Danıştay Kararı 10. Daire 2018/812 E. 2022/6165 K. 19.12.2022 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2018/812 E.  ,  2022/6165 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2018/812
Karar No : 2022/6165

DAVACI : … İthalat İhracat Ltd. Şti.

DAVALI : … Bakanlığı / ANKARA
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

DAVANIN_KONUSU : Davacı şirket tarafından, 2018 Yılı At Yarışları Genel Hükümlerinin “Atların Yaşlarına ve Grup Koşusu Kazanma Durumlarına Göre İştirak Şartları” başlıklı 5. maddesinin “2019 yılı ve sonrası doğumlu olup” cümlesi ile başlayan (g) fıkrasının son paragrafında yer alan “Ayrıca, ithal edilen dondurulmuş sperma ile tohumlanan Türk Soy Kütüğüne kayıtlı kısraklardan doğan atlar sadece uluslararası koşulara katılırlar.” düzenlemesinin iptali istenilmektedir.

DAVACININ_İDDİALARI :
Davacı şirket tarafından; dondurulmuş safkan Arap atı sperması ithalatı için davalı idareye ithalat izni başvurusu yapıldığı, ancak idarece gerekçe gösterilmeden başvurunun reddedildiği, bu işlemin iptali istemiyle açılan dava sonucunda … İdare Mahkemesi tarafından işlemin iptal edildiği, davalı Bakanlığın istinaf başvurusunun da kesin olarak reddine karar verilmesi üzerine mahkeme kararının uygulanarak şirketlerine ithalat izni verildiği, fakat bu kez de dava konusu düzenlemenin yapılarak yargı kararından elde edilecek menfaatin yok edildiği, dava konusu düzenleme ile safkan Arap atı olduğu tescilli olmasına rağmen yalnızca ithal edilmiş dondurulmuş sperma ile tohumlanan kısraklardan doğan tayların katılabileceği yarışların önemli ölçüde sınırlandırıldığı, yılda sadece iki kez koşulan uluslararası koşuya katılma imkanı tanındığı, yurt dışından ithal edilen tayların ya da ana babası yabancı olan tayların DHÖW kapsamında kabul edilip belli miktarda yarışa katılmasına izin verilirken ithal edilmiş dondurulmuş spermadan doğacak tayların yılda sadece iki yarışa katılmasına izin verilmesinin hukuka aykırı olduğu, düzenlemenin eski genel hükümlerin hiçbirinde olmadığı, ilk kez 2018 yılı genel hükümlerinde yer aldığı ve tamamen kişiye ve duruma özel olarak getirilmiş haksız bir düzenleme olduğu, At Yarışları Kanunu’nun 8. maddesinde yarışlarla ilgili olarak Bakanlığa yetki verildiği, bu Kanuna dayanılarak çıkarılan At Yarışları Yönetmeliği’nin 23. ve 25. maddelerinde koşulara katılacak safkan Arap atlarına ilişkin düzenlemeler yapıldığı, düzenlemelerde yer alan “yıllık yarış programları genel hükümlerinde aksi belirtilmedikçe” ibaresine göre 2018 yılı At Yarışları Genel Hükümlerinin “Kısaltmalar ve tanımlar” başlıklı 3. maddesi, “Koşulara katılabilecek atlara ait şartlar” başlıklı 4. maddesi ve “Atların yaşlarına ve grup koşusu kazanma durumlarına göre iştirak şartları” başlıklı 5. maddesi ile bir takım kısıtlamalar getirildiği, getirilen kısıtlamaların dava konusu düzenleme hariç hiçbirinin kişiye ve duruma özel olarak getirilmediği, DH, DHT, DHÖ VE DHÖW şeklindeki düzenlemelerde hiç olmazsa bu kapsamdaki atların yıl içerisindeki yarışların azımsanamayacak bir kısmına iştirak ederek ikramiye