Danıştay Kararı 10. Daire 2019/1190 E. 2019/3420 K. 30.04.2019 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/1190 E.  ,  2019/3420 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/1190
Karar No : 2019/3420

TEMYİZ EDEN (DAVALI) :
VEKİLİ :
KARŞI TARAF (DAVACI) :
VEKİLİ :

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ilişkin … tarih ve … sayılı kararının, davanın kabulüne ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının hamile iken ağrı şikayetiyle başvurduğu davalı idare bünyesindeki hastanelerde geç ve yetersiz müdahale yapılması sonucunda bebeğini kaybetmesi olayında idarenin hizmet kusuru bulunduğu iddia edilerek 150.000,00.-TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve… sayılı kararı ile, “dosyadaki bilirkişi raporları değerlendirildiğinde, davacının hamile iken davalı idare bünyesindeki hastanelerde yapılan tetkik-tedavi sürecinde ve bunun sonucunda çocuğunu kaybetmesi olayında davalı idarenin hizmet kusuru bulunmadığı sonucuna varıldığından, davacının manevi tazminat talebinin, idare hukuku ilkeleri çerçevesinde idarece tazminine olanak bulunmadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve …sayılı kararıyla; dosya içeriğinde yer alan bilimsel raporlarda, meydana gelen ölüm olayı ile sunulan sağlık hizmeti kapsamındaki tıbbi uygulamalar arasında hizmet kusurunun varlığı açısından uygun illiyet bağı kurulamamış ise de; davacının … Devlet Hastanesinde anestezi ve çocuk doktoru olmadığından … Devlet Hastanesine sevk edildiği, doktor yokluğu nedeniyle sevkedilen hastaya anılan hastanede de ilk müdahalenin doktorlarca yapılması gerekirken ebeler tarafından yapıldığı ve doğumun ebeler tarafından gerçekleştirildiği, işitme özürlü olan davacının annesinin doğum esnasında ebeler tarafından doğumhaneden çıkarıldığı bu nedenle davacı ile ebelerin doğum boyunca iletişim kuramadıkları, bu olayın doğumu davacı açısından daha sıkıntılı ve acılı hale getirdiği, anestezi uzmanı doktorun davacıya doğumdan sonra müdahalede bulunduğunun görüldüğü, davalı idarenin sağlık hizmetindeki hassasiyeti göz önüne alarak teşkilatını kurması, donanım ve personel açısından yeterli düzeye getirmesi gerekmekte olduğundan, … Devlet Hastanesinde çocuk doktoru ve anestezi uzmanı olmadığından davacının … Devlet Hastanesine sevk edildiği, anılan hastanede davacının özel durumu dikkate alınmaksızın doktora haber verilmeden doğumun ebelere gerçekleştirildiği ve işitme özürlü davacı ile iletişim kurmada problem yaşandığı, iletişim kurmada yardımcı olabilecek annesinin dışarı çıkarıldığı, sağlıklı bir doğum ortamının idarece bu haliyle oluşturulamadığından bu süreçte davacının çocuğunun hayatını kaybetmesi nedeni ile idari hizmetin bu yönüyle hatalı işlediği ve kamu hizmetinin gereği gibi eksiksiz olarak sunulmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun kabulüne, davanın reddine ilişkin Mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile 30.000,00-TL manevi tazminatın idareye başvurulduğu 06/01/2015 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin tazminat talebi yönünden davanın kısmen reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, temyize konu Mahkeme kararının davanın kabulüne ilişkin kısmının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından temyize konu Mahkeme kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın davanın kabulüne ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Yukarıda özetlenen gerekçeyle davanın reddine ilişkin … İdare Mahkemesi’nin kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile davanın kısmen kabulü, kısmen reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve … sayılı kararının davanın kabulüne ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğinin ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’ne gönderilmesini teminen dosyanın, … İdare Mahkemesi’ne gönderilmesine, 30/04/2019 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.