Danıştay Kararı 10. Daire 2019/6421 E. 2020/7030 K. 28.12.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/6421 E.  ,  2020/7030 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/6421
Karar No : 2020/7030

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, … Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesinde … tarihinde yapılan bel fıtığı ameliyatı sonrasında yürüyemez duruma geldiği ve sağlık durumu ile alakalı olarak bilgi verilmediği, yapılacağı söylenilen tıbbi uygulamanın ise hiç yapılmadığı iddialarıyla zararlarına karşılık olmak üzere 150.000,00 TL manevi ve 150.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; … Üniversitesi … Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyelerinden oluşan heyet tarafından hazırlanan 19/12/2014 tarihli bilirkişi raporundaki tespitler ile dosyadaki bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden, ortaya çıkan zararla illiyet bağı kurulabilecek ve davalı idareye atfedilebilecek bir hizmet kusuru tespit edilemediği ve kusurlu veya kusursuz sorumluluk ilkeleri uyarınca idarenin sorumluluğu cihetine gitme olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ameliyattan önce imzalanmış olan onam formunun usulüne uygun olmadığı ve hasta aydınlatma yükümlülüğünün yerine getirilmediği, ameliyatın belirtilen hekim tarafından gerçekleştirilmediği, Adli Tıp Kurumundan bilirkişi raporu alınmak suretiyle karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, hasta aydınlatma yükümlülüğünün ayrıntılı onam formuyla usulüne uygun olarak yerine getirildiğinin sabit olduğu, bilirkişi raporu uyarınca hizmet kusurunun bulunmadığı belirtilerek, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddi yolundaki … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…; K:… sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.