Danıştay Kararı 10. Daire 2016/795 E. 2020/4972 K. 17.11.2020 T.

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2016/795 E.  ,  2020/4972 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/795
Karar No : 2020/4972

KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVACI): …
VEKİLİ: Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI): … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ: Av. …

İSTEMİN_ÖZETİ: Danıştay Onuncu Dairesince verilen 10/06/2015 tarih ve E:2012/2778, K:2015/2864 sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 54. maddesi uyarınca düzeltilmesine karar verilmesi istenilmektedir.

SAVUNMANIN_ÖZETİ: Karar düzeltme isteminin hukuki dayanağının bulunmadığı ileri sürülerek reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: 2577 sayılı Kanun’un 54. maddesinde öngörülen nedenler bulunmadığından, kararın düzeltilmesi isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince davacının 14/12/2015 tarihli adli yardım talebi yerinde görülmeyerek gereği görüşüldü:
Danıştay dava daireleri ile İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurullarının temyiz üzerine verilen kararları hakkında, ancak 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmaya devam edilen) 54. maddesinde yazılı nedenlerle kararın düzeltilmesi istenebilir. Kararın düzeltilmesi dilekçesinde öne sürülen hususlar ise, anılan maddede yazılı nedenlerden hiçbirine uymamaktadır.
Bu nedenle, kararın düzeltilmesi isteminin reddine, adli yardım talebinin reddedilmiş olması nedeniyle, karar düzeltme aşamasına ait yargılama giderlerinin davacıdan tahsili için mahkemesince ilgili vergi dairesi müdürlüğüne müzekkere yazılmasına, 17/11/2020 tarihinde oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi.

(X)-KARŞI OY :
Dava dosyasının incelenmesinden; … İli, … Mahallesi, tapunun … ada … parsel, … ada … parsel ve … ada … parselinde bulunan davacıya ait taşınmazların yakınında yürütülen yol yapım çalışmaları sırasında, kullanılan patlayıcılar ve hafriyat çalışmaları nedeniyle taşınmazlar üzerinde bulunan ev, odunluk ve tarım arazilerinin zarar gördüğü ileri sürülerek, uğranılan zarar karşılığı 92.881,55 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi tazminatın haksız idari eylem tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan davada, İdare Mahkemesince; konut ve odunluk yönünden maddi tazminat isteminin kabul edildiği, kararın bu kısmının, temyiz incelemesi aşamasında; 3194 sayılı Kanun uyarınca inşaat ve iskan ruhsatlarının araştırılarak, davacının korunmaya değer hukuki menfaatinin bulunup bulunmadığına göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulduğu, davacının kararın düzeltilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Olay ile ilgili olarak delil tespiti isteminde bulunmuş ve bilirkişi raporunda yol yapım çalışması nedeniyle zarar gören binanın, oturulmaya müsait olmadığı, binaların yıkım tehlikesi olduğu belirtilmiştir .
Kamu makamlarının şehir planlama ve imar uygulamaları ve bu kapsamda verecekleri izinler ve hizmetler çerçevesinde geniş takdir yetkileri bulunmaktadır. Ancak, kamu makamlarının bu takdir yetkilerini kullanırken bireylerin mülkiyet haklarının korunması için zamanında, makul ve tutarlı bir biçimde hareket etmeleri beklenmektedir.
Uyuşmazlıkta; davacının, mülkiyetinde bulunan arsa üzerinde oturmak amaçlı yapılan konut ve müştemilatının ruhsatlı olmaması ihtimali, kamu makamlarının gözetimi ve denetimi altında yürütülen bir yol yapım faaliyeti sırasında, yapılan patlatmalar ve hafriyat çalışmaları sonucu konutta ve müştemilatında zarar meydana geldiği gerçeğini değiştirmemektedir. İdarenin kusuru nedeniyle davacının konutu ve müştemilatı zarar görmüş, ancak buna rağmen başvurucuya hiçbir tazminat ödenmemiştir. Bu durumda davacının kamu hizmetlerinin yürütümü sırasında, şahsi olarak aşırı ve olağandışı bir külfet yüklendiği bu nedenle doğan zararın tazmini gerekirken, aksi yöndeki kararda hukuki isabet görülmemiştir. Nitekim Anayasa Mahkemesinin benzer konudaki bir bireysel başvuruda verdiği kararda bu yöndedir. (Başvuru Numarası: 2014/19140, )
Öte yandan; tazmin edilecek miktara karar verilirken, davacının kusurunun da araştırılması gerekecektir.
Açıklanan nedenlerle, davacının kararın düzeltilmesi isteminin bu yönden kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bu kısmının, hükmedilen maddi tazminatın, hukuka uygun olup olmadığı yönünden temyizen incelenerek, karar verilmesi gerektiğ oyu ile Daire kararına katılmıyorum.