Danıştay Kararı 10. Daire 2019/4627 E. 2020/6378 K. 16.12.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/4627 E.  ,  2020/6378 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/4627
Karar No : 2020/6378

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Apartmanı Yöneticisi olarak
… Yapı Yönetim Danışmanlık İnşaat Turizm
Taş. San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, defter ve belgelerin tesliminin istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlem ile defter, kayıt ve belgelerin on beş gün içinde ibraz edilmemesi nedeniyle 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesi uyarınca 12.258,00-TL para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:…sayılı kararıyla; konuya ilişkin mevzuat hükümleri ve somut olay birlikte incelendiğinde, Kurum denetmenlerinin işyeri ile ilgili defter ve belgeleri inceleme için istemeye yetkili oldukları, işyeri sahibinin istenen defter ve belgeleri sunmakla yükümlü olduğu, sosyal güvenlik denetmeni tarafından düzenlenen 20/08/2013 tarihli ve 10/09/2013 tarihli defter ve belge inceleme yazılarının mevzuata uygun olarak, davacıya tebliğ edilmesine karşın belirtilen sürede kayıt ve belgelerin davacı tarafından ibraz edilmediği ya da ibraz edilmek üzere herhangi bir girişimde bulunulmadığı açık olup, davacıdan defter ve belgelerin tesliminin istenilmesine ilişkin davalı idare işlemi ile defter ve belgelerin teslim edilmemesi sebebiyle davacının asgari ücretin 12 katı tutarında 12.258,00-TL idari para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, davalı idarenin 20/08/2013 tarihli yazısında defter ve belgelerin yerinde de incelenmesinin mümkün olduğunun belirtilmesine ve bu hususun 09/09/2013 tarihli dilekçe ile davalıya bildirilmiş olmasına rağmen hiç bir gerekçe gösterilmeden işyerinde incelemeden vazgeçilmesinin keyfilik olduğu, bir günlük süre verilmesinin hiç bir mantıki ve hukuki dayanağının olmadığı, ayrıca 5510 sayılı Kanun’un 86. maddesi uyarınca defter ve belgelerin on yıllık saklama süresi olduğu ancak davalı idarenin on iki yıllık defter ve belgelerin incelenmesini istemesinin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, davacının yerinde inceleme talebinin Kurumca kabul edilmesi mecburiyeti olmadığı, yerinde inceleme talebinin rededildiğinin davacı şirkete tebliğ edildiği, Kanunda yazılı sürelerin kati olduğu, kararın onanması gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ :…
DÜŞÜNCESİ :Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Danıştay Başkanlık Kurulu’nun 07/03/2019 tarih ve 2019/24 sayılı kararıyla Danıştay Onbeşinci Dairesinin kapatılması üzerine Danıştay Onuncu Dairesine gönderilen dosyada, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :

MADDİ OLAY :
Davacı şirketin yöneticisi olduğu … Apartmanına ait kayıtlarda inceleme yapılması amacıyla defter ve belgelerin 15 gün içinde teslim edilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı yazının iş yeri adresinde 29/08/2013 tarihinde davacıya tebliğ edilmesi, davacı tarafından 09/09/2013 tarihli yazıyla defter ve belgelerin işyerinde incelemeye hazır hale getirildiği hususunun bildirilmesi ve 10/09/2013 tarihli cevabi yazı ile yazının alınmasından itibaren 1 (bir) gün içerisinde defter ve belgelerin getirilmesi gerektiği yönündeki yazının 16/09/2013 tarihinde tebliğ edilmesini takiben sosyal güvenlik denetmen yardımcısı tarafından düzenlenen … tarih ve … sayılı rapor sonucunda davacı hakkında 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesinin 1. fıkrasının “e” bendi uyarınca idari para cezası uygulanmasının önerilmesi üzerine davacıya asgari ücretin 12 katı tutarında 12.258,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin Antalya Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünün … tarih ve … sayılı işlemi ile defter ve belgelerin tesliminin istenilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 86. maddesinin 2. fıkrasında; “İşveren, işyeri sahipleri; işyeri defter, kayıt ve belgelerini ilgili olduğu yılı takip eden yıl başından başlamak üzere on yıl süreyle, kamu idareleri otuz yıl süreyle, tasfiye ve iflâs idaresi memurları ise görevleri süresince, saklamak ve Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilen memurlarınca istenilmesi halinde onbeş gün içinde ibraz etmek zorundadır.” hükmü yer almaktadır.
