Danıştay Kararı 10. Daire 2018/3912 E. 2020/3573 K. 08.10.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2018/3912 E.  ,  2020/3573 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2018/3912
Karar No : 2020/3573

DAVACI : … Balıkçılık Nakliye Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … Bakanlığı
VEKİLİ : …

DAVANIN KONUSU :
Davacı şirket tarafından; 2018 Yılı Mavi Yüzgeçli Orkinos Avcılığı Yapacak Gemilerin Belirlenmesi ve Bu Gemilere Yapılacak Kota Tahsisine İlişkin 2018/1 Nolu Genelge hükümleri uyarınca, sahibi olduğu…adlı gemiyle mavi yüzgeçli orkinos avcılığı yapabilmek için kota tahsisi yapılması istemiyle davalı idareye yapmış olduğu başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlem ile bu işleme dayanak olarak alınan 2018 Yılı Mavi Yüzgeçli Orkinos Avcılığı Yapacak Gemilerin Belirlenmesi ve Bu Gemilere Yapılacak Kota Tahsisine İlişkin 2018/1 Nolu Genelge’nin iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI :
Söz konusu Genelge’de bir önceki düzenlemede olmayan, birçok gemi sahibi bakımından yerine getirilmesi olanaksız çok ağır ve maliyetli koşullar öngörüldüğü, önceki düzenlemeye göre müracaat edebilmek için orkinos avcılığı yapmış olma tecrübesi yeterli iken dava konusu Genelge ile belli bir tarihten itibaren veya belli bir süre boyunca orkinos balıkçılığı faaliyeti yapılmış olması, 30 metre ve üzerinde gemi boyu ve bu gemi için de en az 2400 m uzunluğunda ağ bulunması, müracaat sahiplerinin tasarruf yetkilerine doğrudan müdahale eden, çalışma hürriyetinin ihlali anlamına gelen Genelge ekindeki taahhütnamenin imzalanması koşullarının getirildiği, önceki yıllarda gemi sahibinin kota hakkını devretmesi imkanı varken dava konusu Genelge ile bu hakkın da kaldırıldığı, söz konusu düzenleme ile hukuki güvenlik ve belirlilik ilkelerinin ihlal edildiği, 2017 yılı orkinos av sezonunda tahsis edilen kotasını avlamayarak başka bir gemiye devrettiği, başvuru belgeleri arasında denize elverişlilik belgesinin aslı veya noter onaylı sureti ile noter onaylı taahhütnamenin bulunmadığı ve gemi ile orkinos ağı için yaptırılması gereken tespitin yaptırılmadığı gerekçeleriyle başvurusunun reddedildiği, oysa geçen yılki düzenlemede hak sahibinin hakkını devretmesi halinde yeniden müracaat edemeyeceği yönünde bir düzenleme bulunmadığı, denize elverişlilik belgesinin aslının istendiğine dair dava konusu Genelge’de bir hüküm olmadığı, ağ ölçümü ile ilgili olarak da 2017 yılında bu koşulun aranmadığı ve Atlantik Ton Balıklarının Korunması Uluslararası Komisyonu (ICCAT) tarafından da bu koşulun istenmediği, gerek dava konusu ret işleminin gerekse dayanağı Genelgenin hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

DAVALININ SAVUNMASI: Davanın öncelikle husumet, derdestlik, kesin hüküm, zamanaşımı ve İYUK 14. maddesi yönlerinden incelenerek hukuka aykırılık tespit edilmesi halinde usulden reddi gerektiği, esasa ilişkin olarak mavi yüzgeçli orkinos stoklarının korunması, avcılığı, besiciliği ve ticaretinin ICCAT tarafından belirlenen kurallar çerçevesinde yapıldığı, 2017 yılındaki Genelgeye ek olarak bu avcılığı gerçekten yapabilecek gemilerin belirlenmesi için ilave bazı teknik şartlar getirildiği, davacı tarafından iptali istenen başvurunun reddine yönelik işlemde davacının başvurusunun neden kabul edilmediğinin bildirildiği, 2017 yılı orkinos av kotasını kendisi avlamayarak başka bir gemiye (… Balıkçılığa ait gemi) devretmiş olmasına ve bu durumun da Genelgenin 5/3. maddesine aykırı