Danıştay Kararı 10. Daire 2018/4746 E. 2020/7063 K. 29.12.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2018/4746 E.  ,  2020/7063 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2018/4746
Karar No : 2020/7063

DAVACI : ..
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … Bakanlığı
(… Bakanlığı)
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN_KONUSU : Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın internet sitesinde yayınlanan “İşe Giriş Sağlık Raporları İle İlgili Duyuru” konulu yazının yayından kaldırılması ve yayınlanacak yeni bir yazıyla, işe giriş ve aralıklı sağlık muayenelerinin 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 15. maddesinde sayılan kişiler tarafından verilmesi gerektiğinin ilgili kurum personeline bildirilmesi istemiyle 21/02/2013 tarihinde yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.

DAVACININ İDDİALARI :
Davacı tarafından, 6331 sayılı Kanun’un 37. maddesi ile 4857 sayılı İş Kanunu’nun ilgili maddelerinin 31/12/2012 tarihi itibariyle yürürlükten kaldırıldığından bu hükümlerin 6331 sayılı Kanun yerine ikame edilmesinin mümkün olmadığı, aynı Kanunun 38. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinin 1 ve 2 numaralı alt bentleri ile yapılan erteleme döneminde bu kapsamdaki işyerlerinde çalışanların sağlık raporlarının hangi merci tarafından verileceği hususunda herhangi bir düzenleme de yer almadığından, Kanunun ilgili maddeleri yürürlüğe girene kadar iş sağlığı ve güvenliği yönünden özellikli rapor niteliğinde olan işe giriş ve aralıklı sağlık muayeneleri raporlarının Kanun öncesinde olduğu gibi kamu sağlık hizmeti sunucuları tarafından düzenlenebileceği, işe giriş sağlık kontrolleri ve sağlık raporları tanzimi konusunda aile hekimlerinin görev ve yetkisi olmadığı, dava konusu duyuru nedeniyle vatandaşların işe giriş raporu almak üzere aile hekimlerine yönlendirildiği ve işlemin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

DAVALININ SAVUNMASI :
Davalı idare tarafından, dava konusu duyuru ile 6331 sayılı Kanunda yer alan “sağlık raporları”nın erteleme süresince hangi merci tarafından verileceği hususunda Bakanlığa gelen yoğun talepler neticesinde aile hekimlerinin ilgili sağlık raporlarını verip veremeyecekleri hususunda kamuoyunu bilgilendirmenin amaçlandığı, söz konusu durumun geçici bir süreye ilişkin olduğu, kamu yararına ve hukuka aykırılık bulunmadığı savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY SAVCISI : …

DÜŞÜNCESİ : Dava; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın internet sitesinde yayınlanan “İşe Giriş Sağlık Raporları İle İlgili Duyuru” konulu yazının yayından kaldırılması ve yayınlanacak yeni bir yazıyla, işe giriş ve aralıklı sağlık muayenelerinin 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 15. maddesinde sayılan kişiler tarafından verilmesi gerektiğinin ilgili kurum personeline bildirilmesi isteğiyle 21/02/2013 tarihinde yapılan başvurunun reddine ilişkin … günlü, … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın internet sitesinde yayınlanan “İşe Giriş Sağlık Raporları İle İlgili Duyuru” konulu yazıda; 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 15. maddesi ile, işe giriş sağlık raporları, sağlık muayeneleri ve bu raporların kimler tarafından düzenleneceğinin belirlendiğinin, ancak anılan Kanunun 38. maddesi uyarınca, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin düzenlendiği 6. maddenin yürürlük tarihinin “kamu kurumları ile 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren iki yıl sonra” ve “50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren bir yıl sonra” hükümleri ile kademeli geçiş öngörüldüğünün, dolayısıyla, ilgili işyerleri için işyeri hekimi zorunluluğu 6331 sayılı Kanun uyarınca henüz başlamamış olduğundan, ilgili sağlık raporlarının kademeli geçiş süresi boyunca işyeri sağlık ve güvenlik biriminde veya hizmet alınan ortak sağlık ve güvenlik biriminde görevli olan işyeri hekiminden alınması zorunluluğunun da yürürlüğe girmediği, bu nedenle ilgili madde yürürlüğe girene kadar, iş sağlığı ve güvenliği yönünden özellikli rapor niteliğinde olan işe giriş ve aralıklı sağlık muayenelerinin, Kanun