Anılan Kanun’un 102. maddesinin 1. fıkrasının “e” bendinin 4 ve 5 numaralı alt bendlerinde; “4) Tutmakla yükümlü bulunulan defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle verilmesi gereken ceza tutarını aşmamak kaydıyla; defter ve belgelerin tümünü verilen süre içinde ibraz etmekle birlikte; kanunî tasdik süresi geçtikten sonra tasdik ettirilmiş olan defterlerin tasdik tarihinden önceki kısmı, işçilikle ilgili giderlerin işlenmemiş olduğu tespit edilen defterler, sigorta primleri hesabına esas tutulan kazançların kesin olarak tespitine imkân vermeyecek şekilde usûlsüz veya noksan tutulmuş defterler, herhangi bir ay için sigorta primleri hesabına esas tutulması gereken kazançların ve kazançlarla ilgili ödemelerin (sigorta primine esas kazancın ödemeye bağlı olduğu durumlar dahil) o ayın dahil bulunduğu hesap dönemine ait defterlere işlenmemiş olması halinde, o aya ait defter kayıtları geçerli sayılmaz ve bu geçersizlik hallerinin gerçekleştiği her bir takvim ayı için, aylık asgari ücretin yarısı tutarında; kullanılmaya başlanmadan önce tasdik ettirilmesi zorunlu olduğu halde tasdiksiz tutulmuş olan defterler geçerli sayılmaz ve tutmakla yükümlü bulunulan defter türü dikkate alınarak bu bendin (1) ve (2) numaralı alt bentlerine göre; Vergi Usûl Kanunu gereğince bilanço esasına göre defter tutulması gerekirken işletme hesabı esasına göre tutulmuş defterler geçerli sayılmaz ve bu bendin (1) numaralı alt bendine göre;
5) İşverenler tarafından ibraz edilen aylık ücret tediye bordrosunda; işyerinin sicil numarası, bordronun ilişkin olduğu ay, sigortalının adı, soyadı, sigortalının sosyal güvenlik sicil numarası, ücret ödenen gün sayısı, sigortalının ücreti, ödenen ücret tutarı ve ücretin alındığına dair sigortalının imzasının bulunması zorunludur. Belirtilen unsurlardan herhangi birini ihtiva etmeyen (imza şartı yönünden makbuz mukabilinde veya banka kanalıyla yapılan ödemeler hariç) ücret tediye bordroları geçerli sayılmaz ve her bir geçersiz ücret tediye bordrosu için aylık asgari ücretin yarısı tutarında, idari para cezası uygulanır. İbraz süresi geçirildikten sonra incelemeye sunulan ve tümünün veya bir bölümünün geçersiz olduğu tespit edilen defter ve belgeler yönünden, ayrıca geçersizlik fiilleri için idari para cezası uygulanmaz, sadece tutulan defter türü dikkate alınarak bu bendin (1), (2) ve (3) numaralı alt bentlerine göre idari para cezası uygulanır.” hükmü, yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dosyanın incelenmesinden, … imzalı … tarih ve … sayılı yazı ile 01/01/2001-31/07/2013 dönemine ait defter ve belgelerin (karar defterinin) 15 gün içinde görev adresine teslim edilmesinin gerektiği veya incelemeye elverişli koşulların bulunması halinde defter ve belgelerin (karar defterinin) işyerinde de incelenmesinin mümkün olduğu, ancak bu konudaki isteğin de 15 günlük süre içinde denetmenliğe dilekçe ile bildirilmesi gerektiği, istenilen defter ve belgelerin 15 gün içinde getirilmediği veya incelenmek üzere hangi adreste hazır bulundurulacağının bildirilmediği takdirde 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesinin “e” bendine göre işlem yapılacağının bildirildiği, bu yazının 29/08/2013 tarihinde davacıya tebliğ edilmesi üzerine davacı tarafından 15 günlük süre içinde 09/09/2013 tarihli yazıyla incelemenin işyeri adresinde yapılabileceği, taraflarına bildirilecek gün ve saatte evrakların ve yönetim personelinin bu adreste hazır bulundurulacağı hususunun davalı idareye açıkça bildirildiği, ancak davalı idarenin 10/09/2013 tarihli cevabi yazısı ile defter ve belgelerin bu yazının alınmasından itibaren 1 (bir) gün içerisinde getirilmediği takdirde 5510 sayılı Kanun uyarınca idari para cezası uygulanacağının bildirildiği ve bu yazının 16/09/2013 tarihinde tebliğ edilmesini takiben aynı sosyal güvenlik denetmen yardımcısı tarafından düzenlenen … tarih ve … sayılı rapor sonucunda davacı hakkında 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesinin 1. fıkrasının “e” bendi uyarınca idari para cezası uygulandığı görülmüştür.
Davalı idarenin … tarih ve … sayılı yazısı ile defter ve belgelerin (karar defterinin) davacının işyerinde de incelenmesinin mümkün olduğunu belirtmesine ve davacının da süresi içinde buna olumlu cevap vermesine rağmen, davalının anılan yazısı ile açıkça çelişen ve tutarsızlığa sebep olacak ve idareye olan güveni zedeleyecek bir surette 10/09/2013 tarihli cevabi yazı ile davacıya 1 (bir) günlük süre verilmesi ve ardından aynı denetmen yardımcısı tarafından hazırlanan rapor esas alınarak davaya konu para cezasının uygulanması, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 86. maddesinin 2. fıkrası hükmüne ve hakkaniyete açıkça aykırılık oluşturmaktadır.
Bu durumda, dava konusu işlemlerde hukuka uyarlık bulunmamakta olup, dava konusu işlemlerin iptali yönünde karar verilmesi gerekmekte iken eksik ve hatalı incelemeye dayalı olarak davanın reddi yönünde verilen İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.