Danıştay Kararı 10. Daire 2019/4242 E. 2022/6404 K. 22.12.2022 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/4242 E.  ,  2022/6404 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/4242
Karar No : 2022/6404

KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : Danıştay (Kapatılan) Onbeşinci Dairesinin 28/06/2018 tarih ve E:2014/9017, K:2018/6133 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Van ili, Çatak ilçesi, … köyü, …mezrasında ikamet etmekte iken yaşanan terör olayları nedeniyle yerleşim biriminden göç etmek zorunda kalan ve imzaladığı sulhname kapsamında 1991-2007 yılları arasına ilişkin mal varlığına ulaşamamaktan kaynaklı maddi zararları karşılanan davacı tarafından, köyüne halen geri dönemediğinden bahisle 2007 yılı ve sonrasına ilişkin uğradığını ileri sürdüğü zararlarının karşılanması istemiyle 5233 sayılı Kanun kapsamında yapılan 04/07/2011 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, 5233 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 27/07/2004 tarihinden sonra oluştuğu öne sürülen zararlara yönelik olarak Kanunun 6. maddesinde; zarar görenin veya mirasçılarının veya yetkili temsilcilerinin zarar konusu olayın öğrenilmesinden itibaren altmış gün içinde, her halde olayın meydana gelmesinden itibaren bir yıl içinde zararın gerçekleştiği veya zarar konusu olayın meydana geldiği il valiliğine başvurmaları halinde gerekli işlemlere başlanacağının belirlendiği, bu sürelerden sonra yapılacak başvuruların kabul edilmeyeceğinin hükme bağlandığı, davacının süregelen zararları yönünden başvuru yaptığı hususu da gözetilerek idareye başvuru yaptığı 04/07/2011 tarihinden geriye doğru bir yıllık süreyi aşan (04/07/2010 tarihinden önceki dönemlere ilişkin) kısmı bakımından süresinde yapılmış bir başvuru olduğunun kabulüne imkân bulunmadığından dava konusu işlemde bu kısım yönünden hukuka aykırılık görülmediği; dava konusu işlemin davacının idareye başvuru yaptığı 04/07/2011 tarihinden geriye doğru bir yıllık süreye ilişkin kısmının ise; davacı tarafından halen mezrasına geri dönemediği gerekçesiyle uğradığı zararlarınkarşılanması talep edilmekte ise de, …köyü …mezrasına vatandaşların dönüşüne izin verildiği, mezraya terör eylemleri, terörle mücadele kapsamında yürütülen faaliyetler veya güvenlik gerekçesiyle ulaşılamamasının söz konusu olmadığı, davacı tarafından da “terör eylemleri” veya “güvenlik gerekçesiyle” malvarlığına ulaşamadığına ilişkin somut herhangi bir bilgi belgenin sunulamadığı anlaşıldığından dava konusu işlemin bu kısmında da hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davacının temyiz başvurusu üzerine Danıştay Onbeşinci Dairesince, temyize konu karar hukuka ve usule uygun bulunarak kararın kısmen onanmasına, kısmen gerekçeli olarak onanmasına karar verilmiştir.