öncesindeki dönemde olduğu gibi, kamu sağlık hizmeti sunucularınca düzenlenebileceğinin belirtildiği; davacılardan Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu’nun, 21/02/2013 günlü dilekçesi ile davalı idareden, söz konusu yazının yayından kaldırılması ve yayınlanacak yeni bir yazıyla, işe giriş ve aralıklı sağlık muayenelerinin 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 15. maddesinde sayılan kişiler tarafından verilmesi gerektiğinin ilgili kurum personeline bildirilmesi isteminde bulunduğu, Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı sıfatıyla davacı …’in de 21/02/2013 günlü dilekçesi ile davalı idareden, aile hekimleri 31/12/2012 tarihinden itibaren hukuksal olarak işe giriş raporlarını veremeyeceklerinden ve bu konudaki sorumluluk işyeri hekimlerine ait olduğundan, konu ile ilgili gerekli bilgilendirme ve hatırlatmaların yapılması isteminde bulunduğu; yapılan başvurunun, dava konusu … günlü, … sayılı işlem ile reddedilmesi üzerine, bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
30.06.2012 günlü, 28339 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun “İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri” başlıklı 6. maddesi (1) Mesleki risklerin önlenmesi ve bu risklerden korunulmasına yönelik çalışmaları da kapsayacak, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sunulması için işveren;
a) Çalışanları arasından iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve on ve daha fazla çalışanı olan çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde diğer sağlık personeli görevlendirir.” hükmü yer almış, aynı Kanun’un dava konusu Yönetmeliğin yayımlandığı tarihte yürürlükte olan 38. maddesinde, (1) bu Kanunun;
a) 6, 7 ve 8 inci maddelerinin;
1) Kamu kurumları ile 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren iki yıl sonra,
2) 50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren bir yıl sonra,
3) Diğer işyerleri için yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra,
b) 9, 31, 33, 34, 35, 36 ve 38 inci maddeleri ile geçici 4, geçici 5, geçici 6, geçici 7 ve geçici 8 inci maddeleri yayımı tarihinde,
c) Diğer maddeleri yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra, yürürlüğe gireceği, belirtilmiş; 12.07.2013 tarihinde kabul edilen ve 02.08.2013 tarihli, 28726 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6495 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 56. maddesi ile değiştirilen 38 inci maddesinin birinci fıkrasının
“a) 6 ve 7 nci maddelerinin;
1) 4857 sayılı İş Kanununun mülga 81 inci maddesi kapsamında çalışanlar hariç kamu kurumları ile 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için 1/7/2016 tarihinde,
2) 50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için 1/1/2014 tarihinde,
3) Diğer işyerleri için yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra,” yürürlüğe gireceği kurala bağlanmıştır.
Yukarıdaki hükümlerin değerlendirilmesinden, 6331 sayılı Kanunun 6’ncı maddesiyle belirli niteliklere sahip işyerlerine mesleki risklerin önlenmesi ve bu risklerden korunulmasına yönelik çalışmaları da kapsayacak, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sunulması için işverenlere; çalışanları arasından iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli görevlendirme yükümlülüğü getirilmiştir.
Söz konusu yükümlülükler aynı Kanunun “Yürürlük” başlıklı 38’inci maddesi uyarınca; tehlike sınıfına bakılmaksızın 50 ve üzeri işçi çalıştıran özel sektör işyerlerinde 30 Aralık 2012 tarihinde başlamıştır. 50’den az işçi çalıştıran özel sektör işyerleri ile kamu işyerleri için ise söz konusu yükümlülüklerin başlama tarihleri 6495 sayılı Kanun kanun değişikliği ile ertelenmiştir. Yapılan en son düzenlemeye göre 50’den az işçi çalıştıran (bir işçi çalıştıran işyerleri de dahil) özel sektör işyerlerinden tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli çalıştırma/görevlendirme yükümlülüğü 1 Ocak 2014 tarihinde başlamıştır. Eğer tekrar bir erteleme olmazsa, söz konusu yükümlülükler 50’den çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan özel sektör işyerleri ile kamu işyerlerinde ise 1 Temmuz 2016 tarihinde başlayacaktır.
