Danıştay Kararı 10. Daire 2019/12155 E. 2020/6836 K. 23.12.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/12155 E.  ,  2020/6836 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No: 2019/12155
Karar No: 2020/6836

KARARIN DÜZELTİLMESİNİ İSTEYEN (DAVALI): … Teşkilat Başkanlığı
VEKİLİ: Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN_ÖZETİ: Danıştay Onuncu Dairesince verilen 14/05/2019 tarih ve E:2019/3463, K:2019/3868 sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesine karar verilmesi istenilmektedir.

SAVUNMANIN_ÖZETİ: Karar düzeltme isteminin hukuki dayanağının bulunmadığı ileri sürülerek reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: Kararın düzeltilmesi isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü:
Danıştay dava daireleri ile İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurullarının temyiz üzerine verilen kararları hakkında, ancak 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmaya devam edilen) 54. maddesinde yazılı nedenlerle kararın düzeltilmesi istenebilir. Kararın düzeltilmesi dilekçesinde öne sürülen hususlar ise, anılan maddede yazılı nedenlerden hiçbirine uymamaktadır.
Bu nedenle, kararın düzeltilmesi isteminin reddine, 23/12/2020 tarihinde oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X)-KARŞI OY :

Olayda; davacının bayilik ruhsatının iptaline ilişkin dava konusu 06/01/2010 tarih ve 85 sayılı … Teşkilat Başkanlığı işlemini bildiren 07/01/2010 tarih ve 110 sayılı davalı idare yazısının davacı adına tebligata çıkartıldığı ve eşi … (tebligat alındısında … yazılmış) … 12/01/2010 tarihinde tebliğ edildiği, dava dilekçesinde de davacı tarafından anılan yazı ile durumun kendisine bildirildiğinin ifade edildiği, buna karşın; anılan tebligatın usulsüz olduğuna ve dava konusu işlemin kendisine 12/01/2010 tarihinde tebliğ edilmediğine ilişkin olarak yargılama boyunca herhangi bir iddiada da bulunulmadığı görülmektedir. Öyle ki; idare mahkemesince, dava konusu işlemin davacıya 12/01/2010 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen davanın altmış günlük yasal dava açma süresi içerisinde açılmadığı gerekçesiyle davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolunda verilen karara ilişkin temyiz dilekçesinde dahi böyle bir iddiada bulunulmamıştır.
Bu itibarla; davacının dava konusu işlemden 12/01/2010 tarihinde haberdar olduğu açık ve ihtilafsız olduğundan, altmış günlük dava açma süresi geçirildikten sonra 18/03/2010 tarihinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle reddi yolunda verilen karar usul ve yasaya uygun olduğundan, davalı idarenin karar düzeltme istemi kabul edilerek idare mahkemesi kararının onanması gerektiği oyuyla, aksi yöndeki Daire kararına katılmıyorum.