kazanabildiği, atın safkan arap atı olduğunun tescilli olması karşısında normal aşım yoluyla, suni tohumlama yoluyla veya ithal edilmiş dondurulmuş sperma ile tohumlanma yoluyla doğmuş olmasına göre farklı uygulama yapılmasının hukuka aykırı olduğu, bu hususların safkanlığı etkilemediği, böyle bir endişe taşıyan idarenin tayın tohumlanmasından başlayarak koşu hayatı boyunca safkan Arap atı olup olmadığını inceleme yetkisi bulunduğu, WAHO’nun (Dünya Arap Atları Organizasyonu) onaylayarak Stud Bookta (Uluslararası Soy Kütüğü Kitabında) yayımladığı bir attan davalı idarenin izni ile ithal edilmiş dondurulmuş spermadan elde edilen tayın safkan olduğu hususunun uluslararası düzeyde tescil edilmiş olduğu, WAHO’ya kayıtlı ithal bir atın, yine WAHO’ya kayıtlı ithal bir attan doğan özel yetiştirilmiş atların pek çok yarışa iştirak ettirilmesinde bir sakınca görülmez iken, sırf ithal edilen dondurulmuş spermadan elde edilmesi sebebiyle bu atların yılda yalnızca iki kez koşulan uluslararası koşulara katılabilmesine olanak sağlayan düzenlemede hukuka uyarlık bulunmadığı; bu atların ilerde aygır olarak yetiştiricilere sunulamayacağı, dondurulmuş spermadan elde edilen tayları yetiştirip satma ve kazanç elde etme imkanı da olmayacağı, bu tayların sadece 2 koşuya katılabilmeleri nedeniyle ithal edilen spermaların yetiştiriciler tarafından alınmadığı ve yapılan ithalatın fiilen bir anlamı kalmadığı ileri sürülmüştür.

DAVALININ_SAVUNMASI :
Davalı idare tarafından; ülkemizde düzenlenen 2018 yılı resmi programlı at yarışlarının, At Yarışları Yönetmeliği’nde belirtilen esaslar dahilinde yapıldığı, Yönetmeliğin verdiği yetkiye dayanılarak 2018 Yılı At Yarışları Genel Hükümleri’nin hazırlandığı ve 5. maddesinde de atların yaşlarına ve grup koşusu kazanma durumlarına göre iştirak şartlarına yer verildiği, ülkemizin 1997 yılında WAHO’ya asli üye olarak kabul edildiği, WAHO’nun dahi ülkemizde düzenlenen at yarışı programı ve şartlarına müdahale yetkisi bulunmadığı, yarış programlarının ne şekilde düzenleneceği ve hangi koşulara, hangi atların katılacağı yolundaki düzenlemelerde en önemli amacın at neslinin ıslahı ve teşviki ile ırk karakterlerinin korunması ve eşitlik ilkesi olduğu, Türkiye’de Arap atçılığının uzun yıllardan beri yapıldığı; şu anda soy kütüğüne kayıtlı 18.900 civarında safkan Arap atı bulunduğu, Türkiye’de üretilen Arap atı sayısının koşuların tamamını karşılamaya yeterli olduğu, Türk Arap atı yetiştiriciliğini korumak amacıyla dava konusu hükmün ilave edildiği, eğer bu madde olmazsa Türkiye’de Arap aygırların kullanım oranının %10’a düşeceği, en büyük zararı da Türk Arap atı yetiştiricilerinin göreceği, ayrıca önemli miktarda da dövizin yurt dışına çıkmasına sebep olup Türk atçılık ve tarımına çok büyük zarar vereceği, yurt dışında Türkiye’deki gibi tam bir soy kütüğü kaydı yapılmadığı, safkan olmayan atların da soy kütüğüne kayıt edildiği, bu nedenle de Arap atı ırk özelliklerinin kaybedilebileceği, tohumlamada kullanılan aygırların soy ağaçlarında geriye doğru en az dört nesil ana baba doğrulaması yapıldığı, yurt dışında