6331 sayılı Kanunun “Sağlık gözetimi” başlıklı 15. maddesinin 3. fıkrasında, bu Kanun kapsamında alınması gereken sağlık raporlarının, işyeri sağlık ve güvenlik biriminde veya hizmet alınan ortak sağlık ve güvenlik biriminde görevli olan işyeri hekiminden alınacağı, hükmüne yer verilmiştir.
1219 sayılı Tababet ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanun’un 13. maddesinde; “Bir şahsın ahvali bedeniye ve akliyesi hakkında rapor tanzimine münhasıran bu kanunla icrayı sanata salahiyeti olan tabipler mezundur. Türkiye’de icrayı sanat salahiyetini haiz olmayan tabiplerin raporları muteber olamaz.” hükmü yer almaktadır.
5258 sayılı Aile Hekimliği Kanununun “Hizmetin esasları” başlıklı 5. maddesinin 3. fıkrasının son cümlesinde, ilgili mevzuatta birinci basamak sağlık kuruluşları ve resmî tabiplerce düzenlenmesi öngörülen her türlü rapor, sevk evrakı, reçete ve sair belgelerin, aile hekimliği uygulamasına geçilen yerlerde aile hekimleri tarafından düzenleneceği belirtilmiş; bu Kanunun 8 inci maddesine dayanılarak hazırlanan ve 25.01.2013 tarihli, 28539 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliği’nin aile hekiminin görev, yetki ve sorumluluklarını düzenleyen 4. maddesinin (e) bendinde, periyodik sağlık muayenesi yapmak, (l) bendinde ise, ilgili mevzuatta birinci basamak sağlık kuruluşları ve resmî tabiplerce kişiye yönelik düzenlenmesi öngörülen her türlü sağlık raporu, sevk evrakı, reçete ve sair belgeleri düzenlemek, aile hekimlerinin görevleri arasında sayılmıştır.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 30’uncu, maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinin 3 numaralı alt bendinde, iş sağlığı ve güvenliği hizmetleri ile ilgili olarak; iş sağlığı ve güvenliği hizmeti sunacak kişi, kurum ve kuruluşların; görev, yetki ve yükümlülükleri, belgelendirilmeleri ve yetkilendirilmeleri ile sunulacak hizmetler kapsamında yer alan sağlık gözetimi ve sağlık raporları, kuruluşların fiziki şartları ile kuruluşlarda bulundurulacak personel ve donanıma ilişkin usul ve esasların Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiş; anılan madde ve 09.01.1985 tarihli ve 3146 sayılı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 2 ve 12’nci maddelerine dayanılarak hazırlanan ve 20.07.2013 tarihli, 28713 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren İşyeri Hekimi ve Diğer Sağlık Personelinin Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmeliğin amacının; iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinde görevli işyeri hekimlerinin ve diğer sağlık personelinin nitelikleri, belgelendirilmeleri, eğitimleri, görev, yetki ve sorumlulukları ile çalışma usul ve esaslarını düzenlemek olduğu belirtilmiştir.
20.07.2013 tarih ve 28713 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İşyeri Hekimi ve Diğer Sağlık Personelinin Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmeliğin Geçici 3. maddesinde, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 38 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin bir ve ikinci kısımlarında belirtilen işyerlerinde, iş sağlığı ve güvenliği yönünden özellikli rapor niteliğinde olan işe giriş ve periyodik sağlık muayenelerinin aynı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce olduğu gibi kamu sağlık hizmeti sunucuları tarafından düzenleneceği hükmüne yer verilmiştir.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında yer alan işyerlerinde karşılaşılan sorunların başında iş sağlığı ve iş güvenliği alanında yetişmiş insan gücünün yetersizliği gelmektedir. Bu husus gözönüne alındığında, çalışanların sağlık ve güvenliği açısından çalışma ortamlarının iyileştirilmesi amacıyla işyeri hekimi, iş güveniliği uzmanı ve işyeri hekimi dışındaki değer sağlık personeli gibi kamu sağlık hizmeti sunucularından yararlanılması kamu hizmetinin gereklerindendir.
