Danıştay Kararı 10. Daire 2019/4590 E. 2020/4198 K. 26.10.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/4590 E.  ,  2020/4198 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/4590
Karar No : 2020/4198

TEMYİZ EDEN (DAVALI): … Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI): …

İSTEMİN_KONUSU: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı dava konusu işlemin iptali yolundaki kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı tarafından, iş yerinde yapılan denetim sonucu düzenlenen sosyal güvenlik denetmeni raporu uyarınca, işyeri bildirgesinin, işe giriş bildirgeleri ile aylık prim ve hizmet belgelerinin süresi içinde Kuruma verilmediğinden bahisle 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesi uyarınca 35.366,00 TL idari para cezasıyla tecziye edilmesine ilişkin Gediz Sosyal Güvenlik Merkezinin … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı kararıyla; davacının işletmecisi olduğu işyerinde çalışanı olduğu kabul edilen … ile ilgili olarak; defter, kayıt ve belgelerin istenmesine ilişkin Sosyal Güvenlik Denetmeninin … tarih ve … sayılı yazısının tebliğ alındısında; dağıtıcı tarafından “işçisi … imzasına” ibaresinin yazıldığı, ancak Sosyal Güvenlik Denetmeni tarafından yapılan Durum Tespit Raporunda, adı geçen kişinin herhangi bir ifadesi alınmadığı gibi, davacı ifadesinde, söz konusu kişinin eniştesi olduğu ve kendisiyle …’in olmadığı zamanlarda ara sıra işyerinde bulunduğunu beyan etmesi, …’in ifadesinde de, aynı doğrultuda beyanda bulunduğu hususları göz önünde bulundurulduğunda, …’in davacı işveren yanında çalışan ve adına prim ödenmesi gereken kişi olduğunun kabulüne olanak bulunmadığı, … ile ilgili olarak; Sosyal Güvenlik Denetmeni tarafından yapılan Durum Tespit Raporunda, adı geçen kişinin ifadesinde ücret almadığını, davacının da ücret ödemediğini beyan etmesine karşın, 01/07/2011 tarihinden itibaren süregelen çalışmanın karşılığı alınmadan yapılıyor olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu ve adı geçenin ifadesinde “sigara paramı karşılıyor” ifadesinin de sigara parası dahi olsa yapılan çalışma karşılığında belli bir ücret alındığını ortaya koyduğunun belirtildiği ancak davacının yanında sürekli ve daimi olarak çalıştığına dair başkaca bir araştırma, inceleme (tanık beyanı, ücret ödendiğine dair banka hesabı vs.) yapılmadığı gibi, davacının ve …’in ifadelerinde herhangi bir ücret ödenmediğini beyan etmeleri karşısında, tek başına “çalışmanın karşılığı alınmadan yapılmasının hayatın akışına aykırı” olduğu gerekçesiyle davacının yanında ücret karşılığında çalışan ve adına prim ödenmesi gereken kişi olduğunun kabulüne olanak bulunmadığı, davacının işletmeciliğini yaptığı işyerinde (kahvehane) yapılan denetim esnasında düzenlenen rapor ve eki belgelerden; …’in davacının yanında çalıştığına dair herhangi bir inceleme/araştırma yapılmaması ve adı geçen kişinin imzasının bulunduğu ve dağıtıcı tarafından “işçisi” ibaresi yazılı tebliğ alındısının tek başına çalışan olduğunu kanıtlamaya yeterli olmaması, …’in ise, kendisinin ve davacının ifadelerinde herhangi bir ücret karşılığında çalışmadığının açıkça beyan edilmesi, işyerinde sürekli ve daimi olarak ücret karşılığı çalıştığına dair söz konusu beyanların dışında herhangi bir inceleme/araştırma yapılmaksızın, karşılıksız çalışma yapılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçesiyle ücret karşılığında çalışanı olduğunun kabulüne olanak bulunmaması nedenleriyle, davacının 5510 sayılı Kanun’un 8, 11 ve 86. maddelerinde belirtilen yükümlülüklerini yerine getirmediğinden söz edilemeyeceğinden dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI: Davalı idare tarafından, kurum denetmeni tarafından yapılan soruşturma sonucu düzenlenen rapor uyarınca ceza verildiği, fiili tespitlerin dikkate alınmadığı, idare mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI: Davacı tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve hukuka uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Danıştay Başkanlık Kurulu’nun 07/03/2019 tarih ve 2019/24 sayılı kararıyla Danıştay Onbeşinci Dairesinin kapatılması üzerine Danıştay Onuncu Dairesine gönderilen dava dosyasında, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin iptali yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E: …, K: … sayılı temyize konu kararının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.