kullanılan Arap aygırlarında ana baba nesil doğrulanması şartı aranmadığından atlarda yabancı ırk kanı bulunduğu endişesi olduğu, bu nedenle ithal edilecek dondurulmuş spermaların saflıkları ve ırk özelliklerinin tartışmalı olduğu, ithal edilecek donmuş aygır spermalarının ülkemizdeki safkan Arap atlarında kullanıldığında gen kaybına yol açacağı, At Yarışları Genel Hükümlerinin Kanun ve Yönetmelikte verilen yetkiye istinaden Yüksek Komiserler Kurulu tarafından hazırlandığı ve Bakanlık tarafından da onaylandığı, dava konusu düzenlemenin kişiye özel değil genel bir uygulama olduğu, WAHO’ya kayıtlı tüm atların yarışlara katılması halinde yerli yetiştiricinin zarar göreceği ve ileriki yıllarda at yetiştiriciliğinin tamamen yurt dışına bağımlı kalacağı, 2018 yılı yarış programları çerçevesinde safkan Arap atlarına toplam 2233 adet koşu tahsis edildiği, bunun 4 adedinde DH, 199 adedinde DHT, 288 adedinde DHÖ ve 1742 adedinde DHÖW koşusu olarak belirlendiği, bu 1742 adet koşudan 2 tanesinin ULS/W olduğu, Safkan Arap atlarına mahsus ırk vasıflarını muhafaza etmek ve bu saflığa gölge düşürücü halleri önlemek için gerekli tedbirleri almanın 5996 sayılı Kanun ile Bakanlığa verilmiş önemli bir görev olduğu belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Dava, 2018 Yılı At Yarışları Genel Hükümlerinin “Atların Yaşlarına ve Grup Koşusu Kazanma Durumlarına Göre İştirak Şartları” başlıklı 5. maddesinin “2019 yılı ve sonrası doğumlu olup” cümlesi ile başlayan (g) fıkrasının son paragrafında yer alan “ayrıca, ithal edilen dondurulmuş sperma ile tohumlanan Türk Soy Kütüğüne kayıtlı kısraklardan doğan atlar sadece uluslarası koşulara katılırlar.” hükmünün iptali istemiyle açılmıştır.
5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu’nun “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinin 34 nolu sırasında “sperma” hayvansal yan ürünler arasında sayılmış; “İnsanlar tarafından tüketilmesi amaçlanmayan hayvansal yan ürünler” başlıklı 6. maddesinde, “insanlar tarafından tüketilmesi amaçlanmayan hayvansal yan ürünlerin toplanması, taşınması, depolanması, muamele edilmesi, işlenmesi, imha edilmesi, piyasaya arz edilmesi, ithal veya ihraç edilmesi, transit taşınması ve kullanılması aşamalarında, insan ve hayvan sağlığına yönelik tehdit ve çevresel zararların önlenmesine ilişkin tedbirlerin Bakanlıkça ve mevzuatı gereği bu hususta yetki ve sorumlulukları bulunan Sağlık Bakanlığı, Çevre ve Orman Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığınca alınacağı”; “Zootekni” başlıklı 10. maddesinin 3. fıkrasında, “hayvanların üremesinde kullanılan sperma, ovum, embriyo, damızlık yumurta, ipek böceği tohumu, larva ve oğul gibi ürünleri üretenlerin, depolayanların ve dağıtanların Bakanlıktan izin almak zorunda olduğu, üreme ürünlerinin uygulanmasına ilişkin esasların Bakanlıkça belirleneceği”; aynı maddenin 4. fıkrasında da, “damızlık hayvanların ve üreme ürünlerinin genetik özelliklerinin değerlendirilmesi, performanslarının izlenmesi ve sağlık şartları ile ilgili usul ve esasların Bakanlıkca belirleneceği” hükme bağlanmıştır.