Her ne kadar davacılar tarafından, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 15. maddesinin 3. fıkrası gereğince alınması gerekli sağlık raporlarının işyeri sağlık ve güvenlik biriminde veya hizmet alınan ortak sağlık ve güvenlik biriminde görevli olan işyeri hekiminden alınması gerektiği ve dava konusu yazı ile Anayasanın 128. maddesi ve Aile Hekimleri Kanunu hükümlerine aykırı olarak Sağlık Bakanlığı haricinde ve Kanun dışında aile hekimlerine görev yükletilmesinin mümkün olmadığı, bunun yetki gaspını oluşturduğu iddia edilmekte ise de; aile hekimlerine periyodik sağlık muayeneleri ve her türlü sağlık raporu verme görevinin yukarıda anılan Yasalarla verilmesi karşısında bu iddiaya itibar edilmemiştir.
6331 sayılı Kanunun 38. maddesinin gerek anılan Yönetmeliğin yayımlandığı tarihte yürürlükte olan hali, gerekse 6495 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 56 maddesiyle değiştirilen halinde; 6331 sayılı Kanun kapsamında yer alan işyerlerinde, işyeri hekimi bulundurma yükümlülüğünün yürürlük tarihlerinin ertelenmiş olduğu dikkate alındığında, erteleme süresince işyeri sağlık ve güvenlik biriminde veya hizmet alınan ortak sağlık ve güvenlik biriminde görevli işyeri hekiminden sağlık raporu alınmasının mümkün olamayacağı ortadadır.
6552 sayılı Kanunun 17. Maddesiyle getirilen düzenlemede ise,” 6331 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin ikinci fıkrasında geçen “işyerlerinde” ibaresi “işlerde” şeklinde; üçüncü fıkrasının birinci cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Bu Kanun kapsamında alınması gereken sağlık raporları işyeri hekiminden alınır. 10’dan az çalışanı bulunan ve az tehlikeli işyerleri için ise kamu hizmet sunucuları veya aile hekimlerinden de alınabilir.” hükmüne yer verilmek suretiyle geçiş süreci yasal düzenlemeye kavuşturulmuştur.
Tüm bu açıklamalar ışığında kamu sağlık hizmeti sunucuları arasında bulunan aile hekimlerinin, iş sağlığı ve güvenliği yönünden özellikli rapor niteliğinde olan işe giriş ve periyodik sağlık muayene raporlarını düzenlemekle görevlendirilmelerinde hizmetin gereklerine aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddi gerektiği, düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra Danıştay Onuncu Dairesince davanın ehliyet yönünden reddi yolunda verilmiş olan kararın, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 18/04/2016 tarih ve E:2014/5447, K:2016/1632 sayılı kararı ile Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu yönünden onanması, davacı …yönünden ise bozulması ve Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu açısından kararın kesinleşmesi nedeniyle bozma kararına uyularak sadece davacı …yönünden dosya yeniden incelendi, gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Bakılan dava, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın internet sitesinde yayınlanan “İşe Giriş Sağlık Raporları İle İlgili Duyuru” konulu yazının yayından kaldırılması ve yayınlanacak yeni bir yazıyla, işe giriş ve aralıklı sağlık muayenelerinin 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 15. maddesinde sayılan kişiler tarafından verilmesi gerektiğinin ilgili kurum personeline bildirilmesi istemiyle 21/02/2013 tarihinde yapılan başvurunun reddine ilişkin 08/03/2013 tarih ve 5822 sayılı işlemin hukuka aykırı olduğu iddialarıyla iptali istemiyle açılmıştır.

İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
İlgili Mevzuat:
30/06/2012 tarih ve 28339 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun “Amaç” başlıklı 1. maddesinde; “(1) Bu Kanunun amacı; işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması ve mevcut sağlık ve güvenlik şartlarının iyileştirilmesi için işveren ve çalışanların görev, yetki, sorumluluk, hak ve yükümlülüklerini düzenlemektir.”,
“İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri” başlıklı 6. maddesinde; “(1) Mesleki risklerin önlenmesi ve bu risklerden korunulmasına yönelik çalışmaları da kapsayacak, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin sunulması için işveren;
a) Çalışanları arasından iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve on ve daha fazla çalışanı olan çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde diğer sağlık personeli görevlendirir. … ” hükümleri yer almaktadır.
