Danıştay Kararı 10. Daire 2019/12638 E. 2023/536 K. 14.02.2023 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/12638 E.  ,  2023/536 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/12638
Karar No : 2023/536

KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVALILAR) : 1- … Bakanlığı / …
VEKİLİ : 1. Hukuk Müşaviri Yrd. V. …
2-…Bakanlığı / ANKARA
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMLERİN_ÖZETİ : Danıştay Onuncu Dairesince verilen 18/04/2019 tarih ve E:2019/673, K:2019/3142 sayılı kararın, davalı idareler tarafından aleyhlerine olan kısımlarının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesine karar verilmesi istenilmektedir.

SAVUNMANIN_ÖZETİ : Karar düzeltme istemlerinin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Karar düzeltme isteminin gerekçeli olarak reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü:

Davacı tarafından; Kandıra Cezaevindeki görevi dolayısıyla 12/02/2009 tarihinde evinin önünde terör örgütü mensuplarının silahlı saldırısına uğraması neticesinde yaralanarak sakat kaldığından bahisle olayda davalı idarelerin kusursuz sorumluluklarının bulunduğu ileri sürülerek uğradığı iddia edilen zararlara karşılık 650.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
Dosyanın incelenmesinden; 08/12/2009 tarihinde İstanbul Üniversitesince düzenlenen sağlık kurulu raporunda davacının %59 fonksiyon kaybı olduğu, daha sonra 21/03/2012 tarihinde Cerrahpaşa Tıp Fakültesince düzenlenen sağlık kurulu raporunda ise davacının %65 fonksiyon kaybı olduğu belirlenmiştir.
Mahkemece dosya kapsamında bulunan raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi ve davacının kalıcı maluliyet oranının belirlenmesi için Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği’ne göre yeniden rapor alınmak suretiyle davacının aynı işi yapan emsallerine ve eskiye nazaran daha fazla güç (efor) sarf edip etmeyeceği belirlenmeli ve daha fazla güç (efor) sarf edecek ise ne kadar fazla güç (efor) sarf edeceği hususu oran olarak tespit edildikten sonra, bu fazladan sarf edilen efordan kaynaklanan maddi zararın davacının aylık geliri (maaşı) üzerinden değil, net asgari ücret tutarı esas alınarak hesaplanması gerekmektedir.

Bu itibarla, davacının güç (efor) kabından doğan zararının;
Aktif dönem (zarar tarihinden yasal olarak emekliye ayrılacağı tarihe kadar olan dönem) yönünden, (2022 yılına kadar asgari geçim indirimi dahil) net asgari ücrete yukarıda anılan Yönetmeliğe göre alınacak rapor ile belirlenen maluliyet oranı uygulanmak suretiyle hesaplanması; ayrıca, davacının yasal olarak emekliye ayrılacağı tarihten, TRH 2010 Ulusal Mortalite Tablosuna göre belirlenen muhtemel bakiye yaşam süresinin sonuna kadar geçen pasif dönemde de, güç kaybı nedeniyle daha fazla efor sarf ederek yaşamını devam ettirmesi söz konusu olacağından, pasif dönem zararının da aynı usulle (asgari geçim indirimi hariç net asgari ücret tutarına Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre belirlenecek çalışma gücü kayıp oranının uygulanması suretiyle) hesaplanması gerekmektedir.
Öte yandan; işleyecek aktif dönem zararı ile pasif dönem zararı hesaplanırken, bilirkişi raporunun düzenlendiği tarihte bilinen net asgari ücret miktarı, her yıl %10 artırılmak ve %10 iskontoya tabi tutulmak suretiyle belirlenmelidir.
Davacının efor kaybı zararının yukarıdaki şekilde hesaplanmasından sonra olay nedeniyle yapılan ödemelerden yarar olarak kabul edilip zarar hesabından düşülmesi gerekenlerin de tespiti zorunludur.
Bu durumda, İdare Mahkemesince, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, yeniden yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenecek rapora göre maddi tazminat istemi hakkında karar verilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarelerin karar düzeltme istemlerinin yukarıda belirtilen gerekçe ile reddine 14/02/2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.