5996 sayılı Kanun ve 6343 sayılı Veteriner Hekimliği Mesleğinin İcrasına, Türk Veteriner Hekimleri Birliği ile Odalarının Teşekkül Tarzına ve Göreceği İşlere Dair Kanuna dayanılarak hazırlanmış olan ve 08/12/2011 tarihli, 28136 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Suni Tohumlama, Tabi Tohumlama ve Embriyo Transferi Hakkında Yönetmeliğin “Tanımlar” başlıklı 4. maddesinin 1. fıkrasının (k) bendinde, “Sperma: Sağlıklı ve damızlık niteliği taşıyan erkek hayvanlardan belirli yöntemlerle alınan, ejekülatların spermatolojik muayeneleri yapıldıktan sonra, taze ya da dondurulmuş sperma porsiyonları” şeklinde tanımlanmış; “Sperma ve embriyo ithalatı” başlıklı 11. maddesinin 1. fıkrasında, “Sperma ve embriyo ithalatı yapacak gerçek ve tüzel kişi ve kuruluşlar, sperma ve embriyo depolama, dağıtım ve pazarlama için altyapıya sahip ve en az bir veteriner hekim istihdam etmek koşulu ile Bakanlıktan izin almak zorundadır. İthalatta teknik ve sağlıkla ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenir.”; 2. fıkrasında da, “Sperma ve embriyo ithalatı yapacak gerçek ve tüzel kişi ve kuruluşlar; Bakanlıkça çıkarılan mevzuata uymak zorundadır. Mevzuata uymayanların ithalat için yaptıkları başvuru değerlendirmeye alınmayarak kontrol belgesi verilmez, faaliyetleri durdurulur ve diğer müracaatları kabul edilmez.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Söz konusu hükümlerin değerlendirilmesinden, hayvansal yan ürünler arasında sayılan spermanın ithalatının yasaklanmadığı, aksine Bakanlıktan alınacak izin ile yine Bakanlığın belirleyeceği usul ve esaslar dahilinde ve belirli koşulların sağlanması halinde ithaline izin verildiği tartışmasızdır.
Öte yandan, Bakanlıkca hazırlanan Sperma, Ovum ve Embriyo İthalatında Uyulması Gereken Usul ve Esaslar Hakkındaki Talimat ile yapılan düzenlemelerden, sperması ithal edilecek aygırın kendisi veya ana ve babasının WAHO tarafından kabul edilen Uluslararası Soy Kütüğü Kitabında yayınlanmış kan grubu ve DNA analizi ile ana baba doğrulamasının yapılmış olması ve ithalat başvurusunun yapıldığı yıl itibarıyla soy ağacında en az dört jenerasyonunun belirli olması gerektiği gibi sıkı şartlar öngörülmek suretiyle, bu spermalardan tohumlanacak atların, yarışlara kabul edilen diğer safkan arap atları ile aynı niteliklere sahip olması gerektiğinin koşul altına alındığı görülmektedir.
Buna karşın, 2018 yılı At Yarışları Genel Hükümleri’ne konulan dava konusu düzenleme ile, ithal edilen dondurulmuş sperma ile tohumlanan Türk Soy Kütüğüne kayıtlı kısraklardan doğan atların uluslarası koşular dışındaki yarışlara katılımı engellenmiştir.
Bu durumda; idarece özellikleri ve safkan arap atlarına ait oldukları, ithal öncesi belirlenen şartlarla teyit edilmiş olan spermalardan tohumlanarak dünyaya gelen atların, ithal spermadan tohumlanmış olmaları, safkan arap atı oldukları gerçeğini değiştirmeyeceğinden, bu atların, sadece uluslarası koşulara katılabileceklerine ilişkin olan ve aynı genetik özellikleri taşıyıp normal yolla dünyaya gelen safkan arap atlarının katıldığı diğer koşulara katılımını engelleyen dava konusu düzenlemede, eşitlik ilkesine ve hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, 2018 Yılı At Yarışları Genel Hükümlerinin “Atların Yaşlarına ve Grup Koşusu Kazanma Durumlarına Göre İştirak Şartları” başlıklı 5. maddesinin “2019 yılı ve sonrası doğumlu olup” cümlesi ile başlayan (g) fıkrasının son paragrafında yer alan “ayrıca, ithal edilen dondurulmuş sperma ile tohumlanan Türk Soy Kütüğüne kayıtlı kısraklardan doğan atlar sadece uluslarası koşulara katılırlar.” hükmünün iptali yolunda karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, davalı idarenin usuli itirazının yerinde olmadığı anlaşılmakla işin esasına geçildi, gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Davacı şirket tarafından, dondurulmuş safkan Arap atı sperması ithalatı için davalı idareye yapılan başvurunun … tarih ve … sayılı işlemle reddedilmesi üzerine, söz konusu işlemin iptali istemiyle açılan dava sonucunda … İdare Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş, bu karara karşı davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusu … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla kesin olarak reddedilmiştir.
