, dava konusu işlemin dayanağı olan idari para cezasına karşı açılan davanın derdest olduğu iddia edilmişse de, hakkında bireysel işlem tesis edilen kişiler tarafından işlemin iptali istemiyle açılan davaların sadece kendileri hakkında hüküm doğuracağının açık olması karşısında, davacı ile birlikte ceza alan diğer bir kişi tarafından açıldığı görülen davanın derdest olmasının davacı bakımından sonuç doğurmayacak olması nedeniyle kesinleşen idari para cezasının tahsili amacıyla düzenlenmiş olan dava konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı istinaf isteminin kabulü ile zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali yolunda verilen kararının Danıştay Onuncu Dairesinin 02/10/2018 tarih ve E:2018/3200, K:2018/2862 sayılı kararı ile zamanaşımı süresinin dolmadığı, uyuşmazlığın esasının incelenmesi gerektiği gerekçesiyle bozulması üzerine, bozma kararına uyularak verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; istinaf başvurusunda bulunulan mahkeme kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45. maddesinde sayılan kaldırma nedenlerinin bulunmadığı belirtilerek davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ödeme emrinin zamanaşımına uğradığı, sahtecilik davası yönünden hakkında beraat kararı verildiği, gümrük kıymetinin belirlenmesine ilişkin tespitlerin hatalı olduğu, sahteciliği işleyen kişinin net bir şekilde tespit edildiği, cezaların şahsiliği ilkesi uyarınca sahteciliği işleyen kişinin idari para cezasından sorumlu tutulacağı, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacının … Hırdavat … unvanlı firmanın sahibi olduğu, vekalet verdiği kişinin sahte TSE belgeleri ve düşük kıymetle zincirli testere ithalatı yaptığı ihbarı üzerine soruşturma başlatıldığı, … Cumhuriyet Başsavcılığının … tarih ve E:… Kabahat, K:… sayılı kararı ile 5607 sayılı Kanun uyarınca hakkında 6.299.370,00 TL idari para cezası verildiği, bu cezaya yapılan itirazın … Sulh Ceza Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile reddedildiği, kesinleşen kararın tahsil işlemlerinin başlatılması istemiyle vergi dairesine gönderildiği, akabinde anılan idari para cezasının tahsili amacıyla davacı adına ödeme emri düzenlenmesi üzerine bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 37. maddesinde “Amme alacaklarının hususi kanunlarında belli edilen zamanlarda ödeneceği, hususi kanunlarında ödeme zamanı tespit edilmemiş amme alacaklarının Maliye Vekaletince belirtilecek usule göre yapılacak tebliğden itibaren bir ay içinde ödeneceği, bu ödeme müddetinin son gününün amme alacağının vadesi günü olduğu” kuralına yer verilmiş, aynı Kanun’un dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan haliyle ‘Ödeme Emri’ başlıklı 55. maddesinde “Amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumu bir “ödeme emri” ile tebliğ olunur.” hükmü yer almış, işlem tarihinde yürürlükte bulunan şekliyle ‘Ödeme Emrine İtiraz’ başlıklı 58. maddesinde ise “kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde itirazda bulunabileceği” hükme bağlanmıştır.
Anılan Kanun maddelerinin incelenmesinden; ödeme zamanı tespit edilmemiş amme alacakları hakkında ödeme emri düzenlenmeden önce Maliye Vekaletince borcu ödemesi için borçluya bir ay süre verilmesi gerektiği, ancak bu süre içerisinde borç ödenmezse ödeme emri düzenlenebileceği anlaşılmaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
6183 sayılı Kanun’un 37. maddesine göre, ödeme zamanı tespit edilmemiş amme alacağının takibine geçilebilmesi için alacağın usulüne uygun bir şekilde ilgiliye tebliğ edilmesi ve ödeme için bir aylık süre tanınması gerekmektedir. 6183 sayılı Kanun hükmü uyarınca takip işlemlerini yürüten davalı idarenin, Kanun’da belirtilen şekilde ödeme zamanının belirlenip belirlenmediği hususunu re’sen inceleyerek, ödeme zamanı belirlenmemiş alacaklar için 1 aylık ödeme süresi tanıyarak vade tarihini belirlemesi, akabinde süresi içerisinde ödenmeyen alacaklar için ödeme emri düzenlemesi gerektiği açıktır.
Uyuşmazlıkta, … Cumhuriyet Başsavcılığı İdari Yaptırım Bürosu tarafından tahsil işlemlerinin başlatılması amacıyla gönderilen yazının … Vergi Dairesi Başkanlığına 24/05/2017 tarihinde tebliğ edildiği, … Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından 06/06/2017 tarihinde tahakkuk fişinin ve aynı günlü ödeme emrinin düzenlendiği görüldüğünden yukarıda anılan Kanun uyarınca bir aylık ödeme süresi tanınmadan ve vade tarihi belirlenmeden alacağın tahsili yolunda tesis edilen dava konusu ödeme emrinde ve davanın reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin reddine dair temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın reddine ilişkin … İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 25/11/2020 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.