“Sağlık gözetimi” başlıklı 15. maddesinin 3. fıkrasında; “Bu Kanun kapsamında alınması gereken sağlık raporları, işyeri sağlık ve güvenlik biriminde veya hizmet alınan ortak sağlık ve güvenlik biriminde görevli olan işyeri hekiminden alınır. Raporlara itirazlar Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen hakem hastanelere yapılır, verilen kararlar kesindir.” hükmü yer almakta iken 11/09/2014 tarih ve 29116 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İş Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması ile Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanunun 17. maddesi ile “Bu Kanun kapsamında alınması gereken sağlık raporları işyeri hekiminden alınır. 10’dan az çalışanı bulunan ve az tehlikeli işyerleri için ise kamu hizmet sunucuları veya aile hekimlerinden de alınabilir.” şeklinde değiştirilmiştir.
Aynı Kanun’un dava konusu Yönetmeliğin yayımlandığı tarihte yürürlükte olan haliyle 38. maddesinde ise; bu Kanunun;
a) 6, 7 ve 8 inci maddelerinin;
1) Kamu kurumları ile 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren iki yıl sonra,
2) 50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren bir yıl sonra,
3) Diğer işyerleri için yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra,
b) 9, 31, 33, 34, 35, 36 ve 38 inci maddeleri ile geçici 4, geçici 5, geçici 6, geçici 7 ve geçici 8 inci maddeleri yayımı tarihinde,
c) Diğer maddeleri yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra, yürürlüğe gireceği belirtilmiş; söz konusu madde 02/08/2013 tarih ve 28726 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 6495 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 56. maddesi ile değiştirilerek;
“a) 6 ve 7 nci maddelerinin;
1) 4857 sayılı İş Kanununun mülga 81 inci maddesi kapsamında çalışanlar hariç kamu kurumları ile 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için 1/7/2016 tarihinde,
2) 50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için 1/1/2014 tarihinde,
3) Diğer işyerleri için yayımı tarihinden itibaren altı ay sonra” yürürlüğe gireceği kurala bağlanmıştır.
1219 sayılı Tababet Ve Şuabatı San’atlarının Tarzı İcrasına Dair Kanunun 13. maddesinde; “Bir şahsın ahvali bedeniye ve akliyesi hakkında rapor tanzimine munhasıran bu kanunla icrayı sanata salahiyeti olan tabipler mezundur. Türkiye’de icrayı sanat salahiyetini haiz olmıyan tabiplerin raporları muteber olamaz.”,
5258 sayılı Aile Hekimliği Kanunu’nun “Hizmetin esasları” başlıklı 5. maddesinin 3. fıkrasının son cümlesinde; “İlgili mevzuatta birinci basamak sağlık kuruluşları ve resmî tabiplerce düzenlenmesi öngörülen her türlü rapor, sevk evrakı, reçete ve sair belgeler, aile hekimliği uygulamasına geçilen yerlerde aile hekimleri tarafından düzenlenir.” hükümleri yer almaktadır.
25/01/2013 tarih ve 28539 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Aile Hekimliği Uygulama Yönetmeliğinin “Aile hekiminin görev, yetki ve sorumlulukları” başlıklı 4. maddesinde; …
“e) Periyodik sağlık muayenesi yapmak.