Bilahare At Yarışları Yönetmeliği’nin 22. maddesi uyarınca Program Kurulunca hazırlanan 2018 Yılı Yarış Programları ve Genel Hükümler Taslağı, Yüksek Komiserler Kurulunun … tarihli ve … sayılı kararıyla aynen kabul edilmiş, bu karar yarış otoritesi olan davalı Bakanlıkça onaylanmış olup, bahse konu 2018 yılı At Yarışları Genel Hükümlerinde, “Ayrıca, ithal edilen dondurulmuş sperma ile tohumlanan Türk Soy Kütüğüne kayıtlı kısraklardan doğan atlar sadece uluslararası koşulara katılırlar.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Davacı şirket tarafından, dava konusu düzenlemenin Mahkeme kararı üzerine gerçekleştirilecek dondurulmuş safkan Arap atı sperması ithalatından elde edilecek menfaatin yok edilmesi amacına yönelik olduğu iddiasıyla anılan düzenlemenin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:

ESAS YÖNÜNDEN:
İlgili Mevzuat:
6132 sayılı At Yarışları Hakkında Kanun’un 1. maddesinde, “Türkiye sınırları içerisinde at yarışları düzenlemeye, yurt içinde ve yurt dışında düzenlenen yarışlar üzerine yurt içinden ve yurt dışından müşterek bahis kabul etmeye Tarım ve Köyişleri Bakanlığı yetkilidir.”; 8. maddesinde, “Yarışların şartlarına, tertip, icra ve inzibatına, hipodrom ve yarış yerlerinin tanzim ve idaresine, yarış programları, ikramiyeler veya müşterek bahislere dair teknik, idart, mali ve inzibati hususlara, Yüksek Komiserler Kurulunun teşekkül sureti, görev ve yetkilerine, görevlendirilecek 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tâbi personel ile 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamındaki personel ve diğer personele yarış gelirlerinden karşılanmak şartıyla, 16 yaşından büyükler için tespit edilen aylık brüt asgart ücretin dört katını geçmemek üzere yapılacak aylık net ödemeler ile harcırahlara, Jokey Kaza ve Yardım Sandığı kurulması ile yardım sandığına üye olabilecekler, yardım sandığına at binme ücretinin % 10’unu geçmemek üzere kesinti yapılması, sandığın diğer gelirlerinin tespiti, sandık gelirlerinin harcanması ile bu gelirlerin, 5 inci madde uyarınca yetkilendirilen ilgili kurum veya kuruluşa borç olarak verilmesine veya ek 1 inci madde hükmü uyarınca oluşturulan hesaba aktarılmasına, disiplin cezalarının hangi hâllerde hangi merciler tarafından verileceğine, yarışların ve yetki verilmiş dernek, belediye ve il özel idarelerinin murakabe ve teftiş tarzı ile doping muayenelerine ait usuller, bu Kanun ve uluslararası yarış esasları ile memleket ihtiyaçları ve işin icaplarına göre Tarım ve Köyişleri (Orman) Bakanlığınca çıkarılacak yönetmeliklerle belirlenir.” hükmü yer almaktadır.
5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu’nun “Zootekni” başlıklı 10. maddesinin 1. fıkrasında, “Bakanlık, hayvan ıslahı, hayvan gen kaynaklarının korunması, geliştirilmesi, damızlık amaçlı hayvanların yetiştirilmesi, kayıt altına alınması, ön soy kütüğü ve soy kütüklerinin oluşturulması ve belgelendirilmesi gibi zootekni konularında düzenleme yapmaya, hayvan yarışları düzenlemeye, yurt içinde ve yurt dışında düzenlenen hayvan yarışları üzerine yurt içinden ve yurt dışından müşterek bahis kabul etmeye yetkilidir.” hükmüne yer verilmiş; son fıkrasında da, bu maddenin uygulanması ile ilgili usul ve esasların Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirleneceği öngörülmüştür.
Anılan Kanun hükümlerine dayanılarak hazırlanan ve 19/04/2011 tarihli ve 27910 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren At Yarışları Yönetmeliği’nin “Yarış programlarının hazırlanması” başlıklı 22. maddesinde, “(1) Yüksek Komiserler Kurulunca, her yıl tespit edilen yarış takvimi esaslarına göre, yıllık yarış programlarını hazırlamak üzere beş kişiden oluşan bir program kurulu teşekkül ettirilir. Kurulun üç üyesi kendi üyeleri arasından, iki üyesi ise Yarış Müessesesince önerilen dört kişi arasından Yüksek Komiserler Kurulunca seçilir. Kurul, ilk toplantısında üyeleri arasından bir başkan seçer. Kurulca hazırlanan yarış programlarının en geç kasım ayı sonuna kadar Yarış Otoritesine gönderilmesi gerekir.
