Danıştay Kararı 10. Daire 2017/567 E. 2020/6813 K. 23.12.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2017/567 E.  ,  2020/6813 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2017/567
Karar No : 2020/6813

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Av. …

İSTEMLERİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının taraflarca aleyhlerine olan kısımlarının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Sahte belgeler ile Türkiye’ye getirilen ve gümrük işlemleri İzmir Yolcu Salonu Gümrük Müdürlüğünce tamamlanan … plakalı aracı satın alan davacı tarafından, aracın sahte belgelerle Türkiye’ye getirilmesinde inceleme ve denetleme görevi bulunan idarenin görevini yerine getirmemesi nedeniyle kusurlu olduğu, polis memuru olduğundan, söz konusu olay nedeniyle itibarının zedelendiği ve çevresinde manen zorluklar yaşadığı iddialarıyla, söz konusu araca el konulması nedeniyle uğradığı zararlar karşılığı olarak 24.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 44.000,00 TL tazminatın ödenmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; süre aşımı yönünden davanın reddi yolunda verilen kararın bozulmasına dair verilen Danıştay Onuncu Dairesinin 29/03/2013 tarihli, E:2009/7835, K:2013/2963 sayılı bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile aracın dava tarihindeki kasko değeri olan 9.500,00 TL maddi tazminat ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 14.500,00 TL tazminatın davacıya ödenmesine, kalan maddi ve manevi tazminat talebine yönelik kısım yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
1- Davacı tarafından, aracın değerinin uzman bilirkişi vasıtasıyla tespit edilmesi gerektiği, davacının aracı alırken 26.000 Alman Markı ödediği, verilen tazminatın denkleştirici adalet ilkesi ile uyuşmadığı, 24.000 TL’lik tazminat talebinin kabul edilmesi gerektiği, ayrıca polis memuru olan davacının olay nedeniyle emniyette ifadesinin alındığı, çevresinde manen zor duruma düştüğü, hükmedilen manevi tazminat miktarının manevi zararını karşılamaya yetmeyecek düzeyde olduğu ileri sürülmektedir.
2- Davalı idare tarafından, davanın süresinde açılmadığı, davacının aracı aldığı kişiye karşı dava açabileceği, idarenin mahkemece verilen zoralıma ilişkin karara uymak zorunda olduğu, mahkemenin dayandığı gerekçelerde hukuki isabet bulunmadığı ileri sürülmektedir.

TARAFLARIN_SAVUNMASI : Taraflarca karşılıklı olarak temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacı tarafından 06/08/2001 tarihinde satın alınan … plakalı araca sahte belge ile Türkiye’ye getirildiği gerekçesiyle başlatılan soruşturma sonucunda el konulmuştur.
Gümrük işlemleri İzmir Yolcu Salonu Gümrük Müdürlüğünce tamamlanan … plakalı aracı satın alan davacı tarafından, aracın sahte belgelerle Türkiye’ye getirilmesinde inceleme ve denetleme görevi bulunan idarenin görevini yerine getirmemesi nedeniyle kusurlu olduğu, polis memuru olduğundan, söz konusu olay nedeniyle itibarının zedelendiği ve çevresinde manen zorluklar yaşadığı iddialarıyla, söz konusu araca el konulması nedeniyle uğradığı zararların karşılığı olarak 24.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 44.000,00 TL tazminatın ödenmesi istemiyle bakılan dava açılmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
A) İdare Mahkemesi Kararının Maddi Tazminat İsteminin Kısmen Kabulüne, Kısmen Reddine yönelik Kısmı İle Manevi Tazminat İsteminin Kısmen Reddine Yönelik Kısımlarının İncelenmesi :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik kısmı ile manevi tazminat isteminin kısmen reddine yönelik kısmı usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısımlarının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
B) İdare Mahkemesi Kararının Manevi Tazminat İsteminin Kısmen Kabulüne Yönelik Kısmının İncelenmesi :
Manevi zarar, kişinin fizik yapısının ve iç huzurunun bozulmasını, yaşama gücünün ve sevincinin azalmasını, kişilik haklarının zedelenmesini, şeref ve haysiyetinin rencide edilmesini, duyulan acı ve ıztırabı, kişinin günlük yaşamını zorlaştıran her türlü üzüntü ve sıkıntıyı ifade etmekte, fiziki veya manevi acılar duyan, ruhsal dengesi bozulan, yaşama sevinci azalan kişinin manevi yönden zarara uğramış olduğu kabul edilmektedir.
Manevi tazminat, kişinin malvarlığında meydana gelen eksilmeyi gidermeye yönelik olmayıp, manevi değerlerinde bir eksilme meydana gelen ve yaşama sevinci ve zevki azalan kişinin manen tatminini sağlamaya yönelik bir tazmin aracıdır. Manevi zararın başka türlü giderim yollarının bulunmayışı veya yetersiz kalışı manevi tazminatın parasal olarak belirlenmesini zorunlu kılmaktadır. Manevi tazminat, olay nedeniyle duyulan elem ve ızdırabı kısmen de olsa hafifletmeyi amaçlar. Bu niteliği gereği manevi tazminatın, zenginleşmeye yol açmayacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir.
Mahkemece, davacı tarafından 06/08/2001 tarihinde satın alınan … plakalı araca sahte belge ile Türkiye’ye getirildiği gerekçesiyle başlatılan soruşturma sonucunda el konulması ve olaya ilişkin davacının ifadesinin alınması nedeniyle çevresinde olumsuz izlenim oluştuğu gerekçesiyle manevi tazminata hükmedilmiş ise de davacı tarafından, manevi zarara uğramasına neden olarak ileri sürülen hususların olay nedeniyle yasal olarak yapılması gereken iş ve işlemler olduğu gözetildiğinde ve manevi tazminatın belirtilen amaç ve niteliği esas alındığında olayda manevi tazminat şartları oluşmadığından manevi tazminata hükmedilmesinde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Bu nedenle; İdare Mahkemesi kararının manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne ilişkin kısmının bozulması gerekmektedir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine, davalı idarenin temyiz isteminin ise kısmen reddine, kısmen kabulüne,
2. Davanın kısmen kabulü, kısmen reddine ilişkin temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne ilişkin kısmının oy çokluğuyla BOZULMASINA, diğer kısımlar yönünden oy birliğiyle ONANMASINA,
3. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun’un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/12/2020 tarihinde karar verildi.

(X)-KARŞI OY :
İdare Mahkemesince aracına el konulması ve emniyette ifadesinin alınması işlemlerinin davacının çevresindeki insanlar üzerinde usulsüz işlerle uğraşan bir kişi izlenimi yaratması nedeniyle üzüntü duymasına yol açtığı gerekçesiyle manevi tazminat talebinin kısmen kabul edilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı düşünüldüğünden, mahkeme kararının bu kısmının da onanması gerektiği oyu ile Daire kararının bozmaya ilişkin kısmına katılmıyoruz.