l) İlgili mevzuatta birinci basamak sağlık kuruluşları ve resmî tabiplerce kişiye yönelik düzenlenmesi öngörülen her türlü sağlık raporu, sevk evrakı, reçete ve sair belgeleri düzenlemek.”,
20/07/2013 tarih ve 28713 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İşyeri Hekimi ve Diğer Sağlık Personelinin Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmeliğin “İşe giriş ve periyodik sağlık muayeneleri” başlıklı geçici 3. maddesinde; “(1) 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 38 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin bir ve ikinci kısımlarında belirtilen işyerlerinde, iş sağlığı ve güvenliği yönünden özellikli rapor niteliğinde olan işe giriş ve periyodik sağlık muayeneleri aynı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce olduğu gibi kamu sağlık hizmeti sunucuları tarafından düzenlenir.” düzenlemeleri yer almaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME :

Dava Konusu İşlemin İncelenmesi:
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın internet sitesinde yayınlanan “İşe Giriş Sağlık Raporları İle İlgili Duyuru” konulu yazıda; 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 15. maddesi ile, işe giriş sağlık raporları, sağlık muayeneleri ve bu raporların kimler tarafından düzenleneceğinin belirlendiğinin, ancak anılan Kanunun 38. maddesi uyarınca, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin düzenlendiği 6. maddenin yürürlük tarihinin “kamu kurumları ile 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren iki yıl sonra” ve “50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için yayımı tarihinden itibaren bir yıl sonra” hükümleri ile kademeli geçiş öngörüldüğünün, dolayısıyla, ilgili işyerleri için işyeri hekimi zorunluluğu 6331 sayılı Kanun uyarınca henüz başlamamış olduğundan, ilgili sağlık raporlarının kademeli geçiş süresi boyunca işyeri sağlık ve güvenlik biriminde veya hizmet alınan ortak sağlık ve güvenlik biriminde görevli olan işyeri hekiminden alınması zorunluluğunun da yürürlüğe girmediği, bu nedenle ilgili madde yürürlüğe girene kadar, iş sağlığı ve güvenliği yönünden özellikli rapor niteliğinde olan işe giriş ve aralıklı sağlık muayenelerinin, Kanun öncesindeki dönemde olduğu gibi, kamu sağlık hizmeti sunucularınca düzenlenebileceğinin belirtildiği görülmektedir.
Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı sıfatıyla davacı …’in 21/02/2013 tarihli dilekçesi ile davalı idareden, aile hekimleri 31/12/2012 tarihinden itibaren hukuksal olarak işe giriş raporlarını veremeyeceklerinden ve bu konudaki sorumluluk işyeri hekimlerine ait olduğundan, konu ile ilgili gerekli bilgilendirme ve hatırlatmaların yapılması isteminde bulunduğu; yapılan başvurunun ise dava konusu … tarih ve … sayılı işlem ile reddedildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında yer alan işyerlerinde karşılaşılan sorunların başında iş sağlığı ve iş güvenliği alanında yetişmiş insan gücünün yetersizliği gelmektedir. Bu husus gözönüne alındığında, çalışanların sağlık ve güvenliği açısından çalışma ortamlarının iyileştirilmesi amacıyla işyeri hekimi, iş güveniliği uzmanı ve işyeri hekimi dışındaki diğer sağlık personeli gibi kamu sağlık hizmeti sunucularından yararlanılması kamu hizmetinin gereklerindendir.
Her ne kadar davacı tarafından, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 15. maddesinin 3. fıkrası gereğince alınması gerekli sağlık raporlarının işyeri sağlık ve güvenlik biriminde veya hizmet alınan ortak sağlık ve güvenlik biriminde görevli olan işyeri hekiminden alınması gerektiği iddia edilmekte ise de; aile hekimlerine periyodik sağlık muayeneleri ve her türlü sağlık raporu verme görevinin yukarıda anılan mevzuatla verildiği görülmektedir.
Öte yandan, 6331 sayılı Kanunun 38. maddesinin gerek dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan hali, gerekse 6495 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 56. maddesiyle değiştirilen halinde; 6331 sayılı Kanun kapsamında yer alan işyerlerinde, işyeri hekimi bulundurma yükümlülüğünün yürürlük tarihlerinin ertelenmiş olduğu dikkate alındığında, erteleme süresince işyeri sağlık ve güvenlik biriminde veya hizmet alınan ortak sağlık ve güvenlik biriminde görevli işyeri hekiminden sağlık raporu alınmasının mümkün olamayacağı da ortadadır.
Tüm bu açıklamalar ışığında iş sağlığı ve güvenliği yönünden özellikli rapor niteliğinde olan işe giriş ve aralıklı sağlık muayenelerinin, Kanun öncesindeki dönemde olduğu gibi, kamu sağlık hizmeti sunucularınca düzenlenebileceğinin belirtilmesine yönelik duyuruda hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmış olup, söz konusu duyurunun yayından kaldırılması ve yayınlanacak yeni bir yazıyla, işe giriş ve aralıklı sağlık muayenelerinin 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 15. maddesinde sayılan kişiler tarafından verilmesi gerektiğinin ilgili kurum personeline bildirilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlemde de herhangi bir hukuka aykırılık görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE,
2. Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen … TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen otuz (30) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 29/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.