(2) Yarış programları, Yüksek Komiserler Kurulunca incelenip karara bağlanır ve Yarış otoritesinin onayı ile kesinleşir. Kesinleşmiş yarış programlarının aynen uygulanması mecburidir. Ancak, mücbir veya zorunlu sebepler göz önünde bulundurularak Yüksek Komiserler Kurulu kararı ve Yarış Otoritesinin onayı ile herhangi bir yarış sezonu iptal edilebilir, kısmen veya tamamen ertelenebilir veya koşuların günü, ismi ve yeri değiştirilebilir, yarış günü ve koşu sayıları arttırılabilir veya azaltılabilir veya ek koşular konulabilir.
(3) Belirli bir tarihte yapılması gereken koşu veya koşuların mücbir veya zorunlu sebepler yüzünden yapılamaması halinde, bu koşu veya koşular en çok bir hafta süreyle geri bırakılabilir. Bu süre içinde yapılamayan bu gibi koşular, hiçbir işlem veya karara gerek kalmaksızın iptal edilmiş sayılır.”;
“Koşulara katılacak atlar” başlıklı 23. maddesinde, “(1) Safkan atlara mahsus koşulara, koşunun şartlarında ve yıllık yarış programları genel hükümlerinde aksi belirtilmedikçe, 24 ve 25 inci maddelerde belirtilen ırklara mensup ve soy kütüğüne kayıtlı atlar katılır. Soy kütüğüne kayıtlı kısrağın yurt içinde veya yurtdışında çiftleşmesi sonucunda yurtdışında doğan ve doğduğu yıl içinde Türkiye’ye getirilen taylar Türkiye’de doğmuş sayılır.
(2) Türkiye’ye gebe olarak ithal edilmesi esnasında karantinaya alınan ve bu süre içinde hastalık veya herhangi bir sebeple mahrecine iade edilmesine karar verilen veya Türkiye’den transit geçen veya tohumlanmak üzere Türkiye’ye getirilen kısraklardan doğan tayların Türkiye’ye kesin ithalatı gerçekleşmediği için bu Yönetmelik hükümlerine göre yapılan koşulara katılamazlar.”;
“Koşulara katılabilecek safkan Arap atları” başlıklı 25. maddesinde, “(1) Safkan Arap atlarına mahsus koşulara, koşunun şartlarında ve yıllık yarış programları genel hükümlerinde aksi belirtilmedikçe, Türkiye’de doğmuş safkan Arap atları ve doğduğu yıl içinde yabancı ülkelerden getirilen ilgili atların soy ağaçlarında 2011 vılı itibarıyla geriye doğru en az dört nesil ana baba doğrulaması olan veya bunların soyundan gelen ve eşkal muayenesi yapılmış safkan Arap atları katılabilir.
(2) Ancak, Cumhuriyet, Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı koşularına sadece Türkiye’de doğmuş safkan Arap atları katılır.
