Danıştay Kararı 10. Daire 2019/6554 E. 2020/5275 K. 24.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/6554 E.  ,  2020/5275 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/6554
Karar No : 2020/5275

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı (…) …
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

İSTEMLERİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, davacı tarafından redde ilişkin kısmının, davalı idare tarafından vekalet ücretine ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Bartın Devlet Hastanesinde davacıya uygulanan tıbbi teşhis ve tedavide davalı idarenin hizmet kusurunun bulunduğu iddiasıyla 500,00 TL maddi ve 200.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 200.500,00 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; dava dosyasında bulunan bilgi, belge ve hükme esas alınabilecek nitelikte bulunan Adli Tıp Kurumu raporu doğrultusunda davacıya uygulanan muayene, teşhis ve tedavi sürecinde, davalı idarenin hizmet kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davacı tarafından, eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun yetersiz olduğu, davalı idarenin hizmet kusuru neticesinde zararın meydana geldiği, davalı idare tarafından ise taraflarına eksik vekalet ücreti hükmedildiği ileri sürülerek Mahkeme kararının aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

TARAFLARIN_SAVUNMALARI : Taraflarca karşılıklı olarak temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na ekli (I) sayılı cetvelde yer aldığı cihetle 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 2/1-ç ve 6/1 maddeleri uyarınca taraf sıfatını haiz bulunduğundan bakılan davada hasım mevkiine alınan Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumunun, 25/08/2017 tarih ve 30165 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 694 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 203/1-ğ maddesi ile 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na ekli (I) sayılı cetvelden çıkartılarak anılan Kanun Hükmünde Kararname’nin 184. maddesi ile Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü adıyla Sağlık Bakanlığının hizmet birimi olarak teşkilatlandırıldığı anlaşıldığından, dosya Sağlık Bakanlığı husumetiyle ele alınıp, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenerek dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

A) Temyiz İstemine Konu Mahkeme Kararının, Davanın Reddine İlişkin Kısmı Yönünden İncelenmesi;

HUKUKİ DEĞERLENDİRME;
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın davanın reddine ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

B) Temyiz İstemine Konu Mahkeme Kararının, Vekalet Ücretine İlişkin Kısmı Yönünden İncelenmesi;

İNCELEME VE GEREKÇE:
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştay’ın kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.
31/12/2014 tarih ve 29222 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren ve Mahkeme kararı tarihi itibarıyla uyuşmazlığa uygulanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin “Tarifelerin üçüncü kısmına göre ücret” başlıklı 13. maddesinde; “Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı Tarifenin “Manevi tazminat davalarında ücret” başlıklı 10. maddesinde ise “(1) Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. (2) Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez. (3) Bu davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur. (4) Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından avukatlık ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir.” düzenlemesi yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava, toplam 500,00 TL maddi ve 200.000,00 TL manevi tazminat istemiyle açılmıştır. İdare Mahkemesince, davanın reddine, 750,00 TL vekalet ücretinin davacı tarafından davalı idareye ödenmesine karar verilmiştir. Kararda, hüküm altına alınan vekalet ücretinin ne kadarının maddi ve ne kadarının manevi tazminat talebinin reddi nedeniyle hükmedildiği belirtilmemiştir.
Davacının maddi ve manevi tazminat talepleri tamamen reddedildiğinden davalı idare lehine ayrı ayrı ve maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir.
Bu durumda; reddedilen maddi ve manevi tazminat talebi yönünden davalı idare lehine Mahkeme kararının verildiği tarihte yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre ayrı ayrı 750,00 TL vekalet ücreti belirlenmesi gerektiğinden, Mahkeme kararının, hüküm fıkrasında yer alan “750,00 TL” ibaresinin “maddi tazminat için belirlenen 750,00 TL ve manevi tazminat için belirlenen 750,00 TL olmak üzere toplam 1.500,00 TL” şeklinde düzeltilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine, davalı idarenin Mahkeme kararının vekalet ücretine yönelik temyiz isteminin kabulüne,
2. … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, hüküm fıkrasında yer alan “… TL” ibaresinin “maddi tazminat için belirlenen … TL ve manevi tazminat için belirlenen … TL olmak üzere toplam … TL” şeklinde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/11/2020 tarihinde temyize konu Mahkeme kararının, davanın reddine ilişkin kısmı yönünden oy birliğiyle, vekalet ücretine ilişkin kısmı yönünden oy çokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY (X) :
Temyiz istemine konu Mahkeme kararında, reddedilen maddi ve manevi tazminat talebi yönünden davalı idare lehine ayrı ayrı … TL, toplamda … TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, … TL vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Bu husus, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar” başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın düzeltilerek onanmasını gerektiren, “yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hata ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlık” kapsamında olmayan, anılan maddenin 2. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın bozulmasını gerektiren “hukuka aykırılık” teşkil ettiğinden, İdare Mahkemesi kararının bu kısmının, Mahkemece yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerektiği oyuyla aksi yöndeki Daire kararına bu yönden katılmıyorum.