olmasına rağmen davacının başvurusunun komisyonca incelendiği, gemiye ait geçerli bir denize elverişlilik belgesinin aslı veya noter onaylı suretinin olmadığı, gemiye ve orkinos ağına ilişkin yapılması gereken tespitin yapılmadığı ve tahaahhütname bulunmadığından başvurusunun değerlendirmeye alınmadığı, Genelgenin önceki yıllarda olduğu gibi Uluslararası kurallar ve ülke mevzuatına uygun olarak düzenlendiği, hakkaniyetli olarak bu avcılığı yapabilecek teknik donanıma sahip gemilerin başvurusuna imkân verebilmek için çıkarıldığı, sektör temsilcileri ve bilim insanlarının ve Su Ürünleri Kooperatifleri Merkez Birliği ile Deniz Ürünleri Avcıları Üreticileri Merkez Birliğinin görüşlerinin alındığı, önceki gemilerin kayıtlarının da göz önünde bulundurulduğu, Orkinos avcılık kotası tahsis edilen gemilerin 01/09/2019 tarihine kadar denizlerimizde su ürünleri avcılığı yapmaları engellenerek sadece kota tahsis edilmeyen gemilere bu denizlerde avcılık izni verilerek balıkçı gemileri arasında hakkaniyet ilkesinin tesis edildiği, kota devir hakkı verilmemesinin nedeninin ise orkinos avcılığını hakkaniyetli olarak yapabilecek gemilere olanak sağlayarak kota devri yaparak haksız kazanç elde edilmesinin önlenmesinin amaçlandığı, 2017 yılında da orkinos avcılığına 30 metreden daha küçük boy uzunluğuna sahip geminin çıkmadığı, başvuru dilekçesi ekinde sunulan denize elverişlilik belgesinin aslı veya onaylı örneği olmadığından kabul edilmediği ve dava konusu genelgenin ve bireysel işlemin hukuka ve mevzuata uygun olarak tesis edildiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY_TETKİK_HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Dava konusu düzenleyici işlemin, üst hukuk normlarına, uluslararası anlaşmalara uygun olarak düzenlendiği, bu haliyle hukuka aykırılık bulunmadığından davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.

DANIŞTAY_SAVCISI : …
DÜŞÜNCESİ : Davacı tarafından; sahibi olduğu İdrisoğulları-1 adlı gemiyle mavi yüzgeçli orkinos avcılığı yapabilmek için kota tahsisi yapılması istemiyle davalı idareye yapılan başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlem ile bu işlemin dayanağı olan 2018 Yılı Mavi Yüzgeçli Orkinos Avcılığı Yapacak Gemilerin Belirlenmesi ve Bu Gemilere Yapılacak Kota Tahsisine İlişkin 2018/1 Nolu Genelge’nin iptali istenilmektedir.
1380 sayılı Su Ürünleri Kanununun 23’üncü maddesinin (a) bendinde, su ürünleri istihsal vasıtalarının haiz olmaları gereken asgari vasıf ve şartlar ile bunların kullanma usul ve esaslarının; (b) bendinde de; sağlık, memleket ekonomisi, seyrüsefer, teknik ve bilimsel yönlerden bölgeler, mevsimler, zamanlar, su ürünleri cinsleri, çeşitleri, ağırlık, irilik, büyüklük gibi vasıflar bakımından konulacak yasak, sınırlama ve yükümlülüklerin yönetmelikle düzenleneceği, kuralına yer verilmiştir.
Su Ürünleri Yönetmeliğinin 15’inci maddesinin 4’üncü fıkrasında, “özel izne tabi tutulacak su ürünleri avcılık faaliyetleri veya yöntemlerine ilişkin usul ve esasların tebliğ ile düzenleneceği ” kuralının bulunduğu, “Genel Yasak Sınırlama ve Yükümlülükler” başlıklı 16’ncı maddesinin son fıkrasında; “Su ürünleri avcılığını düzenlemek üzere, sağlık, memleket ekonomisi, seyrüsefer, su kirliliği, istihsal yerleri, mevsimler, zamanlar, istihsal vasıtaları, avlanma yöntemleri, su ürünlerinin cinsleri ağırlıkları ve büyüklükleri yönünden yasak, sınırlama ve yükümlülükler Bakanlıkça belirlenerek tebliğ şeklinde Resmi Gazetede ilan edilir.” hükmü yer almıştır.
