Danıştay Kararı 10. Daire 2019/6524 E. 2020/5286 K. 24.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/6524 E.  ,  2020/5286 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/6524
Karar No : 2020/5286

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının babası müteveffa …’ın yüksekten düşme sebebiyle kaldırıldığı Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesinde bıçakla intihar etmesi olayında idarenin kusurlu olduğu iddiasıyla 500.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının babası olan …’ın 05/05/2013 tarihinde saat 17.29 sıralarında yüksekten düşme nedeniyle Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesine getirildiği, hastanenin hasta kabul kağıdında yüksekten düşme teşhisine yer verildiği, yapılan tomografilerde aksol humerus proksimaluç, sol humerus distal eklem içi parçalı kırık ve çektirilen diz grafisinde sol patella kırığı tespit edildiği, hastaya sol koluna omuza kadar, sol patella kırığı için ise sol ayaktan kasığa kadar alçı atel uygulandığı, hastanın daha sonra Ortopedi ve Travmatoloji Kliniğine alındığı ve hastaneye geldiği andan itibaren eski eşi O.Ç.’yi öldürmek suçundan polis gözetiminde tutulduğu, hastanın 12/05/2013 tarihinde saat 18.45 sıralarında odasının kapısını kilitlemek suretiyle odada bulunan ekmek bıçağını göğsüne saplayarak intihar girişiminde bulunduğu, kapının görevlilerce açıldığında hastanın yerde yüzüstünde yatar pozisyonda olduğu ve kalp hizasına saplanmış bıçak olduğunun görülmesi üzerine acil olarak ameliyata alındığı, perikard ve myokarda nafiz yaralanması olan hastaya müdahele esnasında saat 21.00 sıralarında kardiyak arrest geliştiği, 50 dk kadar kardiyopulmoner resusitasyon yapıldığı, hastanın resusitasyona cevap vermediği ve ex olarak kabul edildiği, 27/09/2013 günlü Otopsi Raporunun sonuç kısmında kişinin vücudunda bir adet kesici delici alet yarası tespit edilmiş olup tek başına ölüm meydana getirir nitelikte olduğu kanaatine yer verildiği; Hasta Anemnez, Fizik Muayene, Tedavi ve Takip Formunda hastanın 05/05/2013 tarihinde yüksekten düştüğü hususlarına yer verildiği, davacının 25/05/2013 tarihli ifadesinde, “…Babamın daha önceden herhangi bir sağlık problemi bulunmamakta ve herhangi bir sağlık psikiyatrik tedavi görmemekteydi. Buna bağlı olarakta herhangi bir psikiyatrik ilaç kullanmamaktaydı…” şeklinde beyanda bulunduğu, hastanın eski eşi …’in 12/05/2013 günlü ifadesinde ise “…Yaklaşık 2-3 gün önce eşime göstermeden ekmek ve meyve kesmek amacıyla bir meyve bıçağı getirmiştim. Polislerde ekmek bıçağını görmedi, onlara da bahsetmedim. Bıçak sokmanın yasak olduğunu da bilmiyordum. Bıçağı her kullandığımda kendisine göstermiyor, odada bulunan yatağının sol tarafında bulunan çekmecenin en dibine doğru koyarak muhafaza ediyordum…” şeklinde beyanda bulunduğu hususları dikkate alındığında, davalı idarenin hizmet kusurunun varlığından sözedilmesinin mümkün bulunmadığı, ölüm olayı ile davalı idare arasında bir illiyet bağının bulunmadığı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davacı tarafından, davalı idarenin intihar girişiminde bulunmuş olan müteveffaya hiçbir sosyal hizmet müdahalesinde bulunmadığı ve yanında refakatçi olarak kalan eski eşini hiçbir şekilde bilgilendirmediği; tıbbi kayıtlarda intihar teşebbüsü yerine yüksekten düşme yazabileceği ve müteveffanın intihar teşebbüsünde bulunduğunun bilinmemesinin imkansız olduğu; hastaneye bıçak sokulmasının yasak olduğu ve idarenin gerekli özeni göstermeyerek bu görevini yerine getirmediği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın reddi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.