(3) Safkan Arap atlarına mahsus uluslararası koşulara, koşunun şartlarına göre Safkan Arap Atları Soy Kütüğünde ve aynı zamanda Dünya Arap Atları Organizasyonunun kabul ettiği Uluslararası Soy Kütüğü Kitabında kaydı bulunan ve bu koşulara katılmak üzere yabancı ülkelerden getirilen 2011 yılı itibariyle geriye Doğru en az dört nesil ana baba doğrulaması olan veya bunların soyundan gelen safkan Arap atları katılır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Öte yandan; 5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu’nun “Tanımlar” başlıklı 3. maddesinin 1. fıkrasının 34. bendinde, “sperma” hayvansal yan ürünler arasında sayılmış; “İnsanlar tarafından tüketilmesi amaçlanmayan hayvansal yan ürünler” başlıklı 6. maddesinde, “(1) İnsanlar tarafından tüketilmesi amaçlanmayan hayvansal yan ürünlerin toplanması, taşınması, depolanması, muamele edilmesi, işlenmesi, imha edilmesi, piyasaya arz edilmesi, ithal veya ihraç edilmesi, transit taşınması ve kullanılması aşamalarında, insan ve hayvan sağlığına yönelik tehdit ve çevresel zararların önlenmesine ilişkin tedbirler Bakanlıkça ve mevzuatı gereği bu hususta yetki ve sorumlulukları bulunan Sağlık Bakanlığı, Çevre ve Orman Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığınca alınır.” hükmü; “Zootekni” başlıklı 10. maddesinin 3. fıkrasında, “Hayvanların üremesinde kullanılan sperma, ovum, embriyo, damızlık yumurta, ipek böceği tohumu, larva ve oğul gibi ürünleri üretenler, depolayanlar ve dağıtanlar Bakanlıktan izin almak zorundadır. Üreme ürünlerinin uygulanmasına ilişkin esaslar Bakanlıkça belirlenir.”; aynı maddenin 4. fıkrasında, “Bakanlık, damızlık hayvanların ve üreme ürünlerinin genetik özelliklerinin değerlendirilmesi, performanslarının izlenmesi ve sağlık şartları ile ilgili usul ve esasları belirler.” hükmüne yer verilmiştir.
08/12/2011 tarihli, 28136 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Suni Tohumlama, Tabi Tohumlama ve Embriyo Transferi Hakkında Yönetmelik’in “Tanımlar” başlıklı 4. maddesinin 1. fıkrasının (k) bendinde, “Sperma: Sağlıklı ve damızlık niteliği taşıyan erkek hayvanlardan belirli yöntemlerle alınan, ejekülatların spermatolojik muayeneleri yapıldıktan sonra, taze ya da dondurulmuş sperma porsiyonları” şeklinde tanımlanmış; “Sperma ve embriyo ithalatı” başlıklı 11. maddesinin 1. fıkrasında, “Sperma ve embriyo ithalatı yapacak gerçek ve tüzel kişi ve kuruluşlar, sperma ve embriyo depolama, dağıtım ve pazarlama için altyapıya sahip ve en az bir veteriner hekim istihdam etmek koşulu ile Bakanlıktan izin almak zorundadır. İthalatta teknik ve sağlıkla ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça belirlenir.”; 2. fıkrasında, “Sperma ve embriyo ithalatı yapacak gerçek ve tüzel kişi ve kuruluşlar; Bakanlıkça çıkarılan mevzuata uymak zorundadır. Mevzuata uymayanların ithalat için yaptıkları başvuru değerlendirmeye alınmayarak kontrol belgesi verilmez, faaliyetleri durdurulur ve diğer müracaatları kabul edilmez.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Davalı idare tarafından yayımlanan Sperma, Ovum ve Embriyo İthalatında Uyulması Gereken Usul ve Esaslar Hakkında Talimatın “Teknik kriterler” başlıklı bölümünün 4. kısmında, Safkan Arap atı sperması ithalatında uyulması gereken usul ve esaslar;
“1- Sperması ithal edilecek aygırın kendisi veya ana ve babasının WAHO tarafından kabul edilen Uluslararası Soy Kütüğü Kitabında yayınlanmış kan grubu ve DNA analizi ile ana baba doğrulamasının yapılmış olması ve ithalat başvurusunun yapıldığı yıl itibarıyla soy ağacında en az dört jenerasyonunun belli olması gerekir.
2- İthalattan önce sperması ithal edilecek aygırın DNA profili Bakanlığa sunulacak, ithalattan sonra Bakanlığa bağlı Etlik Merkez Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünde yaptırılacak DNA testi ile doğrulama sağlanacaktır.
3- Payetlerin üzerinde aygıra ait bilgiler (aygırın kayıtlı olduğu ülke kodu ve o ülkedeki kayıt numarası, adı, ırkı, üretildiği yerin kodu, üretim tarihi vb.) olmalıdır.
4- Sperması ithal edilecek aygırın fenotipik ve genotipik kusurları bulunmayacaktır.
5- İthal edilecek spermanın ihracatçı ülkedeki suni tohumlama uygulamalarında kullanıldığı resmi olarak belgelenecektir.
6- Aygır spermasının üretildiği merkezin ihracatçı ülke resmi otoritesinden onaylı olduğuna dair belgenin aslı ve fotokopisi ibraz edilecektir.
