Danıştay 10. Daire Başkanlığı 2019/12083 E. , 2022/6032 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/12083
Karar No : 2022/6032
KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVACI) : … Vakfı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının gerekçeli olarak onanmasına dair Danıştay Onuncu Dairesinin 20/05/2019 tarih ve E:2014/2111 K:2019/4121 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı Vakıf tarafından; Hatay ilinde bulunan 36 adet taşınmazın 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun geçici 11. maddesine istinaden adına tescil edilmesi istemiyle yaptığı başvurunun, Samandağ ilçesinde yer alan 3 adet taşınmaza yönelik olarak reddine dair … tarih ve … sayılı Vakıflar Meclisi kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 1936 Beyannamesi bulunmayan, dolayısıyla dayanak geçici 11. maddenin ön şartını sağlamayan ve ayrıca tescilini talep ettiği taşınmazların iki adedinin de aynı maddede tanımı verilen “tapuda malik hanesi açık olma veya Hazine, Vakıflar, Belediye ve İl Özel İdaresi adına kayıtlı olma veya kamu kurumları adına tescilli mezarlık/çeşme vasıflı olma” şartlarına uymayıp tapuda başka isim ve kişiler adına kayıtlı olduğu anlaşılan davacı Vakfın taşınmazların tescili yönündeki talebinin reddine dair dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan, eğer davacı Vakıf tarafından tescilini talep ettiği taşınmazların geçmişte veya halihazırda kendi mülkiyetinde veya tasarrufunda bulunduğu ileri sürülüyorsa (ki dava dilekçesinde bu hususu kanıtlayan bir bilgi-belge de sunulmadığı) bu taleplerine yönelik olarak mülkiyet hukuku kaide ve içtihatları doğrultusunda adli yargıda tescil vb. davaları açabileceği, bunun ötesinde idari yargı mercilerince mülkiyet hukukuna müdahale edici kararlar verilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davacının temyiz başvurusu üzerine Danıştay Onuncu Dairesince, 3 adet taşınmazın tapu bilgilerine bakıldığında, birisinin Maliye Hazinesi adına, diğer ikisinin ise üçüncü kişiler adına kayıtlı olduğu, 5737 sayılı Kanun’un geçici 11. maddesinin 1. fıkrasının ön şartının vakıf tarafından kendilerine ait olduğu iddia edilen taşınmazların vakfın 1936 Beyannamesinde yer alması olduğu, bakılan davada ise davacı Vakfın 1936 Beyannamesinin bulunmadığı, İdare Mahkemesince, beyanname dışında diğer şartları da taşımadığı belirtilmişse de taşınmazlardan birisinin Maliye Hazinesi adına kayıtlı olduğu ve vakfın 1936 Beyannamesi olsaydı ilk fıkra kapsamında incelemeye tabi olacağı, üçüncü kişiler adına kayıtlı taşınmazların rayiç değerinin ödenmesi bakımından ise davacı Vakıf tarafından, bu taşınmazların satın alındığı, vasiyet ya da bağış yolu ile elde edilmesine rağmen mal edinememe gerekçesi ile Hazine ya da Vakıflar Genel Müdürlüğü adına ve sonrasında üçüncü kişiler adına tapuya kaydedildiği yönünde bir iddia ileri sürülmediği ve buna ilişkin dosyada bir bilgi ve belge bulunmadığı, anılan maddenin kapsamının ötesine geçen mülkiyet iddialarına yönelik hukuki incelemelerin yerinin ise adli yargı olduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının gerekçeli olarak onanmasına karar verilmiştir.
KARAR DÜZELTME
TALEP_EDENİN_İDDİALARI : Davacı tarafından; temyiz aşamasında ileri sürdüğü iddiaların değerlendirilmediği, 1936 Beyannamesinin kendilerinin başvurusunda aranmaması gerektiği, zira vakıflarının ve vakfa özgülenen taşınmazların Hatay’da bulunduğu ve Hatay’ın Türkiye’ye 1936 yılından sonra katıldığı, dolayısıyla idare tarafından başvurularının değerlendirilmesi esnasında bu hususun dikkate alınması gerekirken alınmadığı, kendileri açısından 1936 Beyannamesi aranmadan geçici 11. maddenin uygulanması gerektiği, geçici 11. madde değişikliğinin doğrudan mülkiyet hakkına getirilen bir sınırlama olması sebebiyle Kanun Hükmünde Kararname ile yapılmasının da Anayasaya aykırı olduğu ileri sürülerek Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Düzeltilmesi istenen kararın usul ve yasaya uygun olduğu, ileri sürülen nedenlerin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54. maddesine uymadığı, bu nedenle istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Karar düzeltme isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
Kararın düzeltilmesi dilekçesinde ileri sürülen nedenler, 2577 sayılı Kanun’un Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi hükmüne uygun bulunduğundan, karar düzeltme isteminin kabulü ile Danıştay Onuncu Dairesinin 20/05/2019 tarih ve E:2014/2111, K:2019/4121 sayılı kararı kaldırılarak davacının temyiz istemi yeniden incelendi:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY:
Davacı vakıf tarafından, Hatay ili Antakya ve Samandağ ilçelerinde bulunan 36 adet taşınmazın, 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun Geçici 11. maddesi uyarınca adına tescil edilmesi istemiyle 17/08/2012 tarihinde Hatay Vakıflar Bölge Müdürlüğüne başvurulmuş, anılan başvuru Samandağ ilçesinde yer alan 3 adet taşınmaza yönelik olarak … tarih ve … sayılı Vakıflar Meclisi kararı ile reddedilmiştir.
Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıflar Meclisinin … tarih ve … sayılı kararı ile;
“ Hatay ili, Samandağ ilçesi, … Mahallesinde bulunan, … parsel sayılı metruk metruk kilise harabesi vasıflı; … Mahallesinde bulunan, … parsel sayılı kargir kilise vasıflı ve … Mahallesinde bulunan, … parsel sayılı mezarlık vasıflı 3 adet taşınmazın 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun geçici 11. maddesi kapsamında olmadığından tescil talebinin reddedildiği hususunun,
… Vakfına bildirilmesine” oy birliği ile karar verilmiştir.
Anılan kararın davacı Vakfa tebliğ üzerine bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
27/02/2008 tarihli, 26800 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan ve 2762 sayılı Vakıflar Kanunu’nu yürürlükten kaldıran 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun 3. maddesinde, “Bu Kanunun uygulanmasında; … Cemaat vakfı: Vakfiyeleri olup olmadığına bakılmaksızın 2762 sayılı Vakıflar Kanunu gereğince tüzel kişilik kazanmış, mensupları Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Türkiye’deki gayrimüslim cemaatlere ait vakıfları, … ifade eder.” hükmü;
Geçici 11. maddesinde, “Cemaat vakıflarının; a) 1936 Beyannamesinde kayıtlı olup malik hanesi açık olan taşınmazları, b) 1936 Beyannamesinde kayıtlı olup kamulaştırma, satış ve trampa dışındaki nedenlerle Hazine, Vakıflar Genel Müdürlüğü, belediye ve il özel idaresi adına kayıtlı taşınmazları, c) 1936 Beyannamesinde kayıtlı olup kamu kurumları adına tescilli olan mezarlıkları ve çeşmeleri, tapu kayıtlarındaki hak ve mükellefiyetleri ile birlikte bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren oniki ay içinde müracaat edilmesi halinde, Meclisin olumlu kararından sonra, ilgili tapu sicil müdürlüklerince cemaat vakıfları adına tescil edilir. Cemaat vakıfları tarafından satın alınmış veya cemaat vakıflarına vasiyet edildiği veya bağışlandığı halde, mal edinememe gerekçesiyle Hazine veya Genel Müdürlük adına tapuda kayıt edilen taşınmazlardan üçüncü şahıslar adına kayıtlı olanların Maliye Bakanlığınca tespit edilen rayiç değeri Hazine veya Genel Müdürlük tarafından ödenir. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.” hükümleri yer almıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacı Vakıf tarafından; Hatay’ın Samandağ ilçesi sınırları içinde bulunan 36 taşınmazın 5737 sayılı Kanun’un geçici 11. maddesi uyarınca adına tescil edilmesi için 17/08/2012 tarihinde Hatay Vakıflar Bölge Müdürlüğüne yapılan başvuru üzerine, Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıflar Meclisince bu taşınmazlardan 33’üne yönelik talep taşınmazların 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun geçici 11. maddesi kapsamında olmadığından bahisle … tarih ve … sayılı işlemle reddedilmiştir. Diğer 3 taşınmaza yönelik istem ise yine aynı gerekçeyle … tarih ve … sayılı dava konusu işlemle reddedilmiştir.
Anılan … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılan dava sonucunda … İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen kararın temyiz aşamasında Danıştay Onuncu Dairesinin 20/05/2019 tarih ve E:2014/2111, K:2019/4121 sayılı kararı ile gerekçeli olarak onanması üzerine davacı Vakıf tarafından 08/10/2019 tarihinde karar düzeltme yoluna başvurulduktan sonra 17/10/2019 tarihinde Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunulmuştur.
Bu doğrultuda İdare Mahkemesince, davacı Vakfın Anayasa Mahkemesine yapmış olduğu bireysel başvurunun sonuçlanıp sonuçlanmadığının araştırılması ve sonuçlanmış ise neticesine göre yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin KABULÜNE,
2. Davanın reddine ilişkin … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Sehven yatırılan … TL harcın istemi halinde davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine, 14/12/2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.