Danıştay Kararı 10. Daire 2017/2759 E. 2020/4970 K. 17.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2017/2759 E.  ,  2020/4970 K.
T.C.

D A N I Ş T A Y

ONUNCU DAİRE

Esas No : 2017/2759

Karar No : 2020/4970

KARARIN DÜZELTİLMESİNİ

İSTEYEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı / …

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : …

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_ÖZETİ : Danıştay Onuncu Dairesince verilen 18/10/2016 tarih ve E:2016/1298, K:2016/3770 sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesine karar verilmesi istenilmektedir.

SAVUNMANIN_ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ :2577 sayılı Kanun’un 54. maddesinde öngörülen nedenler bulunmadığından, kararın düzeltilmesi isteminin açıklamalı reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü:

Temyize konu İdare Mahkemesi kararının; Dairemizce manevi tazminat yönünden bozulduğu, davacının bu aşamada maddi tazminatın reddine ilişkin kısım yönünden bir başvurusunun olmadığı da görüldüğünden maddi tazminata ilişkin kısmının kesinleştiği anlaşılmaktadır.

Manevi tazminat yönünden ise; davacının nüfus müdürlüğünden kimliğini geçen süre zarfında değiştirmemesi nedeniyle davalı idarenin kusur durumunu kısmen hafifletecek düzeydeki eylemsizliği nedeniyle davacıya uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.

Danıştay dava daireleri ile İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurullarının temyiz üzerine verilen kararları hakkında, ancak 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmaya devam edilen) 54. maddesinde yazılı nedenlerle kararın düzeltilmesi istenebilir. Kararın düzeltilmesi dilekçesinde öne sürülen hususlar ise, anılan maddede yazılı nedenlerden hiçbirine uymamaktadır.

Bu nedenle, kararın düzeltilmesi isteminin yukarıdaki açıklama ile reddine, 17/11/2020 tarihinde oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X)-KARŞI OY :

Davacının 30/09/2005 tarihinde davalı idareye bağlı Nikah Memurluğunda kıyılan nikah akti ile … isimli şahısla evlendiği, daha sonra davacının eşi tarafından boşanma davası açıldığı ve açılan davanın … Aile Mahkemesi’nin E:…, K:… sayılı kararı ile, evliliklerinin nüfus kaydında gözükmediği gerekçesiyle reddine karar verildiği, davacı tarafından Nüfus Müdürlüğünde yapılan araştırmada evlilik akdinin Nüfus Müdürlüğüne hiç bildirilmediğinin ve resmi kayıtlarda halen bekar gözüktüğünün, eşinin de 2013 yılı içerisinde başka bir evlilik yapmış olduğunun öğrenilmesi nedeniyle uğranıldığı iddia edilen manevi ve maddi zararların tazmini isteminden kaynaklandığı anlaşılmaktadır.

İdare, kural olarak, yürüttüğü kamu hizmetiyle nedensellik bağı kurulabilen zararları tazminle yükümlü olup; idari eylem veya işlemlerden doğan zararlar, idare hukuku kuralları çerçevesinde, hizmet kusuru veya kusursuz sorumluluk ilkeleri gereği tazmin edilmektedir.

Uyuşmazlıkta; davacının evlendiği 30/09/2005 tarihinden sonra, medeni halinin değişmesi nedeniyle nüfus cüzdanını mevzuatta belirtilen süre içinde yenileme yükümlülüğünü yerine getirmek için Nüfus Müdürlüğüne başvuru yapsaydı; geçerli evlilik akdinin nüfusa bildirilmediğinden haberdar olup, hatalı işlemi düzeltme imkanı bulunacağından, ayrıca boşanma davasında Mahkemenin verdiği karar yerinde olmamakla birlikte davacı tarafından temyiz edilmeyerek hatalı kararın düzeltilmesi yoluna başvurulmadığı dikkate alındığında, davacının maddi ve manevi tazminat istemlerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından, davalı idarenin karar düzeltme isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmesi görüşüyle aksi yönde verilen Daire kararına katılmıyorum.