Yukarıda yer verilen 1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu ve Su Ürünleri Yönetmeliği hükümlerine göre su ürünleri kaynaklarından ekonomik olarak yararlanabilmek amacıyla su ürünleri kaynaklarının sürdürülebilir işletimine ilişkin düzenlemeler yapma hususunda davalı İdareye Tebliğle düzenleme yetkisi verildiği anlaşılmaktadır.
22.05.2003 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 4859 sayılı Kanun ile 14 Mayıs 1966 tarihinde Rioda Jenerio’da imzaya açılan “Atlantik Ton Balıklarının Korunmasına İlişkin Uluslararası Sözleşme”, “Nihai Senet”, “Atlantik Ton Balıkçılık İşletmeleri İstatistiklerinin Toplanmasına Dair Karar”, “Usul Kuralları” ve “Mali Düzenlemeler’e” katılmamız uygun bulunmuş ve Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Anayasa’nın 124.maddesinde yer alan “Bakanlıklar kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere, Yönetmelikler çıkarabilirler.” hükmü uyarınca su ürünleri avcılığına ilişkin esasları 1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu ve bu Kanuna dayanılarak çıkarılmış Su Ürünleri Yönetmeliği, belli periyotlarla yenilenen Tebliğ ve dava konusu Genelgelerle düzenlemektedir.
Dava konusu Genelge, mavi yüzgeçli orkinos balıklarının avcılığı, taşımacılığı, besiciliği, ihracat ve ithalatına ilişkin uygulama esaslarını, Atlantik Ton Balıklarının Korunması Uluslararası Komisyonu (ICCAT) kurallarına göre düzenlemek amacıyla çıkartılmış olup bakanlıkça orkinos avcılığında uyulması gereken hususlar belirlenip Kota sistemi ile ICCAT tarafından belirlenen avcılık kapasite yönetimi esaslarına göre kura usulü ile avlanma hakkına sahip gemiler arasında kotanın dağıtılacağı, kura sonucu av izni almaya hak kazanan av gemilerinin avlanma için başvurulabileceği düzenlemesine yer verilmiştir.
Ülkemizin 4859 sayılı Kanunla üye olduğu (ICCAT) Atlantik Ton Balıklarının Korunması Uluslararası Komisyonca alınan kararlara uygun olarak Orkinos balığı avcılığına ilişkin tüm işlemlerin yapılması gerekmektedir.
Komisyon mavi yüzgeçli orkinos balığı stoklarının korunması, avcılığı, besiciliği ve ticaretine ilişkin düzenlemeler yapmakta ve bu balık türüne ilişkin yıllık avcılık kotalarını belirlemektedir. Üye ülkelerinde bu kurallara yönelik düzenlemeler yapması gerekmektedir. Kurallara uyulmaması halinde, üye ülkelerin dış ticaretine yönelik kısıtlamaları içeren yaptırımlar uygulanabilmekte olup, bu yaptırımlar arasında ilgili ülkenin avcılık kotasının azaltılması hatta iptal edilmesi, ihracatın durdurulması gibi oldukça ağır hususlar yer alabilmekte olup davalı Bakanlıkta üstlenmiş olduğu bu sorumluluk gereği üyesi bulunduğumuz Komisyonca getirilen düzenlemeleri iç mevzuatına yönetmelik ve genelgelerle aktarmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, Ülkemizin Atlantik Ton Balıklarının Korunması Uluslararası Komisyonu (ICCAT)’na üye olduğu, komisyonca mavi yüzgeçli orkinos balığı stoklarının korunması, avcılığı, besiciliği ve ticaretine ilişkin düzenlemeler yapıldığı ve bu balık türüne ilişkin yıllık avlanma toplam av miktarının ve kotalarının ülkelere dağılımının belirlendiği, komisyonca getirilen bu kurallara üye ülkelerin uymasının zorunlu olduğu, ton balığı avcılığına getirilen bu sınırlama nedeniyle avcılık yapacak gemilerin belirlenmesi amacıyla düzenleme yapıldığı, yapılan düzenlemenin 1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu’nun 23. maddesinin (a) ve (b) bentleri ile Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 15. maddesinin 4. fıkrası ile verilen düzenleme yetkisine uygun olarak yapıldığı, üniversiteler ve sektör temsilcilerinden görüş alındığı anlaşılmakla dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık saptanmamıştır.
