Danıştay Kararı 10. Daire 2019/4711 E. 2020/5296 K. 24.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/4711 E.  ,  2020/5296 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/4711
Karar No : 2020/5296

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Haberleşme Kablo TV ve İşletme A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Başkanlığı /ANKARA

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketin, 5510 sayılı Kanun’un 81/1-ı maddesi uyarınca yapılan 5 puanlık Sosyal Güvenlik Kurumu işveren primi indiriminden yararlanamayacağına ilişkin … tarih ve … sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun “Prim oranları ve Devlet katkısı” başlıklı 81. maddesinin 1. fıkrasının (ı) bendine, 5335 sayılı Kanunun 30. maddesinin 2. fıkrasına ve davacı şirketin kuruluşuna dayanak 406 sayılı Telgraf ve Telefon Kanunu’nun ek 33. maddesinin 3. fıkrasına atıf yapılarak, davacı şirketin hissesinin tamamının Hazineye ait olduğu ve bu nedenle 5335 sayılı Kanun’un 30. maddesinin 2. fıkrasında sayılan kuruluşlardan olan davacı şirketin 5510 sayılı Kanun’un 81/1-ı maddesinde yer alan beş puanlık işveren prim indirimden yararlanmasının mümkün olmadığı, davacının bu yöndeki başvurusunun reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu ve özel hukuk hükümlerine tabi bir anonim şirket statüsünde olduğu, her ne kadar sermayesinin tamamı Devlete ait ise de serbest rekabet şartları çerçevesinde faaliyet gösterdiği, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Davanın görev yönünden reddi gerekirken işin esasına girilerek verilerek mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Danıştay Başkanlık Kurulunun 07/03/2019 tarih ve 2019/24 sayılı kararıyla Danıştay Onbeşinci Dairesinin kapatılması üzerine Danıştay Onuncu Dairesine gönderilen dava dosyasında, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacı Şirket tarafından, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun “Prim oranları ve Devlet katkısı” başlıklı 81. maddesinin 1. fıkrasının (ı) bendi uyarınca yapılan beş puanlık Sosyal Güvenlik Kurumu işveren prim indiriminden yararlanma talebiyle 13/01/2014 tarihinde davalı idareye yapılan başvurunun, şirketin sermayesinin tamamının Hazineye ait olması nedeniyle 5335 sayılı Kanun’un 30. maddesinin 2. fıkrası kapsamına girdiğinden bahisle reddine ilişkin … tarih ve … sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü işleminin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 14. maddesinin 3. fıkrasında; dava dilekçelerinin görev ve yetki, idari merci tecavüzü, ehliyet, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, süre aşımı husumet ve 3 ve 5. maddelere uygun olup olmadıkları yönlerinden sırasıyla inceleneceği, anılan Kanun’un 15. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde de 14. maddenin 3/a bendine göre adli yargının görevli olduğu konularda açılan davaların reddine karar verileceği hükme bağlanmıştır.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 101. maddesinde ise “Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür.” hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava konusu olayda uyuşmazlık, davacı şirketin beş puanlık Sosyal Güvenlik Kurumu işveren prim indiriminden yararlanıp yararlanamayacağına ilişkin olup; 5510 sayılı Kanun’un 81. maddesinin uygulanmasından kaynaklandığından uyuşmazlığın görüm ve çözümünde, yukarıda anılan 5510 sayılı Kanun’un 101. maddesi uyarınca iş mahkemesi görevli bulunmaktadır.
Bu durumda, idare mahkemesince, davanın görev yönünden reddi gerekirken, uyuşmazlığın esasının incelenmesi suretiyle karar verilmesinde hukuka uygunluk görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davanın reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
2. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.