7- Sperması ithal edilecek aygır denenmiş aygır olacaktır. (Kendisi veya en az iki yavrusunun uluslararası kabul gören yarışlarda ilk üç dereceye girmiş olduğu belgelenecektir.)
8- Sperması ithal edilecek aygıra ait yetkili resmi otorite tarafından 1 adet orijinal pedigri ile 2 adet fotokopisi ibraz edilecektir.
9- Spermaların kalite yönünden yapılacak muayenesinde; değerlendirme yöntemi ve referans değerler rapor örneklerinde bulunmaktadır.” şeklinde düzenlenmiştir.

Dava Konusu Düzenlemenin İncelenmesi:
Yukarıda yer verilen mevzuatın değerlendirilmesinden, davalı idarece hayvansal yan ürünler arasında sayılan spermanın ithalatına Bakanlıktan alınacak izin ile yine Bakanlığın belirleyeceği usul ve esaslar dahilinde ve belirli koşulların sağlanması halinde izin verildiği, Bakanlıkça bu sürece ilişkin olarak hazırlanan Sperma, Ovum ve Embriyo İthalatında Uyulması Gereken Usul ve Esaslar Hakkındaki Talimatta yer verilen düzenlemelerle sperması ithal edilecek aygırın kendisi veya ana ve babasının Dünya Arap Atı Organizasyonu (WAHO) tarafından kabul edilen Uluslararası Soy Kütüğü Kitabında (Stud Book) yayımlanmış kan grubu ve DNA analizi ile ana baba doğrulamasının yapılmış olması ve ithalat başvurusunun yapıldığı yıl itibarıyla soy ağacında en az dört jenerasyonunun belirli olması gerektiği gibi sıkı şartlar öngörülmek suretiyle, bu spermalardan tohumlanacak atların, yarışlara kabul edilen diğer safkan Arap atları ile aynı niteliklere sahip olması gerektiğinin koşul altına alındığı görülmektedir.
Buna göre, idarece özellikleri ve safkan Arap atlarına ait oldukları, ithal öncesi belirlenen şartlarla teyit edilmiş olan spermalardan tohumlanarak dünyaya gelen atların, safkan Arap atı olacağı, ithal spermadan tohumlanmış olmalarının, bu atların safkan Arap atı olduğu gerçeğini değiştirmeyeceği açıktır.
Buna karşın, 2018 yılı At Yarışları Genel Hükümleri’nde yer verilen dava konusu düzenleme ile ithal edilen dondurulmuş sperma ile tohumlanan Türk Soy Kütüğüne kayıtlı kısraklardan doğan atların, 2018 Yılı Yarış Programına göre yalnızca yılda 2 kez yapılan uluslararası koşulara katılımına izin verildiği, başka bir ifadeyle bu koşular dışındaki yarışlara katılımının engellendiği görülmektedir.
Bu durumda; idarece özellikleri ve safkan Arap atlarına ait oldukları, ithal öncesi belirlenen şartlarla teyit edilmiş olan spermalardan tohumlanarak dünyaya gelen atların, ithal spermadan tohumlanmış olmaları, safkan Arap atı oldukları gerçeğini değiştirmeyeceğinden, bu atların, sadece uluslararası koşulara katılabileceklerine ilişkin olan ve aynı genetik özellikleri taşıyıp normal yolla dünyaya gelen safkan Arap atlarının katıldığı diğer koşulara katılımını engelleyen dava konusu düzenlemede, eşitlik ilkesine ve hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. 2018 Yılı At Yarışları Genel Hükümlerinin “Atların Yaşlarına ve Grup Koşusu Kazanma Durumlarına Göre İştirak Şartları” başlıklı 5. maddesinin “2019 yılı ve sonrası doğumlu olup” cümlesi ile başlayan (g) fıkrasının son paragrafında yer alan “Ayrıca, ithal edilen dondurulmuş sperma ile tohumlanan Türk Soy Kütüğüne kayıtlı kısraklardan doğan atlar sadece uluslararası koşulara katılırlar.” düzenlemesinin İPTALİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine; … TL posta giderinin davalı idare üzerinde bırakılmasına,
3. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davalı idareye iadesine,
4. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 19/12/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.