Dava konusu bireysel işlemde de dayanağı mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddi gerektiği, düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince duruşma için taraflara önceden bildirilen 08/10/2020 tarihinde, davacı vekili Av. …’ın ve davalı idare vekili Hukuk Müşaviri …’ın geldiği, Danıştay Savcısının hazır olduğu görülmekle, açık duruşmaya başlandı. Taraflara usulüne uygun olarak söz verilerek dinlendikten ve Danıştay Savcısının düşüncesi alındıktan sonra taraflara son kez söz verilip, duruşma tamamlandı. Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

MADDİ OLAY VE HUKUKİ SÜREÇ :
Davacı şirket tarafından; 2018 Yılı Mavi Yüzgeçli Orkinos Avcılığı Yapacak Gemilerin Belirlenmesi ve Bu Gemilere Yapılacak Kota Tahsisine İlişkin 2018/1 Nolu Genelge hükümleri uyarınca, sahibi olduğu…adlı gemiyle mavi yüzgeçli orkinos avcılığı yapabilmek için kota tahsisi yapılması istemiyle davalı idareye yapmış olduğu başvurunun reddine ilişkin … tarih ve … sayılı işlem ile bu işleme dayanak olarak alınan 2018 Yılı Mavi Yüzgeçli Orkinos Avcılığı Yapacak Gemilerin Belirlenmesi ve Bu Gemilere Yapılacak Kota Tahsisine İlişkin 2018/1 Nolu Genelge’nin iptali istenilmiştir.
Ancak davacı şirketin sahibi olduğu … adlı gemiyle mavi yüzgeçli orkinos avcılığı yapabilmek için kota tahsisi yapılması istemiyle ve 2018/1 sayılı Genelgedeki hukuka aykırılığı belirtmek amacıyla davalı idareye yapmış olduğu başvuru üzerine, 2018/1 sayılı Genelge’nin 5. maddesinin 3. fıkrasında yer alan ” Bakanlıkça 2017 yılı orkinos av sezonunda kota tahsis edilen balıkçı gemilerinden, kotasını başka bir balıkçı gemisine devreden gemiler adına 2018 yılı orkinos av kotası tahsisi için müracaatta bulunulamaz.” hükmü, 5. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde yer alan ”geçerli denize elverişlilik belgesine sahip olmak”, aynı fıkranın (e) bendinde yer alan ”sadece müracaat edilecek gemi ile birlikte kullanılacak ve özellikleri tanımlar bölümünde belirlenmiş orkinos ağına sahip olmak”, 6. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinin (i) alt bendinde yer alan ”gemiye ve gırgır ağına yönelik tespitin yaptırılması” ve 6. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan taahhütnamenin bulunması şartlarını taşımaması nedeniyle davacının orkinos avcılığı yapabilmek için kota tahsisi başvurusunun reddedildiği açık olup, iş bu davada 2018 Yılı Mavi Yüzgeçli Orkinos Avcılığı Yapacak Gemilerin Belirlenmesi ve Bu Gemilere Yapılacak Kota Tahsisine İlişkin 2018/1 Nolu Genelgenin 5. maddesinin 3. fıkrasında yer alan ” Bakanlıkça 2017 yılı orkinos av sezonunda kota tahsis edilen balıkçı gemilerinden, kotasını başka bir balıkçı gemisine devreden gemiler adına 2018 yılı orkinos av kotası tahsisi için müracaatta bulunulamaz. ” düzenlemesinin, 5. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde yer alan ”geçerli denize elverişlilik belgesine sahip olmak” ibaresinin, 5. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendinde yer alan ”sadece müracaat edilecek gemi ile birlikte kullanılacak ve özellikleri tanımlar bölümünde belirlenmiş orkinos ağına sahip olmak” ibaresinin, 6. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinin (i ) alt bendinde yer alan ”gemiye ve gırgır ağına yönelik tespitin yapılmasına” ve 6. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendindeki taahhütnameye ilişkin düzenlemelerin iptali istemine ilişkin olarak inceleme ve değerlendirme yapılması gerekmektedir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

USUL YÖNÜNDEN:
Davalı idarenin usule ilişkin iddiaları yerinde görülmemiştir.