KARAR DÜZELTME
TALEP EDENİN_İDDİALARI : Davacı tarafından, zarara uğranıldığı öne sürülen her yıl için ayrı başvuru yapılması gerektiği yönündeki yorumun hak arama özgürlüğü ile bağdaşmadığı, yerleşim biriminde 2007 yılı sonrasında da güvenliğin sağlanamadığı, yerleşim biriminde güvenliğin sağlanamadığı hususunun ispatının kendisinden beklenmesinin adil yargılanma hakkının ihlali sonucunu doğurduğu, uyuşmazlıkta yerleşim biriminde güvenliğin sağlanıp sağlanamadığı olgusuna yönelik ispat yükünün idareye yükletilmesi ve ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Kararın düzeltmesi isteminin kabulü ile İdari Yargılama Usul Kanunu’nun 26. maddesi hükümlerinin uygulanmasını teminen İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun’un Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay (Kapatılan) Onbeşinci Dairesinin 28/06/2018 tarih ve E:2014/9017, K:2018/6133 sayılı kararı kaldırılarak davacının temyiz istemi yeniden incelendi:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Van ili, Çatak ilçesi, …köyü, …mezrasında ikamet etmekte iken yaşanan terör olayları nedeniyle yerleşim biriminden göç etmek zorunda kalan ve imzaladığı sulhname kapsamında 1991-2007 yılları arasına ilişkin mal varlığına ulaşamamaktan kaynaklı maddi zararları karşılanan davacı tarafından, köyüne halen geri dönemediğinden bahisle 2007 yılı ve sonrasına ilişkin uğradığını ileri sürdüğü zararlarının karşılanması istemiyle 5233 sayılı Kanun kapsamında yapılan 04/07/2011 tarihli başvurunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “Tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik” başlıklı 26. maddesinin 1. fıkrasında, “Dava esnasında ölüm veya herhangi bir sebeple tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik olursa, davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına kadar; gerçek kişilerden olan tarafın ölümü halinde, idarenin mirasçılar aleyhine takibi yenilemesine kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına ilgili mahkemece karar verilir. Dört ay içinde yenileme dilekçesi verilmemiş ise, varsa yürütmenin durdurulması kararı kendiliğinden hükümsüz kalır.” hükmü; 2. fıkrasında, “Yalnız öleni ilgilendiren davalara ait dilekçeler iptal edilir.
” hükmü yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava dosyasının incelenmesinden; Danıştay (Kapatılan) Onbeşinci Dairesinin 28/06/2018 tarih ve E:2014/9017, K:2018/6133 sayılı kararının davacı tarafından düzeltilmesinin talep edildiği, ancak UYAP sisteminden alınan nüfus kayıt örneğine göre davacının 30/08/2021 tarihinde vefat ettiği anlaşılmaktadır.
2577 sayılı Kanun’un 26. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “Yalnız öleni ilgilendiren davalara ait dilekçeler iptal edilir.” hükmünden kastedilen; münhasıran ölenin şahsına sıkı sıkıya bağlı olan, başkalarına devir ve temliki veya miras yoluyla intikali mümkün olmayan haklarla ilgili davalardır. Bunun dışında, Türk Medeni Kanunu hükümleri uyarınca, ölene ait bulunan bütün haklar, mallar ve borçlar mirasçılara geçeceğinden, açılmış bulunan bu tür davaları ölenin mirasçılarının takip etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekmektedir.
Bu durumda; İdare Mahkemesince, davacının vefat etmiş olduğu ve uyuşmazlığın yalnız öleni ilgilendiren bir dava niteliğinde bulunmadığı gözetilerek, 2577 sayılı Kanun’un 26. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davayı takip hakkı kendisine geçen mirasçıların başvurmasına kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 26. maddesinin 1. fıkrası hükmünün uygulanmasını teminen, … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
2. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 22/12/2022 tarihinde oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X) KARŞI OY :

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 26. maddesinde, dava esnasında ölüm veya herhangi bir sebeple tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik olursa, davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına kadar, gerçek kişilerden olan tarafın ölümü halinde, idarenin mirasçılar aleyhine takibi yenilemesine kadar, dosyanın işlemden kaldırılmasına ilgili mahkemece karar verileceği, yalnız öleni ilgilendiren davalara ait dilekçelerin iptal edileceği, dosyanın işlemden kaldırılmasına dair kararların diğer tarafa tebliğ edileceği kurala bağlanmıştır.
UYAP kayıtlarının incelenmesinden, davacı …’in, karar düzeltme aşamasında, 30/08/2021 tarihinde vefat ettiği anlaşıldığından, yukarıda anılan Kanun hükmü uyarınca varsa davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına kadar dosyanın işlemden kaldırılması gerektiği kuşkusuz ise de, karar düzeltme incelemesine konu dosyanın tekemmülü sağlandıktan; dolayısıyla dosya karar düzeltme incelemesi yapılabilecek hale geldikten sonra davacının vefat ettiği anlaşılmaktadır.
Dosya işlemden kaldırıldıktan sonra varsa davayı takip hakkı kendisine geçenin dosyanın işleme konulması talebiyle başvurması halinde yargılama safahatının geriye götürülmeyip kaldığı yerden devamının sağlanması, yargılama süresinin gereksiz uzatılmaması ve usul ekonomisi yönlerinden adil yargılanma hakkına daha uygun düşeceğinden Dairemizce bu aşamada karar düzeltme incelemesi yapılarak gerekli olan kararın verilmesi ve 2577 sayılı Kanun’un 26. maddesi hükümlerinin kararın düzeltilmesine ilişkin karardan sonraki safahata yönelik olarak uygulanmak üzere dosyanın Van 2. İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmesi gerektiği oyuyla salt davacının ölümü nedeniyle İdare Mahkemesi kararının bozulması yönündeki çoğunluk kararına katılmıyorum.