Danıştay Kararı 10. Daire 2019/6495 E. 2020/4078 K. 21.10.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/6495 E.  ,  2020/4078 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No: 2019/6495
Karar No: 2020/4078

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : Sağlık Bakanlığı / ANKARA
(Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu)
VEKİLLERİ : Hukuk Müşaviri Av. …
1. Hukuk Müşaviri Av. …

KARŞI TARAF (DAVACILAR): 1- Kendi adlarına asaleten, …’ya velayeten … ve …
2- …
VEKİLLERİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kabule ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacıların oğlu ve kardeşleri …’nın 01/11/2013 günü … Eğitim ve Araştırma Hastanesinde geçirdiği “kulak zarı” ameliyatı sonrasında ameliyat öncesi ya da ameliyat esnasında verilen fazla narkoza bağlı olarak kalbinin durması ve hayatını kaybetmesi nedeniyle davalı idarenin hizmet kusurunun bulunduğu iddiasıyla baba … için … TL maddi, … TL manevi, anne … için … TL maddi, … TL manevi ve kardeşleri … için … TL maddi, … TL manevi, … için … TL maddi, … TL manevi olmak üzere toplam … TL maddi, … TL manevi zararın ölüm olayının gerçekleştiği 11/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; olayda, davacılar murisinin geçirdiği ameliyat sırasında ve sonrasında uygulanan tedavi sürecinde ihmal, tedbirsizlik ve meslek ifasında acemilik bulunup bulunmadığı, gerekli özenin gösterilip gösterilmediği, idareye yüklenebilecek hizmet kusurunun bulunup bulunmadığı konusunda …Cumhuriyet Başsavcılığının … tarih ve … sayılı yazısı ile dosyanın gönderildiği Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulunca düzenlenen 06/08/2014 gün ve 3253 karar sayılı rapor ve konu ile ilgili yürütülen idari tahkik neticesinde düzenlenen rapor ve tanık ifade tutanaklarına dayanılarak müteveffanın geçirdiği ameliyat sonrası kendisine uygulanan … isimli ilacın etkisiyle ve bu ilaca bağlı komplikasyonlar nedeniyle hayatını kaybetmesinde idarenin hizmet kusuru bulunduğu gerekçesiyle davanın … TL maddi ve … TL manevi olmak üzere toplam … TL’lik kısmının kabulüne ve bu miktarın davalı idareye başvuru tarihi olan 03/12/2013 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin tazminat ve faiz istemlerinin ise reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, tazminat ödenmesi için aranan koşulların somut olayda gerçekleşmediği, hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğu kararın kabule ilişkin kısmının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFLARIN SAVUNMASI : Davacılar tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na ekli (I) sayılı cetvelde yer aldığı cihetle 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 2/1-ç ve 6/1 maddeleri uyarınca taraf sıfatını haiz bulunduğundan bakılan davada hasım mevkiine alınan Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumunun, 25/08/2017 tarih ve 30165 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 694 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 203/1-ğ maddesi ile 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na ekli (I) sayılı cetvelden çıkartılarak anılan Kanun Hükmünde Kararname’nin 184. maddesi ile Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü adıyla Sağlık Bakanlığının hizmet birimi olarak teşkilatlandırıldığı anlaşıldığından, dosya Sağlık Bakanlığı husumetiyle ele alınıp, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenerek dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacıların yakını …’nın 01/11/2013 günü …Eğitim ve Araştırma Hastanesinde geçirdiği “kulak zarı” ameliyatı sonrasında ameliyat öncesi ya da ameliyat esnasında verilen fazla narkoza bağlı olarak kalbinin durması ve hayatını kaybetmesinde davalı idarenin hizmet kusurunun bulunduğu iddiasıyla yapılan başvurunun cevap verilmemek suretiyle reddi üzerine maddi ve manevi tazminat ödenmesine hükmedilmesi istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
20/01/1982 tarih ve 17580 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 31. maddesinin birinci fıkrasında, bu Kanun’da hüküm bulunmayan hususlarda; hakimin davaya bakmaktan memnuiyeti ve reddi, ehliyet, üçüncü şahısların davaya katılması, davanın ihbarı, tarafların vekilleri, feragat ve kabul, teminat, mukabil dava, bilirkişi, keşif, delillerin tespiti, yargılama giderleri, adli yardım hallerinde ve duruşma sırasında tarafların mahkemenin sukünunu ve inzibatını bozacak hareketlerine karşı yapılacak işlemler, elektronik işlemler ile ses ve görüntü nakledilmesi yoluyla duruşma icrasında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanacağı; ancak, davanın ihbarının Danıştay, mahkeme veya hâkim tarafından re’sen yapılacağı kurala bağlanmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 27. maddesinin birinci fıkrasında, davanın taraflarının, müdahillerin ve yargılamanın diğer ilgililerinin, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olduğu; 61. maddesinin birinci fıkrasında, taraflardan birinin, davayı kaybettiği takdirde, üçüncü kişiye veya üçüncü kişinin kendisine rücu edeceğini düşünüyorsa, tahkikat sonuçlanıncaya kadar davayı üçüncü kişiye ihbar edebileceği; 66. maddesinde ise üçüncü kişinin, davayı kazanmasında hukuki yararı bulunan taraf yanında ve ona yardımcı olmak amacıyla, tahkikat sona erinceye kadar, fer’î müdahil olarak davada yer alabileceği hükümleri yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bakılan davada, davacılar tarafından, yakınlarının hayatını kaybetmesinde davalı idarenin hizmet kusurunun bulunduğu iddiasıyla davalı idare aleyhine açılan tam yargı davasında yapılacak yargılama sonucunda idarenin tazmin yükümlülüğünün olduğuna hükmedilmesi halinde davalı idarenin dava konusu olaya ilişkin olarak sorumluluğu olan kişi veya kişilere rücu edebileceği dikkate alındığında bu kişilerin menfaatlerinin etkileneceği açıktır.
Bu itibarla; yukarıda belirtilen Kanun hükümlerinde öngörülen davanın ihbarı için geçerli koşulların oluştuğu anlaşılmakta olup, Mahkemece, esastan yeniden karar verilirken dava konusu olayda idare ile arasında rücu ilişkisi doğabilecek kişi veya kişilerin tespit edilerek davanın res’en ilgililere ihbar edilmesi gerektiğinden bu husus gözetilmeksizin yapılan yargılama sonucunda verilen kararın kabule ilişkin kısmında hukuka uygunluk bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın kısmen kabulü ile kısmen reddi yolunda verilen temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının kabule ilişkin kısmının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren on beş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.