ESAS YÖNÜNDEN:

İlgili Mevzuat:
Dava konusu düzenlemenin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan 639 sayılı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin ”Görevler” başlıklı 2. maddesinde, ” (1) Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının görevi; bitkisel ve hayvansal üretim ile su ürünleri üretiminin geliştirilmesi, tarım sektörünün geliştirilmesine ve tarım politikalarının oluşturulmasına yönelik araştırmalar yapılması, gıda üretimi, güvenliği ve güvenirliği, kırsal kalkınma, toprak, su kaynakları ve biyoçeşitliliğin korunması, verimli kullanılmasının sağlanması, çiftçinin örgütlenmesi ve bilinçlendirilmesi, tarımsal desteklemelerin etkin bir şekilde yönetilmesi, tarımsal piyasaların düzenlenmesi gibi ana faaliyet konularının gerçekleştirilmesine yönelik çalışmalar yapmak; gıda, tarım ve hayvancılığa yönelik genel politikaları belirlemek, uygulanmasını izlemek ve denetlemektir.” hükmü,
”Hizmet Birimleri”nin düzenlendiği 3. bölümde yer alan Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğünün görevlerinin düzenlendiği 10. maddesinde ”(1) Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğünün görevleri şunlardır:
a) Denizlerde ve iç sularda sürdürülebilir balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği ile avcılığının esaslarını belirlemek ve bunları teşvik etmek.
b) Balıkçı barınakları ve balıkçılık altyapı tesisleri kurulması, işletilmesi ve denetlenmesine ilişkin usûl ve esasları belirlemek ve denetimini yapmak.
c) Balıkçılık ve su ürünleri kaynaklarını korumak, koruma, üretim ve yetiştiricilik alanlarını belirlemek ve bu alanları zararlardan koruyacak tedbirleri almak.
ç) İthal ve ihraç edilecek balıkçılık ve su ürünleri ile girdilerine ilişkin esasları belirlemek.
d) Balıkçılık ve su ürünleri üretim kaynaklarının geliştirilmesi ve verimliliğin arttırılması ile ilgili faaliyetlerde bulunmak, kontrol ve denetimleri yapmak ve yaptırmak.
e) Balıkçılık ve su ürünleri üretiminin ve verimliliğin arttırılması için gerekli girdilerin tedarikine ilişkin tedbirleri almak.
f) Balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliğine uygun istihsal sahalarına ilişkin esasları belirlemek, istihsal vasıtalarının asgari vasıf ve şartlarını, kiralanma ve kullanılma esaslarını belirlemek.
g) Balıkçılık ve su ürünleri üretim, geliştirme ve araştırma projeleri ile ilgili çalışmalar yapmak.
ğ) Balıkçılık ve su ürünleri avcılığı ve yetiştiriciliği ile ilgili bilgi sistemi oluşturmak.
h) Bakan tarafından verilen benzeri görevleri yapmak.” hükmü; ”Sorumluluk, Koordinasyon ve Yetkiler” in düzenlendiği beşinci bölümde yer alan ”Düzenleme yetkisi” başlıklı 28. maddesinde de ” (1) Bakanlık; görev, yetki ve sorumluluk alanına giren ve önceden kanunla düzenlenmiş konularda idarî düzenlemeler yapabilir.” hükmü yer almaktadır.
1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu’nun ”Şümul” başlıklı 1. Maddesinde; ”Bu Kanun su ürünlerinin korunması, istihsali ve kontroluna dair hususları ihtiva eder.” hükmü, ”Genel yasaklar, tahdit ve mükellefiyetler” başlıklı 23. maddesinde; a) Su ürünleri istihsalinde kullanılan istihsal vasıtalarının haiz olmaları gereken asgari vasıf ve şartlar ile bunların kullanma usul ve esasları; b) (Değişik fıkra: 22/7/2003-4950/3 md.) Sağlık, memleket ekonomisi, seyrüsefer, teknik ve bilimsel yönlerden bölgeler, mevsimler, zamanlar, su ürünleri cinsleri, çeşitleri, ağırlık, irilik, büyüklük gibi vasıflar bakımından konulacak yasak, sınırlama ve yükümlülükler yönetmelikle düzenlenir.” hükmü bulunmaktadır.
10/03/1995 tarih ve 22223 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Su Ürünleri Yönetmeliğinin ”İstihsal Vasıtaları, Genel Yasaklar, Sınırlamalar ve Yükümlülükler” başlıklı 7. bölümünde düzenlenen ”Diğer istihsal Vasıtaları ve İzne Tabii Avcılık Faaliyetleri” başlıklı 15. maddesinde; ”Su ürünleri istihsalinde kullanılan yemler, sudaki canlıların sağlığına veya üremelerine zarar verecek özellikte olamaz. Her türlü güvenlik tedbirlerinin alınması kaydıyla ışık ile balık avcılığında, aydınlatma ancak su üstünde yapılır. Denizlerde ve içsularda sabit olarak kurulan istihsal vasıtalarına ve yerlerine gündüzleri flama, geceleri ise ışıklı flama veya benzeri bir işaret konulması zorunludur. Özel izne tabi tutulacak su ürünleri avcılık faaliyetleri veya yöntemlerine ilişkin usul ve esaslar tebliğ ile belirlenir.” hükmü; ”Genel Yasak, Sınırlama ve Yükümlülükler” ‘başlıklı 16. Maddesinde; ”Su ürünleri avcılığının düzenlenmesine ilişkin genel yasak, sınırlama ve yükümlülükler aşağıda gösterilmiştir.
Avlanma yasağı süresince istihsali yasaklanmış olan su ürünlerinin her ne suretle olursa olsun satışı, nakli ve imalatta kullanması yasaktır. Yasağın başlangıç tarihinden önce avlanarak, işleme değerlendirme ve muhafaza tesislerine konulan su ürünleri miktarının, yasağın başlamasından itibaren en geç 24 saat içerisinde tesisin bulunduğu ilin, İl Müdürlüğüne bildirilmesi zorunludur. (Ek cümle:RG-15/2/2004-25374) (2) Stok tespiti yapılan ürünlerden işlenmesi, satışı veya nakli için süre tanınacak ürünlerin neler olduğu, bunlara tanınacak süreler ve yapılacak diğer işlemler (Değişik ibare:RG-19/10/2007-26675) tebliğ ile belirlenir.
İl Müdürlüğünce tespiti yapılan su ürünleri, İl Müdürlüğünden izin alınmadan kullanılamaz, satılamaz, nakledilemez ve ihraç edilemez. (Ek cümle:RG-15/02/2004-25374) (2) Genel veya yerel olarak menşei belgesi düzenlenmesi zorunluluğu getirilecek türler ile uygulama yapılacak alanlar (Değişik ibare:RG-19/10/2007-26675) tebliğ ile belirlenir.
Yasak olmayan yer ve zamanlarda istihsal edilen su ürünlerinin, yasak yerlere nakledilebilmesi için avlanmanın yapıldığı yerlerdeki İl veya İlçe Müdürlüklerinden Menşei Belgesi alınması ve istenildiğinde ilgililere gösterilmesi zorunludur.
Menşei Belgesi alınarak, yasak yerlere sevk edilen su ürünlerinin satışı için, satışın yapılacağı yerin İl Müdürlüğünden ayrıca izin alınması zorunludur.
Avlanma yasağından önce stoklanmış su ürünlerinin yasak dönemdeki ihracatında, stok tespiti yapan İl Müdürlüğünden, ihraç izni alınması zorunludur.
Avlanma yasağı süresince, gemilerde ve istihsal yerlerinde istihsal vasıtaları bulundurulamaz. Ancak, yasak zaman ve yerlerden geçiş için İl Müdürlüklerinden izin alan gemilerde bu hüküm uygulanmaz.
Bilimsel ve teknik etüt ve araştırmalar yapmak veya istihsalinde bulunmak maksadıyla dip trolü, elektrik cereyanı ve elektroşok gibi vasıta ve usulleri kullanacak olanlar önceden Bakanlığın iznini almak zorundadırlar.
Hazinenin veya Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan bütün istihsal yerlerinde su ürünleri yönünden yapılacak her türlü bilimsel ve teknik etüt ve araştırmalar ile, bu alanlarda yapılacak her nevi üretim ve ıslah çalışmaları, su ürünlerinin korunması bakımından önceden Bakanlığın iznine tabidir.
Su ürünleri üretiminin ülke çapında kontrolünün sağlanabilmesi için; bunlara ait damızlık, yumurta, larva, yavru ve anaçlar ile sulardaki bitkilerin satışı, nakli, istihsal yerlerinde avlanması, toplanması ve her türlü tesislerde kullanılması, sulara bırakılması Bakanlığın iznine bağlıdır.
Ticari amaçla canlı su ürünleri stoklamak için her türlü gölet, havuz, livar yapılması İl Müdürlüklerinin iznine tabidir.
Kiralama işlemleri devam etmekte olan ve ihalesi yapılmamış istihsal yerlerinde, kiralama işlemi kesinleşinceye kadar ticari olarak su ürünleri istihsali yasaktır.
Su ürünleri yetiştirmek amacı ile yapılan projeler onaylansa bile, yetiştirme sahalarının kiralama işlemleri kesinleşmeden, müteşebbisler tarafından bu sahalarda yavru stoklanması yasaktır.
Su ürünleri avcılığını düzenlemek üzere, sağlık, memleket ekonomisi, seyrüsefer, su kirliliği, istihsal yerleri, mevsimler, zamanlar, istihsal vasıtaları, avlanma yöntemleri, su ürünlerinin cinsleri, ağırlıkları ve büyüklükleri yönünden yasak, sınırlama ve yükümlülükler Bakanlıkça belirlenerek, (Değişik ibare:RG-19/10/2007-26675) tebliğ şeklinde Resmi Gazete’de ilan edilir.” hükmü bulunmaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava Konusu Genelge Maddelerinin ve Bireysel İşlemin İncelenmesi:
Türkiye’nin onay ve katılma yoluyla taraf olduğu Atlantik Ton Balıklarının Korunmasına Dair Uluslararası Sözleşmede ton ve ton benzeri balıkların popülasyonlarının azami sürdürülebilir avlanmaya müsaade edecek seviyelerde yakalanması ve etkin biçimde avlanmasını sağlayacak tedbirler alınacağı belirtilmiştir. Bu sözleşme uyarınca oluşturulan Atlantik Ton Balıklarının Korunması Uluslararası Komisyonu (ICCAT) tarafından mavi yüzgeçli orkinos balığı stoklarının korunması amacıyla bu balık türüne ilişkin yıllık avlanma ve toplam av miktarı, kotaların belli kurallar dahilinde ülkelere dağılımı suretiyle belirlenmektedir. Üye ülkelerin de bu kurallara yönelik düzenlemeler yapması gerekmektedir. Kurallara uyulmaması halinde, üye ülkelerin dış ticaretine yönelik kısıtlamalar içeren yaptırımlar uygulanabilmekte, hatta ilgili ülkenin avcılık kotasının azaltılması, iptal edilmesi, ihracatın durdurulması gibi oldukça ağır yaptırımlar uygulanabilmekte olup, davalı Bakanlık da üstlenmiş olduğu bu sorumluluk gereği üyesi bulunduğumuz Komisyonca getirilen düzenlemeleri iç mevzuata yönetmelik ve benzeri düzenlemeler ile aktarmaktadır.
Dava konusu Genelge, mavi yüzgeçli orkinos balıklarının avcılığına ilişkin esasları, Ülkemizin üyesi olduğu Atlantik Ton Balıklarının Korunması Uluslararası Komisyonu (ICCAT) kurallarına göre düzenlemek amacıyla çıkartılmış olup komisyonca mavi yüzgeçli orkinos balığı stoklarının korunması, avcılığı, besiciliği ve ticaretine ilişkin düzenlemeler yapıldığı ve bu balık türüne ilişkin yıllık toplam av miktarının ve kotalarının ülkelere dağılımının belirlendiği, komisyonca getirilen bu kurallara üye ülkelerin uyması zorunlu olduğundan, dava konusu Genelge maddelerinin ton balığı avcılığına getirilen bu sınırlama nedeniyle avcılık yapacak gemilerin ve bu gemilere ait bazı şartların belirlenmesi amacını da taşıdığı görülmektedir.
Bu durumda, Üniversiteler ve Sektör temsilcilerinden de görüş alınarak uluslararası anlaşmalara, 1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu’nun 23. maddesinin (a) ve (b) bentleri ile Su Ürünleri Yönetmeliği’nin 15. ve 16. maddeleri ile verilen düzenleme yetkisine uygun olarak tesis edildiği anlaşılan dava konusu Genelge maddelerinde ve bu düzenlemelere dayalı olarak tesis edilen bireysel işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmalı davalar için belirlenen … TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
5. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen otuz (30) gün içerisinde Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na temyiz yolu